"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Güçlü şahıslar ve güçlü şahs-ı manevî (2)

Sebahattin YAŞAR
31 Ağustos 2016, Çarşamba
Genç yazarlarımızdan Ali Said Güloğlu kardeşimiz, ‘Şahs-ı manevî ile güçlenmek’ başlıklı, bireyin şahs-ı manevî içinde anlam kazandığına dikkatleri çeken isabetli bir yazı kaleme almış.

Şahıs ve cemaat bir biriyle yakından ilgisi olan iki kavramdır. Cemaat şahsı, şahıs cemaati güçlendirmektedir.

Şahsiyetli ve güçlü kişilerden meydana gelen cemaatin şahs-ı manevisi elbette daha güçlü olacaktır.

Zayıf kişilerin şahs-ı manevî içinde kendini güçlü bulması tesanüt sırrıyladır. Bunun da yolu, bireylerin benliklerini havuzda eritmeleridir.

Şahs-ı manevî içinde güçlü olmak, şahıslardaki ihlâsla alâkalıdır. Asıl tesirli, sırlı güç; rızayı, rahmeti celbeden ihlâstır. Onun da kimde ve ne kadar olduğu belli değildir. Ancak o havuzda tecelli etmektedir.

Şahs-ı manevî içinde güçlü olmak, güçlenmek var; ama asıl sırlı olan ve bir’in binler olduğu adım, şahs-ı manevî içinde eriyerek şahs-ı manevinin gücüne ermektir. 

İdeal olan budur.

Şahsın taşıdığı güçlü esmayı keşfedip, onu geliştirerek cemaat içinde oluşacak kanaate, karara katkıda bulunması aslolandır. Nitekim sinerji denen şey de gücünü, kuvvetini havuza taşıyıp orada eritebilmek ve oradaki oluşan şahs-ı manevinin gücünün içinde yer alabilmektir.

Erimeyen eneler, sinerjiden de istifade edemezler.

Aynı şahs-ı manevî içinde biri bir şey istiyor, çabalıyor, yoruluyor; diğeri o şeyi istemiyor, çabalamıyor, yorulmuyor, duâ bile etmiyorsa veya bir başkası ‘olsa da olur olmasa da’ lâkaytlığı içinde ise, o şahısların orada bulunması şahs-ı maneviye dahil olması anlamına gelmez.

Aynı çatı altında olanların aynı ruh, aynı ideal ve aynı inanç birliği içinde olmaları gerekir. Aynı yönde gidenlerin içinde farklı yöne kürek çekenler varsa, orada enerji boşa harcanıyor demektir. Lâkaytlar, isteksizler, gönülsüzler ve samimî çaba içinde olanlar arasında ruh birliği, gönül birliği, ideal birliği olmaz.

Evet, şahs-ı manevî içinde güçlü şahsiyetler havuzda eriyerek lâzımdır. O zaman zaten güçlü şahıslar, güçlü şahs-ı maneviye dönüşür, herkes güçlenir.

Kimi siyaset bilimi ile, kimi ekonomi, kimi yönetim, kimi adalet, kimi diyanet, kimi takva ile yani kimin güçlü tarafı ne ise onu oraya taşıyarak; oluşuma, yoğrulmaya katkıda bulunarak hem kendi güçlü dinamiklerini güçlü tutup geliştirmesi hem de içinde olduğu bir şahsın değil pek çok şahısların desteğiyle oluşan şahs-ı maneviyi güçlendirmesi doğru olacaktır.

Şahs-ı manevî, güçlü şahısların o havuzda eriyip yokolması, etkisini, yetkisini, değerini yitirmesi olmadığı gibi; o havuza kendi rengini vermek, her şeyin kendi istediği ve düşündüğü gibi olmasını beklemek de değildir.

Evet, güçlü varlığın muhafaza edilmesi, güçlü esmanın korunması, ortama güzel niyetlerle katkıda bulunulması birey için bir gerekliliktir. Ortak aklın hükmettiği meşveret ortamlarında yorulmak, yoğrulmak, fiilî duâlarda bulunmak, neticeyi rıza ile kabullenmek şahs-ı manevîde olmanın gereğidir.

Yoksa benim savunduğum olmadı diyerek sonucu kabullenmemek ayrı bir istibdat çeşididir. Enesini havuzda eritememek göstergesidir.

Bu anlayışın havuzun sinerjisinden istifade etmesi de mümkün değildir.

 Asır, şahs-ı manevî asrıdır.

Şahsın tahribatı da tamiratı da sınırlıdır; ancak şahs-ı manevinin elde edeceği maddî ve manevî neticeler çok daha yüksektir.

‘Şahs-ı manevî ile güçlenmek’ sağlanırken, aynı zamanda ‘şahs-ı manevinin de güçlenmesi’ sağlanmış olmaktadır.

Güçlü şahs-ı manevî de güçlü bireyler olabilmek duâlarıyla.

Okunma Sayısı: 2268
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı