"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sur’da binalarla birlikte hayatlar da yıkılıyor

29 Nisan 2017, Cumartesi
Sur’un Alipaşa ve Lalabey mahallesi sakinleri birkaç gündür camilerden yapılan evlerinizi boşaltın anonslarından dolayı oldukça kaygılı. Mahallelerini terk etmek istemeyen vatandaşlar çaresizlik içinde.

Diyarbakır Sur’da son birkaç gündür cami hoparlörlerinden yapılan “Alipaşa ve Lalabey Mahallesi sakinleri, daha önce Özel İdare tarafından evleri istimlâk edilip de parasını alan vatandaşların 1 Mayıs’a kadar evlerini boşaltmaları gerekmektedir” şeklindeki anonslar, yüzlerce mahalle sakininin uykusunu kaçırdı. Mahalleli, ne yapacağını bilmez durumda soluğu valilik ve kaymakamlıkta alıyor, ancak bir haftadan az bir zamanda evlerini boşaltmak zorunda oldukları cevabı hepsini hayal kırıklığına uğratıyor. Alipaşa Mahallesi’nde görüştüğümüz birçok kişi yıkım ve zorla çıkartılma kararına çok tepkili. Acele kamulaştırma kararı ile hak sahipleri adına bankalara para yatırılmış, ama aileler ödenen para ile ev alamayacaklarını anlatıyorlar. BBC’de yer alan habere göre, kimisi adına yatan parayı alıp, biraz da borçlanarak apartman hayatına mecbur kalırken kimisi de mahallesini, sokağını, evini terk etmemek için bankadaki paraya dokunmadığını söylüyor. Parayı almayınca evlerini boşaltmak zorunda kalmayacaklarını düşünüyorlar.

Hak sahipleri de anlaşmayı kabul etmedi

Bu duruma getiren süreç 2009’da başlıyor. Kentsel dönüşüm kapsamında Alipaşa ve Lalabey Mahalle’lerinde tescilli yapıların dışındaki yerlerin yıkım kararı alındı. TOKİ, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Sur ve Büyükşehir Belediyeleri ortaklığıyla bölgede kentsel dönüşüm başlatıldı. Yıkılacak 850 yapının bir bölümü çoklu hisselerden oluşuyor ve bu sebeple de hak sahibi sayısı da 1025’i buluyor. Hak sahipleri ile görüşmelere başlandı. Yapılan görüşmelerde ev ya da para karşılığında 429 yapı için 588 hak sahibi ile anlaşma sağlandı ve evler yıkıldı. Diğer hak sahipleri de anlaşmayı kabul etmediler. Bu yıkımlara halktan çok tepki gelince, belediyeler bu süreci 2013 yılının sonunda durdurdu. 4 Aralık 2012’de Sur’un tamamı, Afet yasası olarak bilinen 6306 sayılı kanun kapsamında riskli alan ilân edildi. Böylece o bölgeyle ilgili bütün yetki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na geçti. Sur’da birçok mahallede olduğu gibi burada da acele kamulaştırma kararı alındı.

Sur biterse bizim için hayat da biter 

Mahalleli, evlerden ziyade bu sokakların bir hayat alanı olduğunu ifade ediyor. Mahalleli Melek Sayılır, “Televizyonlarda İstanbul’da evleri yıkılan insanların neden kafalarından benzin döküp kendilerini yakmak istediklerini şimdi daha iyi anlıyorum” diyor. Sayılır, anlatmaya devam ediyor: “46 yaşındayım ve benden önce babam, dedelerim yedi ceddimiz Sur’da, burada yaşamış. Ev tescilli, ama burada oturma hakkım var mı yok mu, onu da bilmiyorum. “Çıkın diyorlar, çıkmamak gibi bir lüksümüz yok, talimat böyle gelmiş, yasal itiraz süreci de geçmiş ve yapabilecek bir şey yok. Ama benim gibi geliri olmayan, mağdurlar için bence hayat bitti. “Sur biterse bizim için hayat da biter. Şaşkınım, ne olacak halimiz, nereye gideceğiz? Şu an tam bir kaostayım, taşınmak için de para lâzım, nerden bulacağız. “Şoktayım, nereye gidebilirim, eşyaları hangi parayla nereye taşıyacağım, mümkün olduğu kadar çıkmamak için direneceğim, çünkü elimden başka bir şey gelmiyor.”

Etiketler: sur
Okunma Sayısı: 1241
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı