"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Televizyon izlemezsek ne kaybederiz?

Ece İrem Toros
06 Temmuz 2019, Cumartesi
Gözlem yaptığım terapi seanslarının birinde, ortaokul öğrencisi erkek bir çocuk terapinin başında terapiste hararetle bir şeyler anlatmaya başladı.

Buraya gelirken bir grup siyah takım elbiseli adamın onu takip ettiğini, zaten her zaman takip altında olduğunu, hatta onu tehdit ettiklerini, kendisi çok güçlü olduğu için isterse onlarla kavga edebileceğinden bahsediyordu. Bir anda dehşete kapıldım. Ortaokul öğrencisinin başına nasıl böyle bir şey gelebilirdi. Ben dehşet ve korku içinde çocuğu dinlerken terapistin gayet sakin ve soğukkanlı olması da beni çok şaşırtmıştı. Terapi bitiminde panik içinde  neden hiç tepki vermediğini, ailesini uyarmadığını sordum ve bana dedi ki: “Bu çocuk her gün okuldan gelir gelmez Arka Sokaklar dizisini izliyor. Ailesi çalıştığı için durumu kontrol altına alamıyorlar. Diziyi o kadar çok izlemiş ki, artık orada yaşanan olaylar kendi başına gelmiş zannediyor.” 

Televizyonun zararlarından elbette ki haberdardım ama bu kadar zarar verebileceği hiç aklıma gelmezdi.Sosyal öğrenme kuramı içerisinde yer alan model alarak öğrenme davranışı açısından, en etkili araçlardan bir tanesi televizyon.Özellikle çocuklar ve gençler izledikleri dizilerden kendilerine modeller seçerek onlar gibi olmaya çalışıyorlar. Aslında terapide gördüğü çocuk bu durum için gerçek bir örnek.

Televizyon çocukları suç ve şiddete davet ediyor. Gençleri dizilerle ele geçirmiş, yetişkinleri ise özellikle siyaset programlarıyla abluka altına almış durumda.Tehdit altında olan kısım ise daha çok çocuklar ve gençler.

Televizyonun gençler üzerindeki olumsuz etkilerine bakacak olursak, başta tam bir zaman kaybı. Oysa ki “Ömür sermayesi pek az luzümlü işler ise pek çoktur.” Özellikle ahir zaman fitnesi içinde biz gençlerin televizyon gibi boş bir kutuya ayıracak zamanı olmamalı.

Televizyon programları ve dizilerin büyük kısmı ise tam bir ahlaksızlık senaryosu üzerine kurulu. Gayr-i meşru ilişkilerin normalleştirilmeye çalışıldığı, statü farkının her daim vurgulandığı, kılık kıyafet konusunda kötü örneklerin teşkil edildiği bir sürü dizi ve programla dolu. “Gençlik, eğer ehl-i kalb, ehl-i huzur ve aklı başında ve kalbi yerinde bulunan mü’minlerde olsa, ibadete ve hayrâta ve ticaret-i uhreviyeye sarf edilse, en kuvvetli bir vesile-i ticaret ve güzel ve şirin bir vasıta-i hayrattır. Ve o gençlik, vazife-i diniyesini bilip sû-i istimal etmeyenlere, kıymettar, zevkli bir nimet-i İlâhiyedir. Eğer istikamet, iffet, takvâ beraber olmazsa, çok tehlikeleri var; taşkınlıklarıyla saadet-i ebediyesini ve hayat-ı uhreviyesini zedeler. Belki hayat-ı dünyeviyesini de berbat eder. Belki bir iki sene gençlik zevkine bedel, ihtiyarlıkta çok seneler gam ve keder çeker.” (Lem’alar) 

Hem televizyonlardaki uygun olmayan görüntüler “Harama nazar etmek nisyan verir’ kaidesince hem bu dünyamız için hemde ahiret için bizleri tehlike altına alıyor . Hem televizyon latifeleri öldürmesi cihetiyle de, zarar teşkil ediyor.

Televizyonsuz bir hayat bize neler kaybettirir diye düşündüğüm zaman aklıma tek bir cevap gelmiyor. Fakat televizyon bizlere neler kaybettirir sorusunun cevabı saymakla bitmiyor. Bildiğiniz gibi dershanelerde televizyon yok. İstanbul’da okul zamanı televizyonsuz bir hayat sürüyorum ve 3 yıldır bir kere bile eksikliğini duymadım. Bana soracak olursanız televizyon olduğu zaman izlenilen ancak olmadığı zaman yokluğu çok da fark edilmeyen bir şey.  

Madem bu gençlik nimeti gidecek, kısa gençlik baharımızı televizyon karşısında soldurmayalım. Risale-i Nur’un en hayırlı genci “İhtiyar gibi ölümü düşünüp âhiretine çalışarak, gençlik hevesâtına esir olmayıp gaflette boğulmayan”(Mektubat) ve gençliği “Cenâb-ı Hakk’ın güzel bir nimeti görüp, onu ibadette sarf eden, sefahatte boğdurup öldürmeyen”(Sözler ) olarak tanımladığı hayırlı gençlerden olalım, inşaallah.  

Okunma Sayısı: 3178
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı