"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sistem münafık mı üretiyor?

Yasemin YAŞAR
28 Mayıs 2016, Cumartesi
Siyaset, dünyaya dair işleri düzenleme, politikalar üretme ve çözüm bulma merciidir.

Lâkin bizde Batıdan farklı olarak siyasetin içerisine ideoloji girdiğindendir ki, halk dünyalık işlere çözüm üreten, çalışkan, farklılıklara tahammül eden ve bunları renklilik gibi algılayan, hürriyetçi, adil ve insaniyet ortak paydasında iş görenlerden ziyade, kendi ideolojilerini savunabileceğini düşündüğü kimselere oy verir. En azından bizim ülkemizde doksan yıldır böyledir.

  Siyasetten beklenen, değerlere saygıdır. “Dine zarar olmasın, ne olursa olsun.” veya “Hayvancasına hürriyetimize zarar gelmesin de ne olursa olsun“ anlayışları bugün siyasî tercihleri belirlemektedir. İşte bu şekilde tercihler ki neticede halk kutuplaşır, ötekileşir ve dine de en büyük zarar bu anlayışlardan gelir.

Siyasî tercihini dindar siyasetçiden kullanmak, akla, hislere hoş gelen bir durumdur. Zira yıllardan beri özlenen siyasetçi tiplemesine kavuşulmuştur. Bundan sonraki imtihan hem dünya ile hem makam ve şöhret ile olduğundan çok hassaslaşır. Tabiî olanlar için de imtihan derinleşir. Zira bir siyasetçiden çok bir imam, mehdi, kurtarıcı gibi görülen lider, hamiyet sahibi bile olsa tabilerin cehaleti “Bir millet cehaletle hukukunu bilmezse ehl-i hamiyeti dahi müstebit eder” hakikatince bütün bütün “hem abidi, hem abideyi” yoldan çıkarır.

Yavaş yavaş İslâmî hassasiyetler ve değerler yok olmaya başlar. Zira artık geçer akçe dindarlık olduğu halde, dünyevîleşmek ve peşi sıra her türlü israfata ve rezalete cevaz vermek revaçtadır. Hatta hakim güç ve otorite karşısında siyasî ve maddî-manevî güç elde etmek en iyi çare gibi görünür. Bu durum ise ciddî anlamda insanî ve dinî ayarları bozan bir meseledir.

Oysa hakikî anlamda adalet ve hürriyet sadece sistem yanlıları için değil de karşıtları için de sağlanabildiğinde hakikî düzen o zaman sağlanacaktır.

Baskının, rey-i vahidin, istibdadın olduğu sistemlerde halka karşı uygulanan ayırımcılık, kayırma, adaletsizlikler zıtlaşmaların, çekememezliklerin tohumunu atar ve içten içe kaynayan sosyal bir patlamayı hazırlar. Bundan başka aynı baskı, bir taraftan da münafık ruhlu, kişilik problemi olan riyakâr, dalkavuk tipleri üretir. İşte bu yapılar, diğer içten içe kaynayan sosyal bir patlamanın habercisi olan güruhtan da tehlikelidir. Çünkü hakikî adalet ve hürriyet gelse, bunlar ıslah olur ve düşmanlıkları dinebilir. Fakat münafıklaşmış, dalkavuk ve riyakâr insanlar öyle bir bozulmuşlardır ki sistem tamamen adalet ve hürriyet şekline dönüşse dahi bunlar bunu da kabul etmezler. Çünkü fıtratlarına bulaşmış bu hastalık ile aslında iyi ve güzel olan her şeye düşman haline gelmişlerdir.

Bugün bir liderin, şeyhin, hocanın çevresine yakın olabilmek, yakınlara tanınan ayrıcalıklardan nemalanabilmek için sahtekâr dindar tipler, istibdadın, baskının yadigârlarıdır. Dolayısıyla istibdat hastalığına tutulmuş ne kadar Müslüman ülke varsa,  o ülkede o kadar münafık ruhlu insan tipleri vardır.

Riyasız bir hayat yaşamak, net duruş sergilemek, hakperest olmak, şeffaf olmak, dürüstçe hakikati eğmeden bükmeden ifade edebilmek, sadece düşüncesi bana uyduğu için değil de ehil olana iş vermek, doğru sözlü olmak, harama hassasiyet geliştirmek… gibi pek çok vasıflar ahir zamanda aranır olan vasıflar haline gelmiştir.

İstibdat, işin özünün kaybolduğu, kabuk, kab ve kalıbın ön plana çıkarıldığı, taklidin pederi olduğu gibi bu veledin veledi de münafık ve riyakâr insan tiplerini doğurmasıdır.

Kendi içerisinde bile çeşitliliğe, farklı görüşlere hak tanımayan sistemlerin adı demokrasi de olsa, istişare de olsa resimden ve isimden ibaret olup kendi içinde münafıkları üreten bir sistemdir.

Okunma Sayısı: 2217
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı