"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Zulüm zalimindir ama mazlumu terbiye eder

Sebahattin YAŞAR
02 Aralık 2015, Çarşamba
Hapishanelerin bende bambaşka bir çağrışımı var. Ne zaman birileri oraya girse, ne zaman bu haberler gündeme gelse, içimde bir serinleme hissediyorum.

Masum birilerinin oraya girmesinden değil, zalimin zulmetmesinden değil, ortamdan değil; hürriyetlerin kısıtlanmasından, hak ve hukuka müdaheleden hiç değil. 

Peki neden bu serinleme? 

Neden olacak, kim oralara girse, kimin hak ve hukukuna biraz müdahale olsa, kim savunduğu doğru uğruna biraz mahrumiyete uğrasa o kişinin kimliğinde bir derinleşme meydana geliyor.

O kişi biraz olsun kimlik kazanıyor veya kazandığı kimliğe yeni vazgeçilmezler katıyor ve davasıyla daha bir bütünleşiyor, savunduğu şeyin ne olduğunu, uğrunda hapislere düşülecek bir katma değeri bulunduğunu kavrıyor.

Tabii diyebilirsiniz ki, ‘Bu kazanım özgürken hissedilemez mi?’

Yani tarihi sürece baktığımızda bu hep böyle olagelmiştir. Uğrunda yorulduğun kadar, çektiğin kadar o şey değerli olmuştur. Onun için diyoruz, ‘Zalim kötüdür, ama zulüm terbiye eder.’

Hak ve hakikat uğruna varlığını ortaya koymuş bütün büyükler hep sıkıntı çekmişler, sürülmüşler, hapishanelere tıkılmışlar, işkenceler yapılmışlar, davaları uğruna çekmedikleri çile kalmamış.

İşte bugün ‘doğru’ ve ‘yanlış’ bir takım düşünceler yaşıyorsa, uğrunda birileri çektiği için yaşıyordur.

Böyle bir kanun olmasa, başka türlü, kâinatın serverini, sultanını, kendisini taşlayanları affedeni (asm) nasıl yorumlamak gerekecek? 

Öyle olmasa, milletinin imanını kurtarmak yolunda çekmediği çile, gitmediği hapishane kalmayan, zindanlara tıkılan, sürülen, zehirlendirilen, naşına dahi tahammül edilemeyen ve kendisi hakkında mahkumiyet veren hakimin küçük kızını görünce (şefkaten), o çocuğun hatırına ona hakkını helal eden, ölüme giderken ‘Davam!’ diyen ve hem dünya hem de ahiret hayatını iman yolunda feda eden peygamber varisi Üstad Nursi’yi nasıl anlayacağız?

Ve daha ne çok örnekleri var bunun. Aslında bir şey söyleyeyim mi, böylelerin varlığı insanlığın kalitesini yükseltiyor.

Bir dava uğruna yaşanmıyorsa, o hayatın kalitesinden söz edilebilir mi?

Doğrusu böyle bakınca, (biraz da imanla bakınca) hapishaneyi insan kendisini temizleyen, arındıran bir unsur olarak görmeye başlıyor.

Yusuf’un (as) hapishaneye, ‘Medrese-i Yusufiye’ demesi ne kadar manidar. Keşke girenler de öyle bir şuur ile orayı değerlendirebilse.

Bir de, ‘Mü’minin başına gelen her musibette bir hayır vardır.’ Hakikatiyle ‘her musibetin bir günahı silmesi’ ya da ‘bir sevap kazandırması’ var ki, o zaman uğrunda yorulduklarınızı daha bir sevmeye başlıyorsunuz.

Dönün bakın tarihe, kim bir şeyler uğrunda çok çekmişse, o şeyler insanlığın maddi veya manevi aydınlığı olmuştur. Zalimin zulmü hariç. 

Şu an yaşananlar, yarın için bir ders niteliği ve bir kalite niteliği, bir dava adamı niteliği içermektedir. Kötü olan, insanın başına gelen musibetleri okuyamamasıdır. Okunsa belki musibeti sevilecektir. Tabii bu zalimi kurtarmaz.

Hak davası uğruna başına gelen musibetlerin çeşitliliğini musikinin nağmelerinin değişimine benzeten Üstad Nursi’den alınacak çok dersler var.  

Kötü ki, dünyada zalim yine güçlü, mazlum yine çekiyor.

Ama emin olun, ‘Zalimin zulmü varsa, mazlumun da Allah’ı var.’ sözü insana iyi geliyor. ‘Hasbünellah ve niğmel vekil’ insanı diriltiyor.

‘Zalimler için yaşasın Cehennem!’ sözünün nerede ve nasıl doğduğunu hatırlayanlar var mı? Zulme uğrayanlar, zulme uğrayanları daha iyi anlar.

Zalimin zulmü onu Cehenneme, mazlumu ahı da onu Cennete götürecektir. 

Ama kadere de fetva verdirmeyelim.

Okunma Sayısı: 1936
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • serdar

    2.12.2015 15:05:02

    ZALİM ACİZLİĞİNDEN GÜÇLÜ GÖRÜNÜYOR. YAPILAMAZ DENEN HERŞEYİ YAPARAK GÜÇLÜ OLDUĞUNU ZANNEDİYOR. zalim zulum ededursun. bu bir iman davasıdır. şahlanmış gidiyor. biz yapılanları zülüm görmüyor. bu durumda oluşan hizmet ortamını anlamaya çalışıyoruz.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı