Sitemizin manevî dinamiği oldu Nur dersimiz. Dolayısıyla o olmayınca, ortamın tadı kalmamıştı. Ama şimdi geldi.
Hakikaten de önemli olan bir şeyin ihtiyaç hissedilmesidir. 
Bediüzzaman’ın, ‘Eserlerini müşteri olmayana satmama’ yaklaşımı, eserin kıymetinden kaynaklanan bir durumdur. Kıymetli olan şeyin peşinde olunur. O aranır, sorulur ve bulunur. İşte Risale-i Nurlar da, bu asırda paha biçilemeyen bir eser hazinesidir.
On üç, on dört aile üyesinin katıldığı Risale-i Nur dersimiz, zaman içinde oluşan pek çok sorumuza cevaplar verdi.
Dersler, her hafta ülkemizin içinde olduğu gelişmelere ciddî oranda Kur’ânî bir bakış açısı kazandırdı.
O pencereden hadiselere bakınca, hadiseler aydınlandı. Hadiselerin mana-i harfi ciheti yani Yaratıcı bağlantısıyla olaylara bakma gündeme geldi. Böylece yaşanan olayların hikmetleri okundu. Onun için de çoğu zaman şer gibi gözüken hadiselerin perde arkasındaki hayır cihetleri görülmeye başlandı. Aslında Nur dersleri bize neye, nasıl, ne kadar tepki vereceğimizi, tepki biçimimizi, tepkimizin sınırlarını öğretti.
Onun için bir önceki hafta ders esnasında gündeme gelen ve epeyce bir konuşulan ülke gündemi, sonraki hafta okunan dersle o meselenin o kadar da önemli olmadığı, asıl önemli olanın insan nefis dairesindeki gelişmeler olduğu nazarlarımıza sunuldu.
Ders sonrası bir komşumuzun, ‘Hocam, keşke bu dersi geçen hafta okusaydınız. O kadar boş boğazlık yapmışız. Malayani konuşmuşuz. Ben şimdi anladım ki, insanın en önemli ilgileneceği meseleler, kendi dünyasındaki, ailesindeki ve yakın çevresindeki olaylar ve gelişmelerdir. Ve buradaki mesele ebedî hayatı da içine almaktadır. Onun için burayı ihmal edenin, başka bir alanı kurtarması mümkün değildir. Hatta benim dikkatimi çeken, neredeyse en dış, uzak dairemiz elimizin ulaşacağı, tesir edebileceğimiz, değiştirebileceğimiz sitemizin sınırlarıdır.’ cümleleri, derslerin nasıl bir ihtiyaca cevap verdiğini göstermekte idi.
Siz diğer gündemleri düşünün.
Her hafta ders grubu içerisinde bir şekilde hasta olan birileri oluyor. Haliyle Hastalar Risalesi ilâç gibi geliyor.
Zaman zaman ırkçılık damarı depreşenler oluyor. Uhuvvet Risalesi kardeşliği, birlik ve beraberliği gündeme getiriyor.
Yine insanın manen hastalanması anlamına gelen, yalan, gıybet, adavet gibi hastalanmaları okuduğumuz dersler izale ediyor.
Bazen de bizim hiç haberimiz olmadığı halde, derse gelen komşular arasında bir takım olumsuz gelişmeler olmuş. O hafta okuduğumuz Nur dersi de tam o kişiler arasındaki meseleye tevafuken parmak basmış ve sıkıntıyı vicdanlar üzerinden halletmiş.
Bize de bir iki hafta sonra anlatıyorlar ki, falan komşu ile falan komşu arasında bir problem vardı, o hafta siz de tam konuyu maksatlı gündeme getirmiş gibi okudunuz ve o arkadaşlar ders çıkışı kucaklaştılar ve o meseleyi hallettiler diyerek, bizi bilgilendirdiler.
Yani diyeceğim o ki, site Nur derslerimiz, başlangıcında bir Yasin-i Şerifle başlayıp, sonrasında otuz kırk dakikayı bulan bir Risale okuması şeklinde gerçekleşiyor.
Haftalık Nur derslerimizle, hem geçmişimiz, hem halen yaşadığımız hanelerimiz, hem de o hafta kimin hanesinde isek, o mekânımız nurlanıyor, aydınlanıyor ve huzura kavuşuyor. 
Şükür ki, başladık. Herkes rahat bir nefes aldı. Yani sizin hanenizde de bir Nur dersi neden olmasın?
Zaten bizim eve bir iki ayda bir sıra geliyor. Ama o gelen sıramızı da özlemle bekliyoruz. 
Hoş geldin gözümün nuru, evimin nuru, sitemin nuru.