Uzak dediğin nedir?
Gönlün gitmediği yerdir.
Dostluklar bakım ister
Yengece sormuşlar:
“Seni, kışın pek aramızda göremi-yoruz?”
Yengeç:
“Allah aşkına” demiş, “Yazın çıkı-yoruz da ne itibar görüyoruz.”
***
Göz ruhun penceresi değil mi?
Gören göz, ama bakan kalp.
Kalp gözü imanla açılmayan bir insan; pencereden de baksa, karşısında duvar görür.
***
Susmayı öğrenmeden konuşmak olmuyor.
***
Ah güzel Allah’ım ah, neler verdin bize neler…
Şükürden aciziz ah, yetmiyor şu kelimeler…
***
Kalbe şifadır ölümü anmak
Hz. Ömer (ra) demiş ki:
Ölümü yattığın zaman yastığının altında,
Kalktığın zaman da burnunun ucunda bil.
***
Evvelim Allah.
Âhirim Allah.
Kalbimde Beytullah.
Dilimde Muhammedü’r-Rasulallah.
Son nefeste kelime-i şehadeti
Bizlere nasip eyle Ya Allah.
***
Saksıdaki mandalina ağacından,
Bir tane kopardık.
Topraktan, ağaçtan değil.
Senden bildik ya Rab!
Sonra tekrar yerine takalım dedik, yapamadık.
***
Haram ile helâle yol alınmaz.
***
Annemin duâsı:
Bir el duâ eder.
Bin kişi sevap alır.
***
Çocukların “anneee” diyen sesleri de olmasa,
Kalbimiz olduğunu unutacağız.
***
“Nasılsın amca?”
“Sorma yüküm ağır”
“Dışınızda bir şey yok, ama”
“Yük içimde evlât, yük içimde…”
“Yani...”
“Yanisi şu; gençlik geçti, ömür geçti, ama tortusu kaldı geride…”
***
Dünyanın senden sonra nasıl olduğunu görmek istersen.
Senden evvel ölenlerden sonra ne olduğuna bak.
Hasan Basri (ra)
***
Ah biz insanlar.
Birbirimizle uğraştığımız kadar,
Her birimiz nefsimizle uğraşsak,
Kim bilir neler değişecek, neler...
***
Soralım kendimize:
Niye dünyada hep aynıyız da,
Niye başka biri oluyoruz mezarlıkta.
Niye acaba?
***
İçimizdeki ağırlığı, yalnız duâlar hafifletir.
***
Çeşmelere koşar susayanlar.
Baharı bekler tohumlar.
Gecenin karanlığından,
Düşüncenin aydınlığına,
Yol almak için sabırsızlanır kelimeler.
***
Ölen ruh değildir, bedendir sadece.
***
Donmuş düşünceler,
Donmuş dallar,
Donmuş ruhlar,
Baharla uyanırlar.
***
Ezan-ı Muhammedî, dün-yaya esir olan insanı özgürlüğe dâvettir.
***
Hayatını imanla dolduran, ölüm ırmağında boğulmaz.
***
Kara dosyalar konmadan önüne.
Beyaz bir sayfa aç şimdiden yönüne.
***
Ayna dedi ki:
“Bana bakıp kendini göre-ceğine, bir defa olsun, seni Yaradanı gör.”
***
Yaradan’ın baharda, bin bir ismin cilvesi vardır.
Onun için ruhlar, baharla uyanırlar.
***
“Abi ben nerdeyim ya?”
“Gönlün nerdeyse, sen ora-dasın.”
***
Öldüğümüz zaman nereye gidiyoruz?
Amellerimizin bizi beklediği yere.
***
Allah var ise, her şey var.
Varlar ancak O’nunla var.
O’nun var etmesiyle var.
Bütün varlar, O’nunla var.
***
Var ettiklerin adedince Allah’ım, varlığına deliller var.
***
Şöylece bir göz at;
Göreceğin her yerde,
Kusursuz bir san’at,
Var işte var, her şeyde…
***
El ele verince eller.
Birleşir birden gönüller.
***
Dilimi; adını anmaya lâyık gördüğün için,
Sana sonsuza kadar hamd olsun…
***
Düşün!
Rabbin kimin için yarattı
kâinatı?
Sen, senin misin ki?
Değersiz görüyorsun kendini.
Sen seni bil, sen seni.
Sendeki sen,
Bildirir sana Rabbini.
***
Es-salâtü ve’s-selâmü aleyke yâ Rasûlallah…