"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Filistin meselesi ve dünya cereyanları

Şükrü BULUT
17 Eylül 2025, Çarşamba
Meselenin içine İbrahimî dinler girdiğinde, Filistin dünya meselesi oluyor.

Cihan Harbi’nin neticeleriyle şekillenen ahirzamanda, çoğu telâkkiler değişmiştir. Bu dönem, Endülüs Yahudîleriyle akraba Büyük Britanya kraliyetinin, dünya siyasetinde ipleri bu insanlara teslim etmeye başladığı zamandır.  

Burada Osmanlı-İngiliz’in Filistin’deki danışıklı savaşı vardır. Balfour Anlaşması gibi, İngiliz Rothschildleri’nin Londra kolunun yardımıyla gerçekleşmiş bir Bolşevik ihtilâli vardır. İngilizlerin Yahudîler üzerinden önce İstanbul’u işgali ve akabinde Ankara Hükümetiyle yakın ilişkiler kurmaları vardır. Selânik mübadelesiyle gelen hanedanın yeni devlet üzerinde hâkimiyet kurması vardır, Yahudîlerin Belçika Hindenburg hattında ihanetleri ve Versailles felâketi vardır…

Bütün bunlar, eski telâkkileri rafa kaldıracak, dünyamızı İkinci Dünya Savaşı’na hazırlık safhasına geçirecekti. İngilizlerle Bolşevik Sovyetlerin (Amerika’nın yardımıyla) hazırladıkları haritalar üzerinden yapılan anlaşmalarla; savaşların adaya sıkıştırdığı Büyük Britanya’nın perdeli olarak sömürgeciliğini (bilhassa İslâm dünyasında ve Arap ülkelerinde) devam ettirdiği bu dönemde; ahirzaman’ın iki müthiş dinsiz cereyanıyla müttefik İngilizlerin dessaslığı, Filistin meselesi ile bütün dünyaca görülecekti. Balfour Anlaşması’yla Müslümanlardan kopardığı mukaddes coğrafyayı 1947’de Yahudîlere teslim ederek İsrail devletinin kuruluşunu gerçekleştirirken, ikinci dinsizlik cereyanının yardımıyla (ekserisi Yahudî ve sermaye burada çok önemli) Arap ülkelerini gizli boyunduruğuna alacaktı. Bir eliyle Yahudîlere toprak sunan Londra, diğer eliyle Arapların (gizli kölelik) zincirini tutacaktı... Yalancı, münâfık ve göze batan bir hürriyet yüzüyle Filistin’i tam seksen senedir inletmektedir.

İngiltere’nin küresel dinsizlik cereyanlarıyla iş tutmaya devam etmesi, bizdeki 12 Eylül İhtilâli’yle basitleşmiştir. 1980’den bu yana dindar(!) ve hürriyetçi(!) kimlikleriyle İngiltere’nin kanatları altında Türkiye demokrasisine ve millî hâkimiyetimize ihanet etmiş siyasîlerin listesini burada yayınlarsak, birçok dindarla diyaloğumuz kopabilir. Neoliberallerin idare ettikleri 12 Eylül süreci boyunca İngiltere’ye bağlılık yemini etmiş siyasîlerimizin; Gazze, Doğu Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin Devleti gibi hususlardaki samimiyetlerine ne kadar güvenebiliriz ki? 

 Brexit’in bir sebebi de Filistin’dir. AB ülkelerinin, dünya hegemonyası peşindeki cereyanlara ve bu cereyanların merkez üssü olan İsrail’e karşı tavırlarından bahsetmiştik. İngiltere; hem Arap ülkelerini yalnız başına sömürmek, hem İsrail meselesinde rahat hareket edebilmek, hem de ABD’deki Neocon-Neoliberal ittifakıyla dünya savaşlarını sürdürebilmek için AB’den ayrılmıştır. Kissenger ile Popper’ın şakirtlerince koordine edilen DAVOS üzerinden de AB ülkelerini dizayn edecekti. Koronavirüs fırsatını güzel kullanmıştı. AB sermayesinin Çin’e taşınmasında İngiltere’nin meşhur Yahudî tüccarları öncü olmuşlardı. Otuz üyeden müteşekkil koca AB’yi kuyruğuna takarak Ukrayna’da Rusya ile savaşırken, İsrail üzerinden de Batı Asya’da Neoconlara oyun arenası açan ve Arapları zillete boğan İngiltere değil miydi? 

Kendi içinde hürriyetçi, dışarda zalim… 

Kendisine demokrat, diğer ülkelerde müstebit ve demokrasi düşmanı…

Bütün iflâslarına rağmen Sterlin korunurken, Türk Lirası değer kaybediyor… 

İşte; mevcut dünya cereyanlarıyla adi menfaatleri uğruna müttefik olan İngiltere’nin mevcut halini anlamadan Filistin hakkında konuşmanın abes olduğuna inanıyoruz.

 Müslümanlarda bir Yahudî düşmanlığı yoktur, fakat dünya düzenini bozan Yahudî asıllı aktörlerin Türkiye’de 5816 ile, Avrupa’da ise antisemitizm kanunuyla korunmasına itirazlar vardır. Milletleri veya şahısları kanunlarla korumanın, zamanımızın insanlarında alerjiye ve tepkiye yol açtığı açıktır.

Türkiye’de Marksist Kemalistlerin ve Avrupa’daki millî devlet düşmanlarının kanunlarla korunması neticesinde; iç çatışmalar ve fukaralık artmış, demokrasimiz kan kaybetmiş ve dünya barışı tehlikeye girmiştir. 

Ortadoğu’nun önemini bilen ekserisi Yahudî asıllı Troçkistlerin BOP ve benzeri yapılanmalarının Filistin etrafında döndüğünü de belirtmiş olalım.

Meseleyi; “Yahudîlik,” “Siyonizm,” “Batı zulmü,” “Haçlı,” “Arz-ı Mev’ûd,” “Büyük İsrail” veya “Doğu-Batı çatışması” gibi çözümle alâkasız kavramlarla ele almamızın Filistin meselesine veya Gazze katliamına katkı sağlamayacağını bu vesileyle tekrarlamış olalım…

Okunma Sayısı: 1760
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Bedreddin

    18.09.2025 00:17:00

    Nerede bir mağlubiyet varsa iman zaafındandır.

  • HÇeşitcioğlu

    17.09.2025 22:04:08

    Meseleyi; “Yahudîlik,” “Siyonizm,” “Batı zulmü,” “Haçlı,” “Arz-ı Mev’ûd,” “Büyük İsrail” veya “Doğu-Batı çatışması” gibi çözümle alâkasız kavramlarla ele almamızın Filistin meselesine veya Gazze katliamına katkı sağlamayacağını.. Dünya Filistin’ i bu kavramlar üzerinden konuşurken bu kafa neyin kafası. İngiltere Yahudileri İngiliz kralllığı Yahudi akrabalığı Çin’ de AB sermayesi bu kavramlar içinde var zaten..

  • Murat Uyar

    17.09.2025 19:11:05

    Filistin meselesini sadece İsrail’in zulmüyle sınırlamak eksik kalıyor; sizin yazınızda vurguladığınız gibi bu, küresel güçlerin eliyle büyütülmüş bir dünya meselesidir. Ben özellikle Almanya örneğinde görüyorum: “antisemitizmle mücadele” adı altında çıkarılan yasalar, artık İsrail hükümetlerini eleştirmenin önünde siyasî bir sopaya dönüşmüş durumda. Holokost sonrası tarihî sorumluluk, bugün Filistinli masumların çığlığını bastırmak için kullanılıyor. Tıpkı Türkiye’de “irtica sopası” ile yapılan baskılar gibi… Oysa Bediüzzaman’ın dediği gibi, masum bir tek can bile siyasî çıkarlar uğruna feda edilemez. Zulmün adı değişse de sonucu aynıdır: hakikatin üzerini örtmek.

  • Demokrat Avrupa

    17.09.2025 14:45:02

    Dünya’yı cehenneme çeviren “Dessas İngiliz Politakası’nı” işin ehli olanlar zaten biliyorlar. Maalesef diğerleri veya çoğunluk fitnenin Londra merkezli olduğunu halen idrak etmiş değildir. BOP’un eş başkanlığını yürüten Türkiye ile beraber diğer Arap ülkelerinin içler acısı hali ortada. Buda bizlere şunu göstermekte: Tam bağımsız olamayan milletler ve devletler başkaların oyuncağı olmaya devam edecektir…

  • Hür Avrupa

    17.09.2025 14:11:37

    Önce Selamünaleyküm Birşeyi anlamak gerekiyor, bizler herşeyin bir anda olacağını sanıyoruz, yaklaşık yüz yıldan fazla kurdukları bir sistemin bir anda yıkılmasını bekliyoruz ve bunuda neoliberallerin Türkiye içindeki kuklaların eliyle olacağını düşünüyoruz.Bu kadar saflık bir Müslümanda o l a m a z.hadisi şerifte buyurduğu gibi efendimiz hz.muhammed( s.a.v ) mümin bir delikten 2 sefer ısırılmaz, müslümanlığımızı sorgulamanın vakti geldide geçiyor.iki otoyola 5 köprüye bilmem başka ne varsa onlara Müslüman olarak irademizi teslim etmemeliyiz vesselam ,

  • İhsan

    17.09.2025 13:20:13

    Hakijaten filistin deyip geçmemek lazım. Çok bilinmeyene sahip girift nir problem gibi duruyor. Suçlamalar, önyargılar, duygu dolu karalamalar bu mevzuda asla öne çıkmamalı. Şu küçülen dünyamızda, kapitali hedeflenmiş olarak yahudi ile iş tutan herkesin bir Filistini var görünüyor. Allah masumları şu beladan kurtarsın ve Müslümanların da hamiyetini ateşlesin inşaallah.

  • Hüseyin T

    17.09.2025 12:19:21

    Filistin meselesi, tarihi arka planı ve küresel güç dinamikleriyle ele alındığında, insani boyutunun gözden kaçmaması gereken bir trajedi olarak karşımıza çıkıyor. Yaşananlar, uluslararası hukukun ve adalet anlayışının tüm taraflarca eşit şekilde uygulanması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Sivil halkın maruz kaldığı acılar, siyasi hesapların ve jeopolitik çıkar çatışmalarının önüne geçmeli. Bu meseleyi çözüme kavuşturmak, ancak diyaloğa, karşılıklı anlayışa ve insan onurunu merkeze alan adil bir perspektife dayanabilir. Tarihi yaraları sarmak ve kalıcı barışı inşa etmek, tüm tarafların samimiyetle ve sorumlulukla hareket etmesine bağlı. Umudumuz, gelecek nesillerin bu topraklarda huzur ve güvenlik içinde yaşayabilmesi için evrensel ve insani değerlerin rehber alındığı bir çözüm yolunun bulunmasıdır.

  • Davut

    17.09.2025 11:10:32

    2-Kalpleri kırmaktan çekindiğinizi söylüyorsunuz ama yazının üslubu tam tersine sürekli genelleme ve ithamlarla kalp kırmaya yönelik görünüyor. Hem "dindar siyasetçiler" hem de Osmanlı üzerinden yaptığınız çıkarımlar buna örnek.

  • Davut

    17.09.2025 11:08:57

    1- Bazı gerçeklerle karışık şekilde anlatılmış, bir çok muğlak ve birbiriyle çelişen ifadeler var yazılarınızda. Açıklama gereği de görmüyorsunuz nedense bu ifadeleri: "Burada Osmanlı-İngiliz’in Filistin’deki danışıklı savaşı vardır." ne demek istiyorsunuz? Osmanlı derken kimi kast ediyorsunuz? Genelleme amacınız yoktur ama niye o zaman öyle yazıyorsunuz? "Bütün iflâslarına rağmen Sterlin korunurken, Türk Lirası değer kaybediyor…" değerli bir tespit bu. Ama o zaman neoliberallere TAMAMEN boyun eğmiş bir yapıdan söz etmiyoruz demektir.

  • mehmet

    17.09.2025 10:48:06

    İngiliz’in dünya siyasetindeki dessaslığı , yahudilerle ve küresel sermayeyi elinde tutan zındıka komiteleriyle işbirliği hâli anlaşılmadan Filistin meseleside çözülmeyecek .

  • Mustafa coban

    17.09.2025 07:20:00

    Gazze ve filistin meselesi uzun soluklu bir meseledir.tabiki tarihi bir aciklamasi vardir.sebeb sonuc iliṣkisinin irdelenmesi lazim.hamasli ile el fetih hala birleṣebildiler mi.hayir.o zaman meselenin ciddiyet anlaṣilamadi demek.yahudi buraya 2500 yil mücadeleyle geldi.sen ve biz ne yapiyoruz.komplo teorisi kovalamak,israf,debdebe ihtiṣam,itiṣip kakıṣmak.çok zulüm bizi bekliyor

  • Hasan

    17.09.2025 00:17:18

    Filistin meselesini anlamak ihtisaslaşmayın gerektiriyor. Şimdiye kadar olanların tarihi kadar, mevcut büyük cereyanlara dikkat etmişsiniz. Tebrik ediyoruz.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı