"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Peygamberimizin de (asm) katıldığı Nur dersleri

Sebahattin YAŞAR
26 Kasım 2014, Çarşamba
Malûm, Pazar akşamlarımızda, ‘Pazar Grubu’ gençlerimizle Risale-i Nur dersleri yapıyoruz.

Şükür ki, bu muhteşem ders faaliyetimiz nice gençlerin hayatında bir dayanak noktası oldu. Hatta yenilerden Said kardeşimiz, babası başka bir programa davet edince, babasına, ‘Ben Pazar sohbet grubunun üyesiyim.’ diyecek kadar bir aidiyet oluşmuş. Ve tabii güzel olan da Said kardeşimiz hem sohbete en erken gelenlerden hem de gelince oradaki arkadaşlarına hizmet edenlerden.
Zaten bir kişinin iman ve Kur’an hizmetini ne kadar anladığının alameti, elbette görünen hizmetlere katılması ve istifadesini arttırma çabasıdır.
Otuz, kırk kişiyi bulan gençlerimiz için pazar akşamları tam bir neşeli saatlere dönüşüyor. Düşünün ki, derbi maçların olduğu saatlerde bizim takım taraftarı gençler adeta bir iç imtihandan geçiyorlar ve ‘ders mi, maç mı’ ikileminde elbette ki dersi tercih ediyorlar ve böylece kazanan taraf oluyorlar.
Bu durum hakikaten gençlerin alkışlanacak bir özelliğidir. Bu, bir inayet-i İlâhiyeden başka bir şey de değildir. Tabii her hafta gençlere mesaj gönderirken mutlaka Risale-i Nurlardan bir cümle buluyor onun etrafında ders dâveti yapıyoruz.
Hatta bir seferinde gençlere, ‘Hazreti Peygamberin (asm) manevî şahsiyetiyle iştirak ettiği bir nur dersi, sizi heyecanlandırmıyor mu?’ diye bir cümle etrafında mail dâveti yapmıştım.
Doğrusu o cümleyi kurduktan sonra, bu sefer beni bir heyecan sardı. Yani başkaları için kurulmuş olan bu cümle, önce Kur’ân’da etkisini göstermeye başlamıştı.
Evet, ben şahsen bütün Nur derslerinin bu güzellikte ve şerefte olduğunu düşünüyor ve inanıyorum. Ama bu inancı bir başkası ile paylaşınca durum değişmişti.
O maili ve mesajı gençlere gönderdikten sonra hemen bir tıraş oldum. Yine heyecanla bir kılık kıyafet değişikliği ve abdest alıp, derse revan oldum.
Yani hakikaten de peygamberimizin, asır müceddidlerinin hazır bulundukları bir derse elbette maddî ve manevî hazırlanmak gerekiyordu.
Gençlerde bir heyecan uyandırmak adına atılan adımlar önce bu niyeti taşıyanda etkisini göstermeye başlıyordu.
O gün bu gündür, ne zaman bir derse davet mesajı atsam hemen o mesajın içeriği beni içine alıyor ve ağırlıyor.
Bediüzzaman Hazretlerinin Çam Dağı’nda, gelenin gidenin olmadığı, haftada bir bir çobanın yakınından geçtiği bir mekânda günlük tıraş olması, elbette dâvâsına verdiği ehemmiyetten, davasını önemsemekten kaynaklanıyordu.
Yani ola ki, o çoban onu, o halde görür de, saçı sakalı birbirine katmış bir meczup gibi bir algılama içerisine girmesin diye, böyle bir tıraş hassasiyeti, hayatını dâvâsına adadığının bir alameti değil de nedir?
Aslında derslere gelip gidenlerin, bir ibadet mahalline gidiyor hassasiyeti içerisinde olmaları oldukça önemlidir. Çünkü büyüklerden bu hal dersini alan gençler de haliyle aynı hali hayatlarında ve hizmetlerinde yaşayacaklardır.
Evet, inanıyoruz ki, o iman ve Kur’ân derslerine peygamberimiz ve asır müceddidleri iştirak ediyorlar. Nur derslerinin neden birer cazibe merkezi olduğu ve insanın o mekanlara gelirken ki ruh haliyle çıkarken ki ruh halinin nasıl değiştiğini idrak etmesi şimdi daha iyi anlaşılıyor.
Evet, oralarda dinleyici kulaklar sadece insanlar değildir. Mele-i âlânın sakinleri de o dersleri dinliyorlar ve istifade ediyorlar.
İnsan da dersini dinlese ve ona uygun bir hayat yaşasa, hayatının anlamını yerine getirmiş olacaktır. Ne dersiniz?
Nur derslerine giderken biraz daha dikkatli, ciddiyetli ve bir ibadet hali içerisinde, alıcılar açık şekilde olsa daha iyi olacak sanırım.
Düşünün ki, siz ders dinlerken Peygamberimizde (asm) o oturumda.
Biz inanıyoruz ki, öyledir. Çünkü o (asm) isminin zikredildiği yere geliyor. O zaman salavatların bolca yapılması, Onun (asm) iştirakini arttırıyor.
Ne büyük saadet değil mi?

Okunma Sayısı: 1697
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı