İnsanların bildiklerini, öğrendiklerini kitaplara yazması çok öncelere dayanır.
Tarihi şeridini yazının icadı ile başlatıp, ondan öncesine “karanlık devir” diyenlerin söylemleri bir boşlukta kalmaktadır. İlk insan ve ilk Peygember olan Hazreti Âdem Aleyhisselam’ a inen ilk suhuf, yazının Hazreti Âdem ile başladığını göstermektedir. Ama din ilimlerinden mahrum olan fen ilimleri, kendi bilmediği devirlere “ karanlık devir” deyip geçiyor. İlahi hitaplara kulak vermeyenlerin ilahi kitaplardan da haberi olmaz elbette. İman ilmini bilenler için karanlık devir yoktur.
“Allah (Celle celâluhu) Hazreti Âdem’e bütün esmâyı talim etti.” Malûm, isimlerin Hazreti Âdem’e öğretmesini takiben bizlere birçok peygamberler geldi. Ve bu peygamberlere suhuflar gönderildi. Bu peygamberlere gönderilen suhuflarla kitap ismi ortaya çıkarak günümüze kadar geldi. İlâhî Kitapların isimlerinin mânâlarına baktığımızda hepsinin kitap mânâsında geçtiğini görürüz.
Suhuf kelimesinin anlamı: Bir kitabın yaprakları veya kâğıt tomarı anlamına gelmektedir.
Tevrat kelimesinin anlamı: Kanun, kutsal yasa emir ve rehber kitabı anlamına gelmektedir.
Zebur kelimesinin anlamı: Ahlâkî öğütler mektup ve kitap anlamına gelmektedir.
İncil kelimesinin anlamı: İyi haber, müjde öğretici kitap anlamına gelmektedir.
Kur’ân kelimesinin anlamı: Bir araya getirmek, toplamak, okumak için inen kitap anlamına gelir.
Lügatte kitap; “yazı yazmak” mânâsındadır. Kur’ân-ı Kerim’de çeşitli mânâlarda sık rastlanan kitap kelimesi Allahü Teala’nın (cc) peygamberlerine gönderdiği vahiyler mânâsında da kullanılmıştır.
Kitap Nedir?
Kitap: Kâğıt parşömen vb. malzemeden üretilmiş, basılı veya yazılı belirli bir sayıda kâğıt yaprakların bir araya getirildikten sonra ciltlenmiş hali ve 49 sayfadan az olmayan ve bir konuyu belirli bir düzen içinde sunan yazma eser diye tarif edilebilir. Fakat günümüzde bu sayıya riayet edilmeyipte birçok basımı yapılan kitaplar mevcuttur.
Kitap; İnsanların hislerini fikirlerini düşüncelerini olayları anlatan her hangi bir konuda yazılmış bilgilerin toplamından meydana gelen ve kendilerinden sonra gelenlere bilgi aktarmak için yazılan eser demektir.
Bugün piyasada konularınai yazılış amaçlarına ve hitap ettikleri kitlelere göre çok çeşitli ktaplar vardır. Ben bunları üç ana grupta toplamak istiyorum.
a) Siyasî ve felsefî eserler.
b) Edebî eserler
c) Dinî ve ilmî eserler.
Hangi kitaplar okunmalı?
Birinci kısım: Bu eserlerin bazıları kültür bakımından büyük bir değer taşımazlar. Sağlam bir inanca ve kültüre sahip olmayanlar, bu eserleri okuyarak kafalarını lüzumsuz ve belki de zararlı bilgilerle doldurup malâyânî malûmat hamalı olabilirler.
İkinci kısım: İnsanların duygu, düşünce, hayal dünyasını zenginleştiren okuyucuda güzel duygular uyandıran eserlerdir. Edebi eserlerde de şaheser niteliyi taşıyan kitaplar okunmalı yazarları dikkate alınmalı.
Üçüncü kısım: Ehil kimseler tarafından yazılan dini ve ilmi eserler faydalı olup bu tür kitaplar kitaplıklarımızın vazgeçilmez eserleri arasında yerini alır.
‘‘Okumak bir insanı doldurur. İnsanlarla konuşmaya hazırlar. Yazmak ise olgunlaştırır.’’ (Francis Bacon)