"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tehlikeyi küçük gördük

Faruk ÇAKIR
20 Eylül 2014, Cumartesi
Çocukları ve gençleri hedef alan kötülüklere karşı vaktinde ve zamanında tedbir almayı ihmal ettik. Neticede bugün yangının sadece bacayı değil, temelden çatıya kadar her yanı sardığı gerçeğiyle karşı karşıya kaldık.

Kötü bir alışkanlığımız var. Dertlere ve problemlere karşı tedbir almak yerine, “Bize bir şey olmaz” demeyi tercih ediyoruz. Keşke öyle olsa, keşke bize bir şey olmasa... Ama nihayetinde hepimiz insanız ve zaaflarımız, âcizliklerimiz var. “Ahir zaman”da da yaşadığımız düşünülürse insî ve cinnî şeytanlara karşı dayanmanın kolay olmadığı daha iyi anlaşılır.
Yıllardan beri uyuşturucu, daha doğrusu ‘öldürücü’lere karşı gençleri ve çocukları korumak gerektiği söylendi. Tabiî ki bu tedbirlerin daha öncesi var. En başta ‘küçük bir âdet, bir alışkanlık’ olarak görülen sigaraya karşı gerekli tedbirleri yıllar önce almadık. Yakın zamana kadar alkollü içkilerin gazetelerde reklâmlarının yapıldığı da hatırlanırsa, ‘kötü’lüklere karşı tedbir almakta çok geç kaldığınız ortaya çıkar. Şükürler olsun ki yakın zamanda alkollü içkilere karşı da tedbirler alındı. En azından bu içkilerin gazetelerdeki reklâmları engellendi, iyi de oldu. Zaten sigaraya karşı daha önce de çeşitli tedbirler alınmıştı. Ancak bu tedbirlerin, gençleri ve çocukları kötülüklerden uzak tutmak için yetmediği de anlaşıldı. Evet, gençlerimiz belki sigaraya kısmen uzak durdu, belki alkollü içkilere ulaşması kısmen engellendi; ama çok daha tehlikeli uyuşturucu ve ‘öldürücü’lere yakalananlar çoğaldı. Medyaya yansıyan haberlere bakılırsa tehlike tam anlamıyla kapımıza dayanmış.
Adını anmak bile istemediğimiz “yeni tür öldücücü”ler çocuklarımızı tehdit ediyor. Bunları pazarlayanlar okul kapılarına kadar dayanmış. Bu ‘ucuz’ uyuşturuculara müptelâ olup gençler, çocuklar var.
Türkiye’yi idare edenler bu ‘kötü’lüklere karşı tedbir alındığını ifade ediyor, ama acaba bu tedbirler yeterli mi? Konu ile ilgili şöyle bir plan yapıldığı ilân edilmiş: “Millî Eğitim Bakanlığı, okullarda uyuşturucuyla mücadelede etkinliğin sağlanması amacıyla 26 maddelik bir eylem planı hazırladı. Okullarda risk grubunda olan öğrenciler tesbit edilecek. Bu öğrencilerin aile ilişkilerinin güçlendirilmesi, okula devamlarının sağlanması ve okul başarılarının arttırılmasına yönelik rehberlik servisi ile işbirliği yapılacak. Okullarda görev yapan güvenlik görevlilerinin yanı sıra polis ve jandarmadan destek alınarak ‘narkotimler’ kurulacak. Bu timler sayesinde okul önlerinde uyuşturucu satıcılarının bu maddeleri satması önlenecek. Bu timler okulların yakınlarındaki riskli işletme ve terk edilmiş virane mekânları tesbit ederek gerekli önlemlerin alınmasını sağlayacak. Tüm okullara güvenlik kamerası kurulması sağlanacak.” (Cihan bülteni, 19 Eylül 2014)
Çocuk, genç ve nihayetinde aile düşmanlığı yapanlara karşı böyle bir planın hayata geçirilmiş olması elbette memnuniyetle karşılarız, ancak yeterli görebilir miyiz? Bir defa, bu planın, bu projenin ne ölçüde hayat bulacağını bilemeyiz. “Yapılacak, edilecek, gidilecek, gelinecek” vaadlerine güvenip sorumluluğu başkalarına bırakamayız. Hepimizin ortaya koyması gereken gayretler var. Kendimizden, evimizden, çocuklarımızdan ve komşularımızdan başlayarak bu tehlikelere karşı uyanık olmak mecburiyetindeyiz. Hem maddî hem de manevî tedbirleri almamız icap eder.
Asıl tehlikenin evimizde olduğunun farkına varalım: Meselâ, Amerika’da bir çocuk, okula başlayıncaya kadar televizyonda 40 bin cinayet seyrediyormuş! (@FikriTurkel) Türkiye’deki rakamları tam bilemesek de bu tablo bize de bir fikir verelilir. Sabah akşam cinayet izleyen bir nesil, her türlü kötülüğe, fenalığa, tehlikeye açık olmaz mı?
Geleceğimiz tehlikeye atmayalım. Fiilî ve sözlü duâya sarılalım: Allah’ım, fenalıkları bizden ve ailemizden uzak tut. Amin.

Okunma Sayısı: 958
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı