"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Selâhaddin Mısır’da

Selahaddin YAŞAR
02 Nisan 2015, Perşembe
Selahaddin Eyyubi dizi yazısı- 11

Nureddin’in verdiği seçme birliklerle birlikte Şirkûh’un, ekseriyeti Türklerden meydana gelen ordusunun sayısı on iki bini bulmakta idi. Bu orduyu Mısır’a en kısa zamanda ve kolayca götürmek ancak deniz yolu ile mümkündü. Fakat limanlar Hıristiyanların kontrolünde olduğundan bunu yapmak savaşmaya daha Suriye’de iken başlamak demekti. 

Böyle bir teşebbüs, askerin hareket kabiliyetini azaltacağından Şirkûh, Sina Çölü’nü geçmek pahasına kara yolu ile gitmeye karar verdi. Yanına Selâhaddin’i ve Şaver’i de alarak 1164 yılının Nisan ayında, Akabe Körfezi yakınlarındaki Rift Vadisi’ni takip ederek Mısır tarafına geçti. 

Bunu haber alan Dergam, onları Kahire’ye sokmamak için kardeşi Mulham komutasındaki güçlü birlikleri üzerlerine gönderdi. İki ordu Tel Basta’da karşılaştı. Mulham’ın askerleri çok daha kalabalık olmasına rağmen Şirkûh’un karşısında bir varlık gösteremedi ve dağıldı.

Yardım birliği Kahire’ye yaklaşınca, bölgeyi iyi bilmesi hasebiyle kumandayı Şaver devraldı. Dergam’ın gönderdiği yeni birliklerle, Kahire yakınlarındaki Ardu’l-Tabbala’da karşılaşan birlik bu sefer fazla mukavemet edemedi ve geri çekildi. 

Şirkûh’un ve Selâhaddin’in gayretleri ile toparlanan birlik Kahire’nin etrafını dolaşarak geçti. Böyle bir hareketi tahmin edemeyen Dergam tedbir almadığından, herhangi bir direnişle karşılaşmayan Suriye ordusu Fustat’ı aldı, ardından El-Luk’ta mevzilendi.

Dergam, yeniden toparladığı birlikleri ile El-Yanisiya bölgesinde direndi ise de fazla dayanamadı ve halife Adid’den yardım istedi. Halife yardım etmeyince birlikleri bozguna uğradı. Dergam’la kardeşi kaçmaya çalışırken yakalanıp öldürüldüler. 

Bu hadise üzerine halife Adid de Mısır sarayında itibar edilen teamüle uydu ve 1164 yılında, Mayıs ayının sonlarına doğru öldürülen Dergam’ın yerine Şaver’i tekrar vezir olarak tayin etti. 

Şirkûh ve Selâhaddin şehre girip sükûneti sağladıktan sonra Şaver’in, kendine bağlı birliklerle otoritesini sağlayabilmesi için askerleri ile birlikte şehrin dışındaki ordugâhlarına çekildiler.

Aradan bir hayli zaman geçtiği hâlde Şaver, Nureddin’le yaptığı anlaşmanın şartlarını yerine getirmeyince Şirkûh, çadırlarda kalan askerlerinin sıcaktan ve tozdan perişan olduklarını ifade eden bir mesaj gönderdi. 

Bunun üzerine Şaver, otuz bin dinar yolladı ve Şirkûh’un, askerlerini ülkeden çekip Suriye’ye dönmesini istedi. Anlaşmanın böyle olmadığını bilen Şirkûh, yıllık hububat hasadının üçte birini de vermesi gerektiğini söyledi.

Vezirlik mührünü alarak hedefine ulaşan Şaver, arkasından başka taleplerin de geleceğini düşünerek bu isteği reddedince Şirkûh, kendilerine verilen yetkileri kullanıp vaat edilen hakları almak için Selâhaddin’i, Bilbais ve çevresini işgal etmekle görevlendirdi. 

Amcasından bu emri alınca hemen harekete geçen Selâhaddin, şiddetli savaşlardan sonra şehri ve çevresini kontrol altına aldı. Yapılacak saldırılara karşı korumak için de mühim mevzilere hendekler kazdırıp tümsekler yaptırdı ve Şaver’in birliklerini püskürttü.

Okunma Sayısı: 1185
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı