"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ölenlerimize ne okuyacağız?

Süleyman KÖSMENE
18 Ağustos 2018, Cumartesi
Mehmet Bey: “Ölenlere Kur’ân okunmaz diyenler var. Bu doğru mu? Doğruysa ölenlerimize ne okuyacağız?”

ÖLENLERİMİZ BİZDEN DUÂ BEKLER  

Ölenlerimiz bizden rahmet ve mağfiret duâsı bekler. Onları özellikle içinde bulunduğumuz Zilhicce ayında, özellikle arefe ve bayram günlerinde unutmayalım.

Ölenlerimiz Allah kelâmının feyzine ve saadetine aynen bizim gibi muhtaçtırlar.

Ölenlerimize duâ ederiz, onların günahlarından mağfiret olmalarını dileriz, varsa azaplarının hafifletilmesini niyaz ederiz, varsa sıkıntılarının giderilmesini talep ederiz, ifa ettiğimiz ibadetlerin, yaptığımız hayır ve hasenatın, okuduğumuz Kur’ân’ın sevap ve feyzini bağışlarız. Bu duâlar ve bağışlamalar, ölenlerimizin bizim üzerimizdeki haklarıdır. Ve elbette bu bid’at değildir, kaynağını Kur’ân’dan ve sünnetten alırlar.

AMA İTİDALİ KORUYALIM

İfrata da, tefrite de lüzum yok. Din orta yoldur ve itidaldir. Biz orta yolu idrak etmekle yükümlüyüz. Yoksa her şey için ifrat ve tefrit söz konusudur, her meseleyi cerbeze konusu yapmak mümkündür, her şeyi içinden çıkılmaz bir kargaşa haline getirmek zor değildir, marifet de değildir.

Elbette Kur’ân ölülere inmedi.

Ve elbette Kur’ân’ı ölenlere tahsis etmek ve onu rehber edinmemek, cahilce bir bahtsızlıktır.

Ve şüphesiz Kur’ân’ı sadece ölenimiz olduğunda hatırlamak, onun dışında ona müracaat etmemek, ona el uzatmamak, onu işlerimizde hakem, amellerimizde kılavuz, hayatımızda ölçü kılmamak, onu iki hayatımız için hakikat kaynağı bilmemek, onu rehber edinmemek, onunla gülüp onunla ağlamamak, ehl-i hakîkati ağlattıracak bir gaflet halidir.

Elbette Kur’ân’la önce kendi kalplerimizi diriltmemiz lâzım. Ve Kur’ân’ı kendi kalplerimizin hastalığı için şifa kaynağı yapamamışken, onu ölenlerimize istimdat kaynağı yapmaya çalışmamız, elbette acınacak halimizin resmidir.

Ama bütün bunlar demek değildir ki, ölenlerimize bir buket duâ göndermek için, Allah kelâmından tefeyyüz ve istimdat etmeyelim.

MANEVÎ RADYOLAR

Kur’ân’ı mutlaka kendimizi muhatap alarak okuyacağız; ama onun feyiz ve sevabını ölenlerimize de bağışlarsak, bundan inşallah hem biz, hem de ölenlerimiz kazanırlar. Bu hususta kaynaklarımızda da yeterli teşvik ve tavsiye mevcuttur.

Meselâ, Kur’ân’da şu duâ örneği vardır: “Onlardan sonra gelenler; Rabbimiz! Bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla….”1

Peygamber Efendimiz (asm) de şöyle buyurmuştur: “Ölülerinize Yasin Sûresi’ni okuyunuz.”2

Bediüzzaman Hazretleri okunan bir Fatiha’nın veya bir Yasin’in ölenlerimize nasıl ulaştığını hikmetleriyle şöyle açıklıyor:

“Fâtır-ı Hakîm nasıl ki unsur-u havayı kelimelerin berk gibi intişarlarına ve tekessürlerine bir mezraa ve bir vasıta yapmış. Ve radyo vasıtasıyla bir minarede okunan ezan-ı Muhammedî (asm) umum yerlerde ve umum insanlara aynı anda yetiştirmek gibi; öyle de, okunan bir Fâtiha dahi, meselâ umum ehl-i İmân emvâtına aynı anda yetiştirmek için hadsiz kudret ve nihayetsiz hikmetiyle mânevî âlemde, mânevî havada çok mânevî elektrikleri, mânevî radyoları sermiş, serpmiş, fıtrî telsiz telefonlarda istihdam ediyor, çalıştırıyor. Hem nasıl ki bir lâmba yansa, mukabilindeki binler aynaya, her birine tam bir lâmba girer. Aynen öyle de, bir Yâsin-i Şerif okunsa, milyonlar ruhlara hediye edilse, her birine tam bir Yâsin-i Şerif düşer.”3

KUR’ÂN NECAT VESİLEMİZ OLSUN  

Öyleyse, okuduğumuz Kur’ân hürmetine, içinden geçtiğimiz mübarek günlerde, ölenlerimiz için mağfiret dileyelim, dünyamız için barış ve huzur isteyelim, Müslümanlar için her türlü sıkıntılarda kolaylıklar dileyelim, âlem-i İslâm için ferec isteyelim, günahlarımızın affını isteyelim, umduklarımıza nail olmayı ve korktuklarımızdan emin olmayı talep edelim.

Ve Kur’ân’a öyle bir gönül verelim ki, o bizim hem dünyamız için, hem ahiretimiz için, hem kendimiz için, hem ölenlerimiz için ebedî necat vesilemiz ve kurtuluş vesikamız olsun.

GÜNÜN DUÂSI - Allah’ım! Kur’ân’ı kalbimize nur, kabrimize rahmet, kıyamette şefîimiz, Cennette enisimiz eyle! Ölenlerimize rahmet ve mağfiret eyle! Âmin.

Dipnotlar:

1- Haşr Sûresi: 10. 2- Ebu Davud, Cenaiz, 24; İbni Mace, Cenaiz, 4; Müsned, 5:26 3- Şuâlar, s. 589.

 

Okunma Sayısı: 3166
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı