Bu hafta daha önce şampiyonluk yaşamış beş takımın maçlarına bakınca; futbol, mücadele, direnme, estetik açıdan en güzel maç Trabzonspor- Rizespor mücadelesi oldu.
Maç 3-2 bitti, fakat dört dörtlük denilen yapıdaydı.. Şimdi G.Saray 5 attı, F.Bahçe 4 attı diyenler olacak.. Konyaspor ilk beş dakikadan sonra durdu, sonra abandone oldu. En sonunda da nakavt.. Dolayısıyla Galatasaray taraftarını mutlu eden, futbolseveri ise mutlu etmeyen bir oyun vardı..
F.Bahçe’nin attığı ilk gol ofsayttı.. Sivasspor’un verilmeyen penaltısı da göz önüne alınınca oynanan futboldan zevk almak zordu.. Hakem bu kadar maça dahil olunca söyleyecek söz bulamıyorum.. Gerçi baştan 3. sıradaki F.Bahçe, sondan 3. sıradaki Sivasspor’u yener desek de maç sahada hakem etkisi olmadan oynanmalı..
Beşiktaş galip geldi. Fakat Gökhan Töre, törelerimize uymayan bir hareketle rakibine dirsek atmanın cezasını çekseydi sonuç nasıl olurdu kestirmek çok zor..
KURADAN SONRA
Beşiktaş İngiliz takımı, Trabzonspor ise İtalyan takımı ile eşleşti.. İngiliz futbolunu incelersek kulüp bazında daha başarılı sonuçları olan Dünya Kupası’nı ise bir kez (1966 yılında) kazanan bir ülke.. 1990 yılında da dördüncülüğü var..
İtalya ise hem kulüplerde, hem de milli takım ile oldukça başarılı.. 4 Dünya Kupası kazandı (1934, 1938, 1982, 2006 yıllarında..), İki ikincilik, bir üçüncülük ve birde dördüncülüğü var.. Bizim ise bir kez dünya üçüncülüğümüz var.. Kulüpler bazında ise G.Saray’ın UEFA şampiyonluğu dışında başarılı olduğumuz söylenemez..
Maçın oynanacağı 19 Şubat’a kadar, Beşiktaş’ın 6.11.2007 tarihinde oynanan ve 8-0 kaybedilen maç çok gündeme getirilecek. Görüntüleri seyrettirilecek, o zaman oynayan futbolcuları konuşturulacak ki.. İşin endazesi kaçacak.. Beşiktaş’a yapılacak en büyük iyilik o maçın hiç gündeme getirilmemesi olacak..x