"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sonbahar da olsa içimde bir bahar var

Selim GÜNDÜZALP
14 Eylül 2014, Pazar
Soruyorum: Kimsin, nesin?
Can bedenden giderken sen nerdesin?
Rabbim, şükür Sana ki, ha yirmi, ha altmış yaşım…
Fark yok yılların alıp götürdüğünde…
İçimde yine huzur, içimde yine Senin aşkın var.
Hiçbir şey beni mest etmiyor,
Hiçbir şey beni cezp etmiyor,
Hiçbir şey beni mutlu etmiyor Seni anlatmak kadar…
Tadına doyamadığım yıllar,
Yürüdüğüm ve sonunu bulamadığım sokaklar,
Şükür Sana ki bu karanlıklar sonunda aydınlığa ulaşıyor Senle.
Soruyorum kendime:
Kimsin, nesin?
Nedir ki hayata verdiğin Senin?
İki elim, iki ayağım, iki gözümden gayrı ve bir de…
Senin için şükürle çarpıyorsa kalbim, daha ne isteyim Rabbim?
Dönüp dolaşıp geldiğimiz yer aynı.
Her sabah kalbimiz tertemiz kalkıyoruz yataklardan.
Dünyayı elimizin altında buluyoruz,
Hayatı altın tepside sunuyorsun bize.
Şükür Sana ki, bunu sadece Sen veriyorsun bize.
Çocuk değilim artık, ama çok da büyüdüm diyemem.
İçimde bir çocuk var, o büyümedi bir türlü.
Zaten büyüsün de istemiyorum
Sana karşı şükran hisleriyle dopdolu kalmak istiyorum.
Bir mevsim içinde Sana şükrümü, tefekkürümü sunmak istiyorum.
“Gördüklerini, düşündüklerini anlatsana” deseler,
Ne söyleyebilirim onun derdindeyim şimdi…
Yalnız değilim bugün,
Bana arkadaş kıldığın meleklerin de var…
Bir melek gelse, dese ki:
“Ne gördün bugün bu dünyada?”
Rabbim sorsa:
“Kulum, ne gördün bugün bu dünyada?”
Ne cevap veririm, ne diyebilirim?
Şimdi onun derdindeyim…
Yağmur mu yağıyor, yoksa ben mi ağlıyorum...
Siliyorum içimden, kalbimden, aklımdan kötü düşünceleri
Elimdeki kirler gibi, isler, pisler gibi yıkanıyor…
Sonbaharı seviyorum içimde bahar var diye…
Mevsim yağmurları değil gözlerimde,
Kalbimin sözleridir damlalar
Gözlerimdeki salıncaklar…
Bu maviliğe, gözler önündeki bu güzelliğe dair bir şeyler söylemek isterim…
Bu benim insanlık borcum, kulluk borcum Rabbim…
Her sabah taze bir ümit, aşk ve şevk ile,
Sana karşı dopdolu bir iman ve teslimiyetle söylemek isterim Rabbim…
Söyletiyorsun
Sonra yazdıklarımı okuyorum, bir de bunlara hayret ediyorum
İki dudağın arasından çıkan şeyler mi bunlar?
Az önce hiçbir şey yoktu…
Zihnim bomboştu…
O güzel duygulara sahiptim sadece…
Sermayem oydu.
Sen var kıldın.
Var olduğun için,
Kalbi verdiğin için kalbimden geçenleri bildiğin için,
Kelimeleri dizdiriyorsun,
Sonra da hayret ettiriyorsun…
Bilmem misafir melek memnun olur mu bu söylediklerimden…
***
Nerede bir güzellik varsa,
Orada senin güzel isimlerinin tecellisi var.
Ey sonbahar, seni de seviyorum.
İçinde bahar var
İçinde ebedî bir hayatın müjdesi var.
Solan çiçekler var solmayan çiçeklerin mânâları var, suretleri var hafızamda…
Hafızamda yaşatan Rabbimin Hafîz ismi var…
Demek ki siz ölmediniz, çürümediniz yok olmadınız.
İnsanların ölmeyeceğini, çürümeyeceğini
Ebedî bir hayat için bu dünyada yaşadığını,
Bu mevsimin içinde seninle anlıyorum…
Bir tatbikat yapılıyor; hepsi bu!
Yapraklar düşüyor Senin izninle…
Gündüz geceye dönüyor Senin izninle…
Ebedî bir hayatın müjdesini yine bu mevsimde Sen veriyorsun gönlüme.
Şükür ki varsın…
Şükür ki yaratmışsın beni,
Varlığından haberdar etmişsin
İçimdeki sonbahar da bekliyor bin bir isminin tecellisini…
Beyazın kara geldiği gibi, mavinin göğe geldiği gibi,
Gelsin içime o lâtif isimlerinin bin bir tecellisinden biri…
Gelsin ne olur…
Sabah olsun, akşam olsun,
Yeter ki Sensiz olmasın, içim Seninle dolsun, isimlerinin tecellisiyle dolsun…
Korkmuyorum sonbahardan, korkmuyorum yağmurlardan, korkmuyorum gecenin karanlıklarından…
Mevsim sonbahar olsa da içimde ebedî bir bahar var…
Bir bardak su içmek için elimi uzatmam gerekiyor
Havayı içmem için hiçbir şey yapmam gerekmiyor
Hayatî bir nimeti bu kadar yakın kılmışsın bana
Ne kadar yakın olduğunu anlamam için.
Rabbim, öyle bir şey verdin ki bana,
Ölümden ve hayattan da güzel…
Hayatı hayat kılan…
Varlığımı onunla biliyorum.
Kuru iddia değil bu.    
Sana olan imanım.
Koca bir yalnızlığı deviriyor adeta…
Yanmayan lambaların bir anda yanması gibi…
Bir anda içimin aydınlanması gibi…
O iman nimetine hamd ediyorum.
Şükür ki bu nimetten hissedar etmişsin bizi,
Şükür ki varlığından haberdar etmişsin bizi.
Aslında herkese aynı mesafede bu nimet…
Ey bir köşede ağlayıp sızlanan ve bu nimetten mahrum kaldığını sanan biçareler…
Haydi, Rabbinize koşun, iman nimetinin tadına varın.
Geciktirmeyin, hiç olmazsa bu sonbaharda tadına varın.
Yeniden yaşayın…
Geciktirmekten, uzatmaktan ne fayda var ki?
Böyle yaşamaya hayat mı denir?
Allah’tan, uzak kalmaya ruhunuz kalbiniz daha fazla dayanamaz.
Uzatın ellerinizi, kımıldatın dudaklarınızı…
Bir şeyler söylesin içiniz, bir şeyler desin…
Nerde içimizi aydınlatan o ışık?
Nerede düşüncelerimizin o tertemiz, ak pak dünyası…
Hadi, çok uzaklarda değil
Bu dâvete beraber gidelim…
İmanın nuruyla dolalım
Beyaza, yeşile, maviye hasretiz; anladık…
Ama onlar da bize yakın olmak için bekliyorlar,
Biz de biraz kımıldanalım ne olur…
Gün, güneş her gün dert değil, mutluluk getiriyor bize.
Güneş dünyaya değil, içimize doğuyor.
Ümit varsa, iman varsa, aşk şevk varsa, her şey etrafınızda dönüyor
Siz bir şeyler söyleyesiniz diye.
Bilmem, misafir melek razı olacak mı bu söylediklerimden…
Rabbim, razı olacak mısın?
***
Seni tanımayı ve Seni anlatmayı seviyorum Rabbim…
Seninle konuşmayı,
Senin verdiğin ağızla, dudakla, konuşmayı seviyorum Rabbim
Bu sevgiyi alma benden…
Bu güzel kelimeleri alma benden…
Ben razıyım, memnunum Senden.
Ey Rabbim, verdiğin her nimetten memnunum, şükrediyorum.
Lâyıkıyla yerine getiremiyorum, onu da biliyorum, ama şükrediyorum.
Çağırıyorum insan kardeşleri Seni sevmeye
Sen bize sevdirdin kendini, elçiler gönderdin kitaplar gönderdin…
Gönderdiğin her nimetini Senden bilelim diye…
Gözlerim imanla açıldığında yeniden doğuyorum
Yeniden doğuşumu hayırlı kıl, mübarek kıl yâ Rabbi…
Sonbaharı seviyorum içinde bir bahar var diye…
Sonbaharı seviyorum içimde bir bahar var diye…
Bu hayatı seviyorum Sen verdin diye…
Senden bildiğim zaman, Senden bildiğim an üzerine titriyorum.
Rabbim, Senden ebedî bir hayat diliyorum…
Es-salâtü ve’s-selâmü aleyke yâ Rasûlallah…

Okunma Sayısı: 5444
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı