"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dava 24 yıl sürünce...

21 Aralık 2014, Pazar 14:00
Anayasa Mahkemesi (AYM), 1990’da Savur Kadastro Mahkemesi'nde açılan kadastro tespitine itiraz davasının makul sürede sonuçlanmadığı, mülkiyet ve adil yargılanma hakları ihlal edildiği gerekçesi ile başvurucuya 28 bin TL tazminat ödenmesine karar verdi.

Mardin ili Savur ilçesi Şenocak köyünde yapılan kadastro çalışması sırasında, 435 ve 437 parsel numaralı taşınmazlar kısmen Maliye Hazinesi adına tespit edildi. Başvurucu M.S., 31 Mayıs 1990’da Maliye Hazinesi aleyhine Savur Kadastro Mahkemesi’ne açtığı davada, 437 parsel numaralı taşınmazın kısmen hazine adına tespit edildiğini ileri sürerek tespitin iptali ile taşınmazın adına tespitini talep etti. M.S., yine Maliye Hazinesi aleyhine Savur Kadastro Mahkemesi’ne açtığı davada, 435 parsel numaralı taşınmazın kadastro tespitinin iptalini ve taşınmazın adına tescilini istedi. Mahkeme, 14 Ekim 1992’de her iki parseldeki taşınmazın dayanak tapu kayıtlarının aynı olduğu, dava dosyaları arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu gerekçesiyle her iki dava dosyasının birleştirilmesine ve yargılamaya tek dosya üzerinden devam edilmesine karar verdi. M.S., açtığı kadastro tespitine itiraz davasının makul sürede sonuçlanmadığını, mülkiyet ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini ileri sürerek, AYM’ye bireysel başvuruda bulundu. 

“ADALETE VE MAHKEMEYE GÜVEN İLKESİNİN GÖRDÜĞÜ ZARARIN DEVAM ETMESİNİN ÖNLENMESİ”

AYM, gerekçeli kararında, 3402 sayılı kanunda yer alan usul hükümlerine tabi bir yargılama sürecine ilişkin somut başvuru açısından farklı bir karar verilmesini gerektirecek bir yön bulunmadığını ve söz konusu yirmi dört yılı aşkın yargılama sürecinde makul olmayan bir gecikmenin olduğunu belirtti. AYM gerekçeli kararda ayrıca, başvuruya konu yargılamanın yirmi dört yılı aşkın süredir devam ettiğini ve bu hususun makul sürede yargılanma hakkını ihlal ettiği gözetilerek, anayasal bir hakkın ihlal edildiği açık olan bir yargılama dosyasında hukuka, adalete ve mahkemeye güven ilkesinin gördüğü zararın devam etmesinin önlenmesi amacıyla, yargılamanın mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırılmasını ve kararın bir örneğinin ilgili mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiğine vurgu yaptı. 

Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği yönündeki iddiasının kabul edilebilir olduğuna karar veren AYM, başvurucunun Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma hakkının da ihlal edildiğine karar verdi. Başvurucuya 28 bin TL manevi tazminat ödenmesine karar veren AYM, kararın bir örneğinin yerel mahkemeye gönderilmesini kararlaştırdı. 

Okunma Sayısı: 496
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı