Potpuri; çeşitleme, derleme demektir. Okuma programları içerisinde o kadar çok çeşitlilik yaşanıyor ki, çoğunu gözardı ediyoruz.
Ben de bu vesileyle, hatırıma gelen bazı kesitleri bir potpuri ile sizlerle paylaşmayı uygun buldum.
*
İlkokul öğrencisi (Yusuf) bir gün önceki yaptığımız okuma programındaki ele aldığımız konuları, kendince, küçücük sayfaları olan bir kitapçık haline getirmiş ve sayfalar ilerledikçe konular değişmiş ve üç bölüm halinde konuların özetlerini birer ikişer cümle halinde yazmış. Kitapçığa kendisi ‘Ders Defteri’ diye bir başlık koymuş. Altı sayfa halinde ve ortadan zımbalamış. Ertesi gün, ‘Hocam bu kitapçıkta dünkü derslerimizin özeti var. Doğru özet çıkarmış mıyım bakabilir misiniz?’ diye bana getirdi.
Küçük Yusuf’un ciddiye aldığı program onu ciddî etkiliyordu. Bu güzel çalışması; okuma programını, programdaki konuları, konulardaki kalıcılığı ne kadar dünyasına taşımış olduğunu göstermesi babında önemli bir kesitti. Zihnin uyanık tutulması böyle bir şey olsa gerek. Tebrikler Yusuf!
*
Liselilerin katıldığı bir okuma programına, iki tane de ilkokul düzeyinde çocuk katılmıştı. Konular ele alınıyor, sorular soruluyor ve cevap hakları veriliyordu. On kişiden fazla lise öğrencisinin bulunduğu ortamda neredeyse bütün sorulara ilkokul düzeyindeki yavrumuz parmak kaldırıyor ve uygun da cevaplar veriyordu. Tabiî bütün liseliler o yavrumuzun verdiği cevaplara ve söz hakkı alma biçimine ve özgüveni sergilemesine hayran kalmışlardı.
Bu özgüven meselesini etkileyen çok faktörler var. Bu meselenin ailelerde ve eğitim ortamlarında ciddiye alınması gerekiyor.
*
Bir okuma programımızda ilköğretim düzeyindeki yavrularımızın Kur’ân-ı Kerîm’i çok güzel okuması dikkatimi çekmişti. Belli ki konuyu ebeveyn ciddiye almış ve çocuklara özel kurs aldırılmıştı. Bu önemli adım, çocukların ruhunu şekillendirmişti. Demek öncelikli adımı ebeveynler atmalıydı.
Yoksa sonra problemlerle boğuşma, zamanında atılmayan adımların neticesi oluyordu.
Belki işinize yarar ümidiyle bu çeşitlemeyi paylaşmak istedim.