"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Arzın merkezinden izlenimler

Yasemin GÜLEÇYÜZ
18 Şubat 2015, Çarşamba
Geçen günlerde arzın merkezi hükmünde olan Mekke ve Medine şehirlerindeydik.

Peygamberler otağı olan o mübarek beldelere ilk defa giden biri olarak oradaki manevî atmosferi anlatabilmek imkânsız. Gitmek lâzım. Çok dikkatimi çeken ana birkaç maddeyi paylaşmak isterim sizlerle.

PEYGAMBERLER TARİHİ VE ASR-I SAADETE YOLCULUK

“Ruhun sılası” olarak adlandırılan o mukaddes beldelere yapılan ziyaretler aynı zamanda enfüsi âlemde de keşifler yapmanıza kendinizi tanımanıza vesile oluyor. Kendinizi keşfetmeniz de, yeni başlangıçların arefesinde olmanız anlamına geliyor. Hatemül Enbiya olan Efendimizin (asm) vazifelendirildiği tevhid dâvâsı için hayatı pahasına nasıl çalıştığını, Sıddık-ı Ekberi (ra), Ömerül Faruk’u (ra), Osman-ı Zinnureyn’i (ra), ilmin Kapısı Hz. Ali’yi (ra) onların doğduğu, yaşadığı, çalışıp, savaştığı, göç ettiği, öldükleri mekânları dünya gözü ile görüp tefekkür etmenin tadı bambaşka. Safa ve Merve, Kâbe-i muazzama, zemzem, hurma, güvercin hepsi birlikte sizi Peygamberler tarihinde ve Asr-ı Saadette mecburî seyahatler yaptırıyor. Hz. Âdem (as) ve Havva’dan başlayarak hemen bütün Peygamberlerin yolu bir şekilde bu mübarek mekânlardan geçmiş. Dünyanın dört bir yanından gelen farklı renklerdeki Müslümanlarla birlikte aynı safta namaza durmak, tavaf etmek, say yapmak insana “uhuvvet” sırrının ne muhteşem bir şevk kaynağı olduğunu müşahhas bir şekilde gösteriyor. Sadece ülkeniz vatanınız için değil, İslâm âlemi ve insanlık için daha bir içten duâ ediyorsunuz. Düşmanların, nefsin, şeytanın şerrinden Allah’a sığınarak yaptığınız duâ bu mekânlarda daha bir başka.

AFAKÎ TEFEKKÜR

Hizmet sektöründe belli ki çok cüz’î para karşılığı çalışan Müslüman Bengaldeşli Pakistanlı işçileri görüyorsunuz. Beraber namaza saf durduğunuzda yanı başınızdaki kardeşinizin fakirliğini kemiklerinize kadar hissediyorsunuz. İslâm âlemi için fakirliğin umumî bir dert olduğunu derk ediyorsunuz. Endonezya, Malezya Müslümanlarında ilmin, temizliğin, düzen ve intizamın nuraniyetini fark ediyorsunuz. Beri yanda israfın biz Müslümanları tehdit eden ne büyük bir tehlike olduğunu da geniş persfektifte görüyorsunuz. Sözgelimi daha iki yıl önce yapılan yepyeni binaların, otellerin daha yenisi yapmak için acımasızca yıkıldığını fark ediyorsunuz. Ekmek ve yemek israfı sizi şaşırtıyor. Farklı gelir seviyelerinden insanların, otellerde konaklayanların ya da tır şoförlerinin israftan gocunmaması, nimete hürmetsizliği ilginç! Mina’ya şeytan taşlama mahalline yaptığımız yürüyüşte yolun kenarına park etmiş TIRların yanındaki kuru ekmek yığınlarını unutmak mümkün değil.

HÂSIL-I KELÂM 

Bediüzzaman Hazretlerinin teşhisinde ifade ettiği gibi cehalet, zaruret ve ihtilâf İslâm âleminin en büyük problemi. O mukaddes beldelerde dünyanın merkezinden yaptığınız gözlemde bunu bir kez daha tasdik ediyor ve halli için ilim, sanat, ittihad ve ittifak için duâlar ediyorsunuz.

Okunma Sayısı: 1413
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı