"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Savaşların pozitif izleri

Sebahattin YAŞAR
16 Şubat 2015, Pazartesi
Psikolog Stephame Duverge, savaş, afet, deprem gibi değişik sebeplerle göç almış şehirlerdeki çocukların psikolojik desteklerinin sağlanması için eğitim veriyor.

İki yıldır Suriye’den gelen, Kobani’den gelen mağdurlarla muhatap oluyormuş. Stephame, onlarca farklı ülkelerde pek çok savaş mağduru çocukların psikolojik desteğine dönük hizmetler vermiş. Hatta kucağında ölen çocuklar, gözleri önünde ölüme terk edilmiş çocuklar gibi pek çok dramatik vak’a yaşamış.

Haliyle bütün yoğunluğunu savaşın negatif izleri üzerinde toplamış.

Bir hizmet gurubuna verdiği eğitim esnasında ben de kendisiyle bir bağlantı kurarak, kendimi tanıttıktan sonra, ‘Suriye’den gelmiş üniversite öğrencilerimiz var. Yazdıkları bir kompozisyonda savaşı yaşamış gençler olarak, bu savaşın kendilerine özgürlük, demokrasi, insan hakları gibi pek çok pozitif kavramların anlaşılmasına katkı yaptığını yazmışlar’ dediğimde Stephame, ‘Bu çok orijinal. Pek yoğunlaşmadığımız bir alan. Ama bizim danışmanlık şirketimiz içinde bir gurup, olaylar ve yaşananlar içerisindeki pozitif unsurları çalışıyorlar. Sizi onlarla tanıştırmalıyım. Bu, hatta çoğu kez gözardı ettiğimiz bir durum’ diyerek, telefon ve mail adresimizi ilgiyle aldı.

Burada evet, ön planda olan savaşın acı izleri, günlük hayattaki olumsuz sonuçları ve birey, aile ve toplum üzerindeki yıkımdır. Ancak yaşananların bir de olumlu etkileri, pozitif katkıları bulunmaktadır. Bunlara da belki, ‘negatif yaşananların pozitif dersleri’ demek mümkün.

Neticede hayat içinde hastalıklar, musîbetler, savaşlar, afetler, yangınlar, depremler gibi pek çok hadiseler yaşanmaktadır. Ama baktığımızda bu musîbetlerin pek çoğundan olumlu, pozitif, güzel haberlerin de ortaya çıktığını hep birlikte izlemekteyiz. 

Yani on yıllardır yaşadığı mahallesinde yanı başındaki komşularının hallerinin ne olduğunu bilmeyen insan, bir depremle apayrı bir dünyayı tanımış olabilmekte ve kendi dünyasında da apayrı bir duygu depremi yaşayabilmektedir.

Nitekim Türkiye olarak da, bir Kurtuluş Savaşının, bir Çanakkale’nin milletimizi ne ciddî boyutta olumsuz etkilediğini ifade ederken, aynı zamanda bir uyanışı, bir değerlerini fark edişi, bir mukaddesatını hissedişi ve bir kez daha o manevî bağlara dayanmayı netice verdiğini gözardı etmemek gerekiyor.

Yine bugün Japonya’nın dünya devleri arasında bulunmasının altında, elbetteki Nagazaki ve Hiroşima etkisini gözardı etmemek gerekiyor. Hatta Japonlar eğitimin içine bu görsel tarihî unsurları da katarak öğrencileri buralara götürüp, ‘Neredeydik, nerelere geldik.’ görsel eğitimini vermektedirler.

Biz de Çanakkale’de yaşayan tarihi, ruhu genç kuşaklarımıza tanıtmalıyız.

Bediüzzaman’ın, ‘hürriyeti kazanmak yolunda yarı milleti de verilse idi yine erzen yine ucuz’ ifadesi iddiamızı destekler mahiyettedir.

Evet, bugün bakıldığında Suriye bir iç savaşın sancısını çekiyor. Ama bu sancıdan hürriyeti hissetmiş, istikbali hissetmiş, hayatın zor şartlarında ayakta durmayı hissetmiş, demokrasiyi hissetmiş bir nesil dünyaya gelecekse, bu çekilenler çok da ağır bir fatura olmayacaktır.

Savaşlar, depremler, yangınlar, hastalıklar üzerinde taşıdığı mesajı, hikmeti okunmadığında acı görüntüler taşır. Ama hikmeti okunursa, musîbet musîbet olmaktan çıkar.

Nitekim bir milletin başına gelen savaş musîbetiyle, on binlerce şehit ve yüz binlerce gazi bırakıyorsa, bu milletin kalitesine çok ciddî bir katkıdır.

Psikoloji biliminin derinleşmesi gereken, okuması gereken manevî boyuttan, tefekkürden birisi de bu olsa gerektir. Yoksa bu bilim eksik olur.

Psikolog Stephame’nin olumlu tepkisinden bu anlaşılıyor. Ne dersiniz?

Okunma Sayısı: 4399
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı