"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bahar mı müşküldür, yoksa Cennet mi?

Süleyman KÖSMENE
27 Mart 2019, Çarşamba
Karamürsel’den Mustafa Zeki Güven: “Üstad Hazretleri Haşir Risalesi’nde bir haşiyede, bahar bahçelerini yaratmanın Cennet’ten daha müşkül olduğunu söylüyor. Bu kısmı açar mısınız?”

AKILLARI DURDURAN İKRAM   

Bu haşiye bize mirsad-ı tefekkür sunuyor. Cennet’in hayaller ötesi oluşu, Cennet’te sunulan nimetlerin ne göz görmüş, ne kulak işitmiş, ne hayale gelmiş cinsten oluşu, Cennet’in akılları durduracak ikram ve ihsanların mekânı oluşu, herkesin her istediği şeyi sınırsız, sorumsuz, kayıtsız, hesapsız, doyumsuz biçimde Cennet’te bulacağı söylemi dünyada gördüğümüz bir ikram türünden olmadığından aklımızı baştan alıyor. Cennet’in insanın arzu ettiği bütün lezzetlere mahal olduğu, Cennet’te bu ikram ve ihsanlar içinde kalmanın ebedî oluşu, ölümün, hastalığın, derdin, gamın, kederin, kötülüğün, fesadın, fenalığın Cennet’te olmayışı, Cennet’te hiç kimsenin hiçbir zaman hicrana düşmeyeceği gibi müjdeler, yüksekliğinden, çoğu zaman bize efsane gibi geliyor ve ulaşılmaz bulunuyor!

Öyle ki insan, sevincinde boğuluyor ve inkâra da düşüyor. Hani ummadığınız bir yerden ummadığınız bir güzel haber alırsınız. Ve üst üste sorarsınız: “Yalan bu! Sahi mi? Doğru mu?” dersiniz. Bu soru aslında inkârdan değil, şaşkınlıktan gelir.

İşte Kur’ân böylesine sevinçten ayağımızı yerden kesecek bir Cennet’i önümüze koyuyor. İnsan ise her sene bahar mevsiminde bahar bahçelerinde dolaşıp durduğu halde, baharı mevsimlerin en coşkulusu, en yenisi, -tabir caizse- en delisi gördüğü halde, Cennet’i kendisine uzak görüyor. Yaratılmasını bahardan zor zannediyor. Oysa Allah’ın kudretine zor yoktur, engel yoktur. Dolayısıyla bu meselede panik yoktur!

KIYAS İNSAN AKLINA GÖREDİR  

Bu kıyas sadece insanın aklına ve kudretine göredir. Allah’ın ilmine, iradesine ve kudretine göre değildir. Allah’ın ilmi, iradesi, kudreti ve sair sıfatları hudutsuzdur, sınırsız bir tecelliye sahiptir, O dilediği şeyi dilediği anda zamansız yaratır. Ne dünya, ne bahar, ne mahşer, ne ahiret, ne Cennet Allah’a zor gelmez. O emreder, olur. Nitekim bu mesele Kur’ân’da şöyle ifadesini buluyor: “Bir şeyi dilediği zaman, O’nun işi o şeye ancak “Ol!” demektir. O hemen oluverir.”1

Bediüzzaman Hazretleri, baharı ve Cennet’i insan aklının sınırlılığına göre kıyaslıyor. Nitekim inanmakla yükümlü olan ve çoğu zaman inanmak ve inanmamak arasında gidip gelen insan aklıdır. Dolayısıyla bu kıyaslama insan aklına göre yapılmalıdır ve böyle yapılmıştır.

İnsan, Cennet yaratmayı bahar yaratmaktan daha zor zannediyor. Oysa Allah’ın kudretine göre zorluk olmamakla beraber, eğer akıl bir zorluk görecekse, baharı Cennetten daha zor görmelidir.

Cennet ise, baharı yaratmaktan daha kolaydır. Bediüzzaman bu meseleyi Hazret-i Muhammed’in (asm) duâsının önemi babında zikrediyor. Yani Hazret-i Muhammed’in (asm) duâsı Cenab-ı Allah katında öylesine önemlidir ki, eğer Cennetin hesapsız biçimde varlık sebebi olmasa dahi, sadece şu Zat-ı Mübareğin (asm) tek bir duâsı bile, bahar kadar kolay yarattığı Cennet’in yaratılmasına kâfi bir sebep olacaktı. 2

MÜŞKÜLATIN SEBEPLERİ   

Bu dar bahçede binler bahar sayfası yazmanın Cennet’e göre zorluğu şunlardandır:

1- Yeryüzü bahçesi dardır ve zıtlıklarla iç içedir. Ahiret bahçesi ise Allah’ın esmasına münasip biçimde sonsuz geniştir ve zıtlıklar birbirinden ayrılmıştır.

2- Dar bir sayfada haddü hesaba gelmeyen harika sanat numunelerini sırayla icat edip sergilemek.

3- Haşrin ve kıyametin haddü hesaba gelmeyen misalini yeryüzünün dar sayfasında her sene göstermek.

4- Üç yüz bin kitap hükmünde olan sınıf sınıf mahlûkatı muntazam biçimde yeryüzünün dar sayfasında sürekli yazmak.

5- Hayattan giden sayısız mahlûkatın asıl ve nesillerini saklamak, yeni gelenlere yer açmak, onları da hayata almak ve bu dönüşümlü yaratmayı sürekli biçimde yapmak.

6- Cennet sonsuz lâtiftir ve muntazamdır. Kanunları birdir, hayatı şeffaftır. Kanunları içinde zıtlık yoktur. Mahlûkatı ve lezzetleri içinde de zıtlık yoktur. 3

Allah baharda tefekkür edenleri Cennetin baharıyla mükâfatlandırsın. Âmin.

Dipnotlar:

1- Yasin Sûresi: 82.  2- Sözler, s. 122. 3- Sözler, s. 122 (Haşiye).

Okunma Sayısı: 2968
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı