"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dünya öküzün mü üzerinde, balığın mı?

Süleyman KÖSMENE
05 Ekim 2015, Pazartesi 13:50
Düzce’den Ahmet Yılmaztürk: “Dünyanın öküz ile balık üzerine olduğunu ifade eden hadisi izah eder misiniz? Buna hurafe diyenler var.”

Müteşabih Hadisleri Yorumlamak Ehliyet İster

Dünyanın öküz ile balığın üzerinde bulunduğu rivayeti sahih kaynaklarımızda mevcuttur. Bu bir müteşabih hadistir. 

Müteşabih âyet ve hadis, içerisinde teşbih, mecaz ve gizli manalar bulunan naslardır ki, ancak ehliyet sahibi âlimler tarafından doğru anlaşılıp yorumlanabilirler.  

Meselâ, bir gün Peygamber Efendimiz’in (asm) huzurunda derin bir gürültü işitiliyor. Peygamber Efendimiz (asm) bu gürültüyü teşbih san’atıyla anlatıyor. 

Buyuruyor ki: “Yetmiş senedir yuvarlanan ve bu dakikada Cehennemin dibine düşen bir taşın gürültüsüdür.” 

Başlangıçta kimse bir şey anlamıyor. Fakat birkaç dakika sonra birisi, yetmiş yaşındaki meşhur münafığın öldüğünü haber vererek, Peygamber Efendimiz’in (asm) teşbihinin hakikatini gösteriyor.1

Sevr ve Hut’tan Maksat İki Melektir

İbn-i Abbas (ra) rivâyet eder ki: Resûl-i Ekrem Efendimiz’den (asm) sorulur: “Dünya ne üstündedir?”

Resûlullah Efendimiz (asm) buyurur ki: “El-ardu ale’sevri ve’l-hût” (=Dünya öküz ile balık üzerindedir.) Bir diğer rivâyette bir defa “Ale’s-sevr” (=öküz üzerindedir); bir defa da, “Ale’l-hût” (=balık üzerindedir.) buyurmuştur.2

Bediüzzaman bu rivayetin müteşabih bir hadis olduğunu ve sahih olduğunu bildirerek, hadisi üç vecihte tevil etmiştir. 

Birinci Vecih: Cenâb-ı Hak yeryüzünde iki melek görevlendirmiştir. O meleklerden birisinin ismi “Sevr”, diğerinin ismi “Hût”tur.  

Yeryüzünde görevli meleklerin bu namları almasının sırrı şudur: 

Yer küre iki kısımdır: Dörtte üçü su, dörtte biri topraktır. Suyu şenlendiren balıktır. Toprağı ise, kendisiyle insanların ziraat yaptığı öküz şenlendirir. 

Yer küreye müekkel iki melek hem kumandan, hem nâzır olduklarından, melekût ve mîsâl âlemlerinde temessülleri sevr ve hût sûretindedir. Bu münâsebete ve göreve işâreten Peygamber Efendimiz (asm) “El-ardu ale’sevri ve’l-hût” (=Dünya öküz ile balık üzerindedir.) buyurmuştur. Sevr ve Hut isimli melekler yer kürenin işlerinden sorumludurlar. demektir. 

Sevr ve Huttan Maksat Mecazî Manalardır

İkinci Vecih: “Bu devlet ve saltanat hangi şey üzerinde duruyor?” diye sorulduğunda, cevaben, “Ale’s-seyfi ve’l-kalem” (=kılıç ve kalem üzerindedir.) denilse; yani devletin, askerin silâhı ve memurun kalemi üzerinde ayakta durduğu söylense, mühim bir hakikat teşbih sanatıyla ifade edilmiş olur.  

Deniz kenarında yaşayanların geçim kaynakları balığa bağlıdır. Karada yaşayanların geçim kaynakları ise öküzün omuzundadır. Yer kürede insanların, balığın ticaretine ve öküzün ziraatına bağlı olarak hayatlarını sürdürdüklerine işareten, Peygamber Efendimiz (asm); “Dünya öküz ile balık üzerindedir.” buyurmuştur.  

Yani, ne vakit karada ziraat yapılmaz ise ve ne zaman balık bir milyon yumurtayı birden bırakmaz ise o vakit insan yaşayamaz demek istemiştir.

Sevr ve Huttan Maksat Astronomideki Burçlardır

Üçüncü Vecih: Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm), yer küre için bir defa “Ale’s-Sevr” (=Öküz üzerindedir.) diyerek, çok asır sonra anlaşılacak bir hakikate işaret buyurmuştur. Çünkü suâl sorulduğu günlerde yer küre öküz burcunda idi. 

 Bir ay sonra tekrar sorulduğunda Allah Resulü (asm) bu defa: “Ale’l-hût” (=Balık üzerindedir.) buyurarak, yer kürenin balık burcuna girdiğini haber vermiştir. 

Peygamber Efendimiz (asm) bu haberleri verdiği günlerde semavî burçların güneş ile yıldızlara bağlı olduğu zannediliyordu. Bu hadis ile ise, yer kürenin hareketlerine dikkat çekmiş, burçların yer kürenin hareketleri ile meydana geldiğine işaret buyurmuştur. Ki, bu bilgiler ancak bin dört yüz küsur sene sonra günümüz gözlemleriyle anlaşılan bilgilerdir.3 

Dipnotlar:

1- Lem’alar, s. 94.
2- Lem’alar, s. 93.
3- Lem’alar, s. 95, 96.

Bediüzzaman; 'Dünya öküz ve balık üstündedir' rivayetini nasıl yorumlamıştır?

'Alimler peygamberlerin varisleridir' kudsi fermanının yansıdığı - dost ve düşmanın ittfakıyla- en güzide aynalardan birtanesi olması cihetiyle 'veraseti nübüvvet sırrına mazhar olan Büyük İslam Alimi Bediüzzaman Said Nursi; 'Hadis İlmi' konusunda da tartışılmaz bir otoritedir.

“Onun tevilini Allah’tan başkası bilemez. İlimde derinlik ve istikamet sahibi olanlar ise, ‘Biz buna inandık. Hepsi Rabbimizin katından indirilmiştir” (Al-i İmrân Sûresi, 7.) deyip o gizli hakikatleri izhar ederler, açıklarlar. (Şuâlar, s. 498)

Eğer bilmiyorsanız ilim sahiplerine sorun. (Nahl Sûresi, 43., Enbiya Sûresi, 7.) ayetlerinin öncelikli muhataplarından birtanesi olan Bediüzzaman, insanların anlamayarak - Haşa!- inkarına kalkıştıkları, tenkit edip abartılı ve akıldan uzak buldukları, hakikatini anlamadan uydurma dedikleri bazı hadis-i şerifleri ve onların güzel manalarını ve hadis ilminin düsturlarını herkesin anlayıp hissedar olabileceği enfes bir tarzda izah ve ispat emiştir. 

Öyle ki inkarına kalkışılan ve reddedilen birçok hadis-i şeriften ehl-i imanın imanlarını kuvvetlendirecek nice peygamber mucizesi ve istifadeye medar nice ilimler çıkarmıştır. 

Bediüzzaman'ın 'Hadis İlmi' konusunda eşsiz otoritelerden birtanesi olduğunun sayısız örneklerinden ve delillerinden birkaçı olarak Risale-i Nur Külliyatı'ndan Mucizat-ı Ahmediye Risalesi (19. Mektup), Risalet-i Ahmediye Risalesi ( 19. Söz), 24. Söz, 3. Dal ( Kıyamet alâmetlerinden ve âhirzaman vukuatından ve bazı a'mâlin fazilet ve sevaplarından bahseden ehâdis-i şerife güzelce anlaşılmadığından, akıllarına güvenen bir kısım ehl-i ilim, onların bir kısmına zayıf veya mevzu demişler. İmanı zayıf ve enâniyeti kavî bir kısım da inkâra kadar gitmişler. Şimdi tafsile girişmeyeceğiz. Yalnız "On İki Asıl"ı beyan ederiz ile başlayan bölüm), Sünnet-i Seniyye'ye dair olan Sünnet-i Seniyye'nin hakikatinin etraflıca izahı ve ispatı olan 11, Lem'a, 28. Mektup, 2. Mesele olan 2. Risale'deki ''Hazreti Musa'nın, Azraile tokat vurup, gözünü çıkarması'' hadisesinin' enfes bir tarzda izahı gibi bölümler dikkatli bir nazarla tekrar tekrar okunmalıdır.

Bu doğrultuda Üstad Bediüzzaman Said Nursi'nin ; ''en ziyade insafsızların zihnini kurcalayan şu hadistir ki...''ifadeleriyle söz konusu hadis-i şerifi ve benzerlerini hem avam, hem de havas diliyle, hem avama, hem de havassa anlatmaktadır.

''Bediüzzaman; 'Dünya öküz ve balık üstündedir' rivayetini nasıl yorumlamıştır?'' başlıklı Yeni Asya Risale-i Nur Enstitüsü'nün hazırladığı araştırma yazısını okumak için tıklayınız;

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/bediuzzaman-dunya-okuz-ve-balik-ustundedir-rivayetini-nasil-yorumlamistir_355125

Okunma Sayısı: 15383
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı