"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Derin dersler

Sebahattin YAŞAR
08 Şubat 2017, Çarşamba
Bir gencin ağabeyi cinayete kurban gidiyor. Gencimiz gözlerinden biraz özürlü ve üniversite okuyor. Akraba çevresi cahilâne, ‘Ağabeyini öldüren kişileri yaşatmamalısın’ diyor.

O da, aydın bir hal içinde, ‘Kim içerek, sarhoş olarak bir adım atıyorsa, onun maddî ve manevî sonucuna katlanır ve herkes kendi hatasının neticesinden hesaba çekilir.’ diyor ve yanlış bir adım atmıyor.

Kısmî görme özürlü olan gencimiz diğer kardeşlerinden farklı olarak bol bol kitap okuyor ve üniversite tahsili yapıyor. Okuduğu kitaplar da onu yanlış adımlar atmaktan alıkoyuyor.

Şimdi bu gencimiz için bu kısmî özür hali şer oldu denilebilir mi?

Hayırlı neticeler verdiği açık. Tabiî içinde olunan sonuçtan hayırlı çıkmak da kayıpla çıkmak da yine biraz kişinin iradesini kullanmasına kalıyor.

**

Başka bir aile imtihanı. Dünyevî anlamda düzenli bir hayat yaşarken, çocuklar gençlik dönemlerine ulaştılar. Tabiî çok da iman eksenli bir hayat yaşamadılar.

Dolayısıyla dürüst, disiplinli, ama inanç boyutu eksik bir yaşam biçimi ortaya çıktı. Yani genel itibariyle bir kaidedir ki, anne baba nasılsa çocuklar da öyle oluyor.

Derken, baba felç geçiriyor. Hayat bir anda farklı bir tarzda işlemeye başlıyor. Bu dönem de abla ile kardeşin gençlik yıllarına rast geliyor.

Babanın başına gelen bu musîbet aslında aile için bir değişimi ateşliyor. Hiç konuşamayan ve artık bakıma muhtaç hale gelen babanın durumu gençleri daha bir derinden düşünmeye ve hayata yeni değerler katmaya sevk ediyor.

Şimdi iş sahibi olan ve evlenen, çocukları da olan kardeşler, artık namazlı niyazlı bir hayatı tatmaya başladılar. 

Hastalanan beyefendinin eşi de daha düzenli ve ibadetli bir hayat yaşıyor.

Hasta eşine neşeyle bakan ve onun hayata tutunmasına ciddi katkı sağlayan hanımefendi bir ibadet anlayışı içinde bu hayat halini yaşıyor ve haline şükrediyor.

Şimdi bu babanın başına gelen hadise, baba için, eşi için, çocukları için şer oldu denilebilir mi?

Aileden pek çok insanın hayırlı değişim ve dönüşümünün başlangıcı olan bu hastalık durumu, bir açıdan bir ihsan-ı İlâhî değil midir?

**

Bir başka aile kesiti. Yedi sekiz yaşlarında bir çocuk. Annesiyle birlikte iken bir trafik kazası neticesinde vefat ediyor. Evin şenliği olan yavrucak rahmet-i Rahmana uçuyor. Ailenin anlattığına göre, bu çocuğun vefatıyla birlikte anne babada, ağabey ve kardeşlerde tam bir teslimiyet hali ortaya çıkıyor ve namazlar, düzgün hayat halleri kendini göstermeye başlıyor. Bir takım şahsî yanlışlardan kurtulup, tövbe istiğfara vesile oluyor.

Aynı zamanda komşuları üzerinde de bu olay ciddî bir düşünmeye, taziye vesilesiyle Risale-i Nurlardan Çocuk Taziyenamesi’ni defaatle dinlemeye, ‘Risale-i Nurlar nedir, kimindir, başka ne gibi konuları var.’ gibi keşiflere vesile oluyor.

Annesinin ifadesiyle, ‘Bir küçücük çocuk bu kadar mı hatırlı olur. Bu kadar mı ailenin, çevrenin, akrabaların uyanışına vesile olur? O bir melekti, görevini ifa etti ve Cennete uçtu gitti?’ diyor.

Şimdi bu masum çocuğun tertemiz bir halde Cennetine uçuşuna kötü oldu denilebilir mi? Rabbim, ağır imtihan yaşayan anne babaya, akrabalara sabr-ı cemil nasip etsin inşallah.

Demek, kulun başına gelen her hal, küfür dalâlet değilse, hayırdır. Sabra ve şükre vesiledir. Küfür ve dalâlet dışındaki her hal için Rabbimize hamd etmek bir kulluk görevimizdir.

Bazen de şer gözüken şeyden hayır, hayır gözüken şeyden şer çıkabilir. Herkesin bir şekilde bir imtihanda olduğunu unutmamak gerekir. Hakkımızda neyin hayır, neyin şer olduğunu ancak Rabbimiz bilir. Bize düşen O’ndan hayır dilemektir.

Hastalık ve musîbet de bazen uyanışlara ve derin derslere vesile olabilmektedir.

Okunma Sayısı: 1767
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı