CEHALETİN ÇEKİLMEZLİĞİ
Yunus’u seviyoruz; ha! Bilmem! Dilimizden, kalbimizden hayata yansımıyor çok şey maalesef. Ne demiş Yunus yüzlerce yıl öteden:
“Gelin tanış olalım!
İşi kolay kılalım!
Sevelim, sevilelim;
Dünya kimseye kalmaz!”
Peki... bu ne asık suratlar, ağır laflar, ötekileştirmeler ne oluyor? Ne Sinan’sın, ne Yunus... Sanatın yok. Cümle kurmayı bilmezsin. Huzursuzluğa hakkın hiç yok! Kimsen, neysen...
Hakkına da razı değilsin; işi oyunbozanlığa döküyorsun! Ezbere kaç şiir biliyorsun; ha!
Dünyanın -bu kadar nadir- kabalaştığı, azdı/rıl/ğı günleri yaşıyoruz. Cehalet, ne çekilmez şeymişsin sen!
***
SANDIĞIN İÇİNDEKİLER
Yoo; ille de sandık...
Başka çare var mı!
Kendine evet demek için...
Aşkla ve koşa koşa...
Sandık gibisi var mı!
Mühür senin elinde...
Tak, tak, tak...
Süleyman sensin...
Çıkış, kurtuluş burda...
Mektup adresini bulur.
Sevgili Kendim, merhaba...
Karışamaz müstebit sana.
Su gibi şeffaf...
Krallıktan muaf...
Bu sana hak...
Oyunu meşverete bırak!
***
DÜN DÜNDÜR
Eskidendi... zamların korkarak... yolların hazineden yapıldığı... Zamlar yaramaz çocuğumuz... Kırıp döküyor ne varsa! Çocuk bizim ya...
Hasbünallah...
Şimdi saat başı artışlar... Kiralar mülk fiyatına... Eskidendi... iktidarın sorumluluğu... Şimdi muhalefet “iktidarda!” İktidar masum ve mazlum...
Ah bu muhalefet! Hem yetkisi yok/çok; hem de suçlu...
Zamları yapan o... Marketleri şekersiz bırakan... Benzini birden beşe çıkaran... Sanatı öldüren... İstibdatı güldüren...
[Ne? Basın hürriyetinde... yüz yetmişinci sıra mı!
(Zaten yüz yetmiş beş ülke...)
On binlerce sıfır çeken mi var lise bitince?]
Ey muhalefet konuşup durma; yirmi yılda yirmi adam çıkmadıysa... iktidarım diye... -Yok; dilim sürçtü- muhalefetim diye gezme!
Ohooo... eskidendi... dedik ya: “Mağlubiyetin komutanda; zaferlerin neferlerde olduğu... Bi’ tuhafsın bugünlerde; çok eskimişsin! Zira: “Dün dündür; yarın başka bi’ gündür!”
***
İSRAF, ZAM KARDEŞLİĞİ
Zam... dün de vardı; bugün de var. Yokluk... dün de vardı; bugün de var. Cehalet, kuru gürültü; yalaş bulaşlığına devam ediyor yani! İsraf... dün de vardı da... bugündeki öyle “ufak tefek” zamlarla giderilecek gibi değil. Devlet ya israftan vazgeçecek ya daha büyük zamlarla işi götürmeye çalışacak. İsraf... bırakılacak gibi bir işaret vermiyor. Ufacık Hollanda’nın tarım ihracatı bizden çok çok önde olduğuna göre “gamlanmaya” gerek yok; zamlar bizim “özkardeşimiz...” Kısır döngü... Dön baba derviş olalım. Şiir gibi ahengi kesilmeyen zamlar. Bu şiiri iyi okuyalım!
***
MAVİ BONCUK
Bu tarafa farklı, şu tarafa farklı konuşmak; “farklı” olmak olmuyor!
***
DEMOKRASİ NEREDE?
Dünyanın bir yerinde bir çocuk bir deri bir kemikse... silaha onca para ayıran bir dünyanın hiçbir yerinde demokrasi yoktur. Çocukların gözyaşlarını çoğaltmak, oyuncak paralarını silaha yatırmakmış meğer yeni dünya düzeni dedikleri şey!