"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Cenneti alet eden siyaset

Ahmet BATTAL
12 Eylül 2019, Perşembe
“Analar ağlamasın” dediği için başına gelmedik şey kalmayan Ayşe Öğretmen’in yaşadıkları bu memlekette aslında kitlesel bir “kader”.

“Başörtü anaları”, “Cumartesi Anneleri” ve daha birçoklarından sonra şimdi de evlâdını yanlış adresten geri isteyen analar gündemde. 

İki hafta önce, görünüşe göre bir annenin PKK’ya katılan çocuğunu HDP’nin aracılığıyla geri getirmeyi başarmasından sonra “kendiliğinden” başlamış gibi görünen hadise de hızla siyasetin malzemesi haline geldi. Hakim siyasî yapı ne anaların ahını ciddiye alıyor ne de evlâtların istikbalini düşünüyor. Çoğunluğun tek derdi, “buradan siyasî hasmımızı nasıl vururuz?” 

Siyasetin tarafları içinde şeklen dağdakilerin inmesini istemeyen kimse ve hiçbir taraf yok. 

Esasen normali de bu. Zira hep yazdığımız üzere, şâkîliği hayat tarzı haline getiren eşkıya ile bir amaç uğruna şiddete başvuran terörist arasında esaslı bir fark var. Terörist, amacına ulaştığında dağdan iner ve işine bakar. Yani terörist bile dağdan inmek ister, ama onun kendisine biçtiği inme vakti ve şartları ile siyasetçinin ona biçtiği inme şartları farklıdır. 

O halde doğru bakışla burada birbiriyle çatışan siyasetçiler yok, “sadece” iki taraf var: Terörist ve onu indirmesi gereken siyasetçi. 

Teröristin dağa çıkmasına sebep olan iç ve dış şartları bitirebilen İspanya, İrlanda gibi Batı ülkelerini örnek alarak biz de bu meseleyi çözebiliriz. Yeter ki niyet iyi olsun ve hedef ortak olsun. 

Ancak maalesef bu kadar ağır ve hayatî bir mesele bile yıllardır siyasete alet edilebiliyor. Bu da Türk siyasetinin başarısı! 

Ama unutmayalım ki güzel günlerimiz de olmuştu. 

Meselâ, bir zamanlar Demokratları temsilen konuşmuş olan Mehmet Ağar’ın “Kürt gençler dağda silâhla gezeceğine bırakalım düz ovada siyaset yapsın” mealindeki çağrısı Türkiye’nin rengini değiştirmişti. 

Açılım’larımız ve Paket’lerimiz olmuştu. 

Ama maalesef bunların hepsi bitti. AKP kendisini güvenlik bürokrasisine emanet etti. Güvenlik bürokrasisi de AKP’yi MHP’ye yamadı. 

Bugün artık bu konuda ve aslında neredeyse her konuda MHP’nin -ve üstelik de MHP’nin şahinlerinin- dediği oluyor. 

Siyasetçilerin çoğu ve bilhassa AKP sözcüleri, yıllardan bu yana, sonuçlarını bilerek ya da bilmeyerek söylemlerinde HDP’yi PKK ile özdeşleştirdiler. Esasen HDP ve önceki Kürt Seçmen Partileri de kendilerini PKK’dan ayırt etmeyi ya istemediler ya da istedilerse de başaramadılar. 

Gelinen noktada, çocuklarını gittiği yerden yani PKK’dan istemesi gereken anaların, dış iradelerin de tesiriyle, çocukları için HDP kapılarını mesken tutmaları, bu garip yanlış sürecin sonucu. 

Millet ve âkil adamları olarak aklımızı başımıza almazsak, bunun bir adım sonrası HDP’nin “tam kriminalize” edilmesidir. Ya “şeklen hukuk içinde” kalınarak kapatılacak ya da fiilî kapatmalar ve döfakto durumlar yaşanacak ve iki halde de siyaset kızaracak ve sertleşecek. 

Bunun siyasî rantını ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen tahterevalli siyasetinde hiç şüphesiz MHP yiyecek. Zira tahterevallinin ortasında tek/rakipsiz kaldığı sürece ayağını -her ne demekse- “sağ” seçmenin tarafına uzatırsa onu iktidar yapıp ona dediğini yaptırmaya devam edecek. Ayağını “sol” tarafa uzatırsa bu sefer de solun iktidarını bölücü milliyetçi amacına alet edecek. Ne atarsa düşeş! 

Akıldan, kalpten, sağduyudan mahrum bir ulus devlet milliyetçiliğiyle mi bölgeye ve dünyaya örnek olacağız? Elbette hayır.

Ama olan yine her gün şehit cenazeleri karşılayan ya da evlâdının naaşından mahrum kalan analara olacak. 

“Cennet annelerin ayakları altındadır” Hadis-i Şerifine bu memlekette itiraz eden kimse yoktur. Olmaz. Soralım: Siyasetlerine anneleri alet edenler aslında Cenneti alet etmiş olmuyorlar mı? 

Okunma Sayısı: 2341
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hasan Sinan

    12.9.2019 08:54:52

    Elinize yüreğinize sağlık Ahmet abi. Menfaat üzerine dönen siyaset canavardır. İdeolojik sebeplerden mazluma sahip çıkan bir netice elde edemez. Dediğiniz gibi bu yeni bir problem değil. Medya da millet kendini güvende hissettiği için bu haraket başlandı diyor. Bir de madalyonun diğer tarafına bakabiliriz. Millet hükümetten umut kestiği için kendi başının çaresine bakıyor

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı