Rabbim bir bayram daha lütfetti elhamdülillah. Fakat biz İslam coğrafyası olarak bu bayrama da yaralı ve buruk giriyoruz. Biz İslam coğrafyası sakinleri, ya zalimin safında yer almak, ya şaşkınca ve çaresizce ağlamak ve dua etmekten başka bir görevimiz daha ortaya çıktı bu gün: bayramı barış kılmak!
Nerede o fende, hukukta, adalette, bilimde lider medeniyet?
Biz yine de ümitsiz olmayalım. Bu gün bayram günü; bayram ruhunu çevremizle, yakınlarımızla, insanlarımızla yaşayalım. İslam coğrafyası çapındaki problemlerimiz için dua edelim. Bayramı gösteren Rabbimiz, inşallah coğrafyamıza uhuvveti de gösterir, ittihadı da gösterir diye ümit edelim.
Biz bayramı barış kılalım inşallah.
Bayramlar Allah’ın ikramıdır!
Bu gün bayram namazlarımızı kılıp kurbanlarımızı keseceğiz inşallah. Dünyaya barış mesajı vereceğiz. Bizi huccacıyla, mukimiyle barış ve sevgi bayramına eriştiren Rabb’imize sonsuz hamd ü sena olsun.
Bayrama erişmek, Cennete ulaşmak kadar güzeldir. Çünkü Allah’ın ikrâmıdır. Yeter ki biz, bayramın kadr ü kıymetini bilelim. Ve benlikten kurtulup, biz oluşun farkına varalım, biz oluşu sevelim. Bayramı benlikten bizliğe hicret kılalım.
Bu gün sağ iseler anne ve babamızın ellerini öpelim. Ulaşabildiğimiz kadar çok yakınlarımıza, akrabalarımıza ulaşalım, Mü’minlerle tebrikleşelim, musafaha yapalım, birbirimize “Ğaferallahu lenâ ve leküm= Allah sizi de bizi de bağışlasın!” veya “Tekabbelallahu minnâ ve minküm= Allah Teâlâ bizden ve sizden kabul buyursun!” diye duâ edelim, komşularımızla kaynaşalım, toplumumuzla bütünleşelim.
Büyüklerimize gidelim, yaşlılarımızı ziyaret edelim, annemizin, babamızın ve büyüklerimizin ellerini öpelim, gönüllerini alalım. Küçüklerimize gönlümüzün en nadide şefkatiyle gülücükler dağıtalım. Onları sevelim, sevindirelim. Dostlarımıza gidelim, hal ve hatırlarını soralım; dostlarımızı kabul edelim, onlara ikramlarda bulunalım.
Kucaklaşalım bugün
Allah Resûlü’nün (asm): “Allah’a ve ahiret gününe îman eden komşusuna iyilik etsin. Allah’a ve ahiret gününe îman eden misâfirine ikrâm etsin! Allah’a ve ahiret gününe îmân eden hısımlarına, akrabalarına, yakınlarına, dostlarına, komşularına ve arkadaşlarına muhakkak ulaşsın, kendisine ulaşanlara müşfik davransın. Allah’a ve ahiret gününe îmân eden ya hayır söylesin veyahut sussun!” hadisini bu gün doya doya yaşayalım.
Bu gün dargınlıklar, kırgınlıklar, küskünlükler, düşmanlıklar sırf Allah rızası için, sırf Resûlullah aşkı için son bulsun.
Haklı haksız aramadan, barışmanın ve barış içinde yaşamanın, hayatımızda sürekli uygulamamız gereken bir sünnet-i seniyye olduğunu ne bu gün, ne yarın, ne de hiçbir zaman unutmayalım.
Bu gün öfkemizi yutalım; onurumuzu, gururumuzu düşünmeyelim; haklılığımızı aramayalım. Allah rızası için!.. Kucaklaşalım bugün.
Hastalarımıza gidelim, Şâfî-i Hakîkî’den şifâ dileyelim. Fakirleri, yoksulları, kimsesizleri, öksüzleri, yetimleri unutmayalım bugün. Onlara kucak açtığımız derecede, en muhtaç olduğumuz bir gün, Allah’ın şefkat ve merhametinin de bizimle beraber olacağını unutmayalım.
Bu mübârek günlerde, Müslüman’ların üzerinde yoğunlaşan fitnelerin ve fesatların bozulması ve bertaraf edilmesi için Allah’a duâ edelim.
Duâdan başka sarılacak gücümüz yok çünkü.
Mübarek bayramın âlem-i İslâm’ın huzuru, sükûnu, şu fitnelerin bir an önce bertaraf edilmesi ve insanlığın barışı için hayırlara vesîle olmasını niyaz edelim bu gün.
Kurban Bayramınızı tebrik ederim.
GÜNÜN DUÂSI
Ey Muhammed Aleyhissalatü vesselamın Rabbi! Ey İbrahim Aleyhisselamın Rabbi! Ey bütün peygamberlerin Rabbi olan Allah’ım! Gazabından rahmetine, kahrından lütfuna, celalinden cemaline, cezandan affına, azabından mağfiretine sığınıyorum. Senden Sana sığınıyorum. Rahmetini istiyorum. Hidayetini istiyorum. Tövbemi kabul et. Günahlarımı bağışla! Âmin.