"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hürriyet ile ekmek makasındaki korona

Şükrü BULUT
07 Mayıs 2021, Cuma
Yaratıcı fıtratımızı “hürriyet Merkezli” yarattığı halde, imtihanımıza sebep duygularımız insanları çoğu kez, menfaatlere savuruyor.

Hürriyeti öncelemesi gerekirken, bilerek-bilmeyerek imtihanı kaybediyor. Üzerinde çok düşünülmüş ve eserler yazılmış ekmek ile hürriyet arasındaki tercihin insanî ve içtimaî boyutuna girmeyeceğiz. Yalnızca, zamanımızın insanî ve İslâmî değerlerine düşman, demokrasi karşıtı ve istibdat ile iş gören günümüz cereyanların, insanlığın bu zaafını keşfederek, çok dehşetli bir şekilde kullandıklarını belirtmiş olalım.

Sözünü ettiğimiz ihtilâlci demokrasi karşıtı cereyanların önemsedikleri ve kalıcı olmasını istedikleri ihtilâllerinde, hürriyet ve demokrasi duygusunun efkâr-ı ammede ortaya çıkmaması için kullandıkları rüşvetin de çok önemli olduğunu vurgulayalım. Meselâ, 12 Eylül ihtilâlini Türkiye’de gerçekleştirdiklerinde, iş başına getirdikleri idarecilerine öyle büyük yardımlarda bulunmuşlardı ki, Özal’ın; ülkenin bütün vitrinlerini öyle cazibeli mallarla dolduracağım ki, ahali onu satın alabilmek için borçlanmak zorunda kalacak, demişti. Önce Ortadoğu ve sonra dünya demokrasilerini tetiklememek üzere Türkiye’yi soktukları ve kırk senedir devam eden “Yeni Liberal yolda” daima büyük rüşvetlerle destekleyen global Marksist kapitalistler; iktidarda AKP’de olsa hem tarihi, hem stratejik konumu ve hem de AB’ye yakınlığı münasebetiyle ülkemiz onlar için vazgeçilmez olmuş. Dünya işgalinde merkez üs olarak kullandıkları Türkiye’miz; tam kırk senedir adeta bir “sosyal laboratuvar” olarak kullanılıyor.

Ekmek mi, hürriyet mi?

İsterseniz bu soruya şu soru ile cevap verelim: İstibdat mı, demokrasi mi? Bediüzzaman’ın, ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam, veciz ifadesi burada biz yol gösterebilir. Müstebitlerin, ihtilâlcilerin, Marksist kapitalistlerin ve globalcilerin ekmek veya rüşvet tekliflerini kabul eden hiçbir halk ve ülke, refaha çıkamamıştır. Yani önce hürriyetinden ve sonra da ekmeğinden mahrum bırakılmışlardır. Veya ölmeyecek-başka kapıya gitmeyecek kadar… Örnek olarak Türkiye’yi göstermemizde sakınca yok. Yani kırk sene önce yapılan ihtilâle destek olarak gelen haram sermaye, demokrasimizin döşünden bir türlü kalkmıyor. Ve bu ülkenin insanları, kendilerine ihanet ile bu hale sokanları tanıdıkları halde, rüşvetin dehşetli ve devamlılığı karşısında susmaya devam ediyorlar.

Korona meselesi de bundan farklı değil. Bu defa işi kısa yoldan çözmek isteyen müdahaleci cereyanlar, bütün insanlığa sermayeleriyle taarruz ediyorlar. Sermayenin teknoloji eşliğinde Çin’e “çekirge sürüsü” halinde uçtuğunu otuz senedir yazıp-çiziyoruz. Ve bu gün, dünyanın en komünist, müstebit ve gayr-ı insanî ülkesinin, “günümüz medeniyetinin efendisi olduğunu” iddia edenlere ses çıkaramıyoruz. Başta AB olmak üzere dünyanın hemen hemen bütün devletlerine öyle rüşvetler akıyor ki, Çin’in komünist olduğunu bile ağızlarına alamıyorlar. Pekin ile Londra arasındaki “demiryoluna” ipek yolu diyecek kadar, haram para ile kendilerinden geçmiş devlet idarecilerimiz var. Yine bu çizgideki birçok önemli deniz limanları Çin sermayesince satın alınmış bulunuyor. Çin milletinin ve halkının iradesi dışında plânlanan bütün senaryoların Neoliberal-neocon’lara ait olduğunu AB’nin komiserleri bildikleri halde, kendilerini bağımlı hissediyorlar. Öyle olmasaydı AB karşıtı Von den Leyen ile Lagarde’nin AB kurumlarında ne işi olabilirdi ki… Rothshild çalışanı Emmanuel Macron her gün yeni bir tiyatro ile Fransızların karşısına çıkar mıydı, hiç?

Çin Virüsü ile dünya demokrasileri ters orantılıdır. Kapital ile hürriyet mücadelesinde önceliği kapitale veren -güya demokratik- ülkeler, korona programını hazırlayanlara zemin hazırladılar. Böylelikle demokrasinin bir ön şartının da “ahlâk olduğunu” tarih suratımıza çarpa çarpa ders veriyor. Para karşısında mağlûp olan siyasetçilerin ahlâk zaafına, günümüz Avrupa’sında en az yirmi örnek verebiliriz. Fillon’u yargı darbesiyle devre dışı bırakarak Macron’u başkan yapanlar… Eski IMF başkanını Avrupa Merkez Bankasının başına getirenler… İngiltere’yi AB dışına kaçıranlar… Ve nihayet Trump ile giriştikleri güç savaşında (Rockefeller, Soros, Zuckerberg, Amazon, Bill Gates ve diğerlerinin kurdukları ittifak) Demokrasinin ihtiyacının para değil ahlâk olduğunu korona ve türevleri bize anlatacaklar gibi. Allah’a inanmadıklarından kendilerini Firavun, Nemrut ve Deccal gibi ilâh zanneden cereyanın, koronanın neticelerini nasıl organize ettiği mutlaka teşrih edilecektir. Gel gör ki sermayenin demokrasiye galebesiyle -tıpkı 11 Eylül felâketinde olduğu gibi- bu hakikati dünya kamuoyuna anlatmak kolay olmayacaktır. Amerika’nın demokratik efkâr-ı ammesi hem El-Kaide’nin, hem Bin Ladin’in, hem İkiz Kulelerinin tahribinin ve hem de Arap Baharı öncesi ve sonrasındaki felâketlerin neocon-Neoliberal ittifakınca hazırlandığını gecikmeli olarak öğrenmeden az önce, bahsettiğimiz gurup 11 Eylül felâketinin bütün unsurlarını imha ederek neocon’ları temize çıkardı. Fakat Amerikan halkı yanlış bilgiye inanmadığından, bütün avantajlarına rağmen savaş çetesini, çevresinde toplandıkları Hillary Clinton ile birlikte diskalifiye etmişti. Aynı çetenin bu günlerde, korona ile ilgili bütün delil ve belgeleri imha ile yeni bir rapor hazırlamakta olduğu çoktan sosyal medyaya düştü. İşin ilginci heyet aynı adamlardan oluşuyor.

Korona meselesinde; maske ile aşı ile ilâç ile korona tedbirlerine çalışan sorumlulara diyoruz ki, dünya milletlerinin iradelerinin şu demokrasi karşıtı sermayedarlarca çöpe atıldığı bir zamanda, söz konusu çalışmalarınız netice vermeyecektir. İki sene önce Wuhan’daki laboratuvarda korona 19 kazasına bilinçli-bilinçsiz sebep olanların, yarın başka varyantlarını dünyaya dağıtacaklar. Zira demokrasinin emrinde olmayan sermaye, dünyayı ve insanlığı istediği şekilde idare hakkını kendisinde görüyor. Dünyada ne kadar insanın yaşayacağı, hangi ülkenin ne kadar nüfusu besleyebileceğini, belli bir yaştan sonra ekonomiye katkısı olmayan ve mevcut kaynakları tüketen insanların nasıl devre dışı bırakılacağını ve hangi tabaka insanın ne kadar servet veya paraya sahip olabileceğine onlar karar vermek istiyorlar. Koronanın bu dehşetli güç mücadelesinde yalnızca bir sinyal olduğuna inanmamız gerekiyor. Gelecek bir yazımızda, inşaallah koronaya Çin üzerinden destek veren demokrasi düşmanı bir başka ekonomik forumdan bahsederek şimdilik, noktalayalım.

Okunma Sayısı: 1542
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Zeliha

    8.5.2021 01:16:30

    İstibdat Corona da olsa müslümanların ustesinden geleceğini düşünmüştük. Ama anladık ki Müslümanlık ciddi imtihan vermekte ki ekmek derdine düşüp Corona ya yakalandı. Yine hürriyet yine hürriyet. Rabbim şuur versin cümle aleme İslam'a. Yazılarınızın seyri çok yerinde. Tebrikler.

  • Osman

    7.5.2021 20:58:52

    Çin korona ıngiltere ipek yolu 12 eylül türkiye 11 eylül abd ab Bakalım kim başaracak İnanan hürriyetçilermi Ekmek le köleleştitenlermi Yazı çok anlamlı tebrik ederim

  • Çuhadaroğlu

    7.5.2021 15:59:43

    Mecmuda bir kuvvet bulunur; hiçbir fert o kuvvete mâlik olamaz: bir kalın şerit ile eczasından kalın bir telin kuvveti gibi... Veyahut efkâr-ı umumiyeyi mutazammın yeni hükûmetimiz ve eski hükûmetimiz gibi. Ey millet, biz şimdi kalın şeridiz. Her kim muhalefet ile veyahut hodserane ile bunu zayıf etse, umumun hakkına affolunamaz bir cinayettir. Said Nursi

  • Ahmet Cemil Çökren

    7.5.2021 15:27:16

    Acaba global sermayedarlar Çin'den sonra fabrikalarını bize mi kurarlar?

  • Halim

    7.5.2021 15:02:24

    Corona dolayısıyla dünya hakimiyetinde savaşan sınıfların ve stratejilerin belirginleşmesi insanlığın yararınadır. Lütfen açıklamaya devam etmelisiniz.

  • Aykan

    7.5.2021 12:01:13

    Güzel bir yazı, kaleminize sağlık.

  • Serap

    7.5.2021 11:51:25

    İnsanlara karşı işlenen bu ihanetin faillerini, olaylarını ve haritalarını yazmanızı istiyoruz ve cıms hürmetine dua ediyoruz. Ellerinize sağlık

  • Nurendam

    7.5.2021 11:47:14

    Çok garip ve önceki zamanlarla karşılaştıramayacağımız dehşette bir bela ile karşı karşıyayız. Gücü ellerine geçirenler, devletleri parmaklarında oynayıyorlar. Milli bir seferberlikten başka hiç bir hareket bizi bu beladan kurtaramaz.

  • SALİH

    7.5.2021 11:39:32

    Kıymetli yazarımızın ısrarla üzerinde durduğu noktalardan Türkiye kamuoyu hayli uzakta. Hem büyük rüşvetler sarmalındaki ülkemiz ve hem de halkımızın demokrasiye olan uzaklığı. Cehaletimizle beraber daha çok coronalarla boğuşacağa benziyoruz. Allah encamımızı hayreylesin.

  • ayhan aydın

    7.5.2021 11:30:10

    Hürriyetin olmadığı yerde ekmekde olmaz.Tebrikler,Şükrü ağabey.

  • Sertaç Lüser

    7.5.2021 07:18:17

    Demokrasi sen nelere gereksin.Hemde nelere. En yakınımızda ki hadiseden tutta, küresel boyutta ki her meseleye demokrasiye köpüğü ile ulaşamazsak karşımızda ki yangın içimize hızlıca girdi ve girmeye devam edecek.Planlar ve sahneler arasında rol kapan ve çalanlar bizleri kandırmaya devam edecek.Sahnedekiler ise zaten kandırmaya devam ediyor.Bu sıkıntılı durumlarda bizimde Şahs-ı maneviye yani meşverete ne kadar kuvvet vermemiz gerekliliği ortaya çıkıyor.Sabır ve hatt-ı vasat ile görelim.

  • Halil İbrahim Karahan

    7.5.2021 03:16:46

    Allah razı olsun abi

  • Çuhadaroğlu

    7.5.2021 01:28:29

    Hz. Üstadın müjdesiyle _”medeniyet-i hazıra, Kur'anın hayat-ı içtimaiye-i beşere ait olan düsturlarına karşı mağlub olup Kur'anın i'caz-ı manevîsine karşı hakikat noktasında iflas eder”- hakikatının yaşanacağı günleri Kudret ve Rahmet-i İlahiyyeden bekliyoruz. Tevhid yolunda herşey Kadîr-i Zülcelal'e intisab ve istinad ettiğinden, bir karınca bir Firavunu, bir sinek bir Nemrudu, bir mikrop bir cebbarı mağlub ettikleri gibi.. tırnak gibi bir çekirdek, dağ gibi bir ağacı omuzunda taşıyarak o ağacın bütün âlât ve cihazatının menşei ve mahzeni bir tezgâh olmakla beraber, her bir zerre dahi yüzbin san'atlarda ve tarzlarda bulunan cisimleri ve suretleri teşkil etmek hizmetinde bulunmak olan hadsiz vazifeleri, o intisab ve istinad ile görebilir. Şualar - 25 Ümitvarız, Risale-i Nur’un serptiği Nur’u İman tohumlarının üzerine öyle bir İslamiyet yeşerecek, öyle meyveler verecek ki; bundan değil Müslümanlar, bütün İnsanlık nasiplenecek inşallah.

  • Hüseyin

    7.5.2021 01:25:52

    Çok kıymetli yazarımız, ağabeyimiz yine can alıcı bir meseleye temas etmiş.Evvela müteşekkiriz. Üstad'ımız neredeyse bir asır önce ne kadar veciz ifade etmiş. "*Ben ekmeksiz yaşarım,* *hürriyetsiz yaşayamam.*" İnsanlık tarihini, gelişimini ve medenileşmesini, beşerin ruyi zeminde nasıl halife olabileceğini tek cümle ile özetle, anlat deseler, herhalde  bundan daha uygun, daha veciz  bir söz bulunamazdı... Çünkü hürriyet ; demokrasi, hukuk, ahlak, inanç ve vicdanın olmazsa olmaz birincil koşulu, mihenk taşı, insan onurunun ve haysiyetinin vazgecilemez ve devredilemez, satılamaz, satın alınamaz temel insan hakkı olduğunu ifade eder.. Hürriyet yoksa ekmek yok. Hürriyet yoksa demokrasi yok. Hürriyet yoksa hukuk yok, hukuk yoksa insan yoktur... kapitalist ,komünist, faşist ,neoliberal sistemler ve uygulamalar ,insanları insanlıktan çıkarmak, insanlığından utandırmak için, hürriyetlerini ekmek karşılığında satın alırlar..hürriyetsiz kalmak ,insanı insanlıktan uzaklaştırır..

  • Hasan Muharrem okur

    7.5.2021 00:35:53

    Önceki ABD Cumhurbaşkanı ile alaka görüşlerinize katılamıyorum

  • Muhammed Said

    7.5.2021 00:27:08

    Fevkalede güzel olmuş. Hale tam mutabık, cuk diye oturmuş. Bundan başka ifade edemem. Allah razı olsun Şükrü ağabey.

  • Kerem

    7.5.2021 00:25:19

    Demokrasi gerçekleşmezse, daha bir çok fitne ve felaketle karşılaşırız.

  • Ahmet Danışmaz

    7.5.2021 00:20:16

    Onlar hesap yapsınlar, Allah'ın hesabı çok daha kesindir.

  • Bedreddin

    7.5.2021 00:13:34

    Maşallah ufkunuza hayranım.Avrupa üflüyor biz burada oynamaya devamdayız.Çin virusunun şerrinden Rabbim ehli imanı,alemi islamı ve insanlığı muhafaza buyursun.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı