"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dualar ve 5. Şua

Kâzım GÜLEÇYÜZ
07 Mayıs 2022, Cumartesi
Yazı ve yayın konusu yaptığımız “masum çocuğun duası” için “Kâinatın zerratı adedince amin diyoruz” diye yazan okurumuz Süleyman Bey, bir hususa dikkat çekiyor:

“Ancak duaların kabulüne çok ciddi engeller var. En başta bazı büyüklerin hâlâ resmî ideolojiye sığınarak teslim olmaları gibi...”

Okuyucumuzun kendi dost ve akraba çevresinden verdiği ibretli örneklerin benzerlerini, belli günlerde resmî ideoloji ve sembollerine güzellemeler yapılan bazı sosyal medya paylaşımlarında da müşahede etmekteyiz.

Başörtüsü yasağının ayyuka çıktığı 28 Şubat dönemindeki protesto eylemlerinde ve mitinglerde de benzer hallere şahit olmuştuk.

Oralarda taşınan Zübeyde ve Latife Hanım posterleri ve onları referans gösteren siyasî söylemler bunun en çok bilinen örnekleri.

Halbuki başörtüsü yasağını dayatanlar bunu Atatürkçülük adına yaptılar, ki daha Kurtuluş Savaşının devam ettiği günlerde savaş sonrasındaki hedeflerini not ettirirken “Tesettür kalkacak” maddesini de yazdıran M. Kemal’in yaklaşımı bunu gerektiriyordu.

Tuhaf olan, başörtüsü hakkını savunanların bu yaklaşımdan medet ummalarıydı. Ve biz o zaman bu tavrı çok eleştirdik. Hukuksuz ve yasakçı dayatmayı, kaynağı olan adrese şikâyet edip ondan çare beklemenin hem netice vermeyeceğini, hem de zillet gibi alçaltıcı bir sonuç doğuracağını söyledik.

Bu tavrın, yasağın ömrünü daha da uzatmaktan başka bir işe yaramadığı da görüldü.

Resmî ideolojiye sahiplenme yönündeki diğer gayretler için de aynı şeyi söylemek mümkün. 15-20 Temmuz kasırgasında yerle bir edilen devâsâ medya organlarının, vaktiyle belli günlerde resmî ideoloji propagandası için nasıl kullanıldıklarını hatırlayalım.

Sonrasında yaşananlar ve gelinen nokta ortada. O abartılı övgü ve propagandalar da resmî ideolojinin ömrünü uzatmaktan başka bir sonuç vermezken, buna alet olanlar hiçbir şekilde yaranamadıkları “devrim muhafızları” tarafından insafsızca tasfiye edildi.

Üstelik bu tasfiyeler, kurulan kumpasla karşı karşıya getirilip çatıştırıldıkları, yine Kemalizmin ömrünü uzatmak için kullanılan ve onlar için de son kullanma tarihi yaklaşan “dindar” siyasetçilerin eliyle gerçekleştirildi.

Çare, 5. Şua’daki hakikatlerin idrakinde...

Okunma Sayısı: 3386
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    7.5.2022 23:16:30

    "Hem büyük Deccal’ın, hem İslâm Deccalı’nın üç devre-i istibdadları manasında üç eyyam var. “Bir günü, yani bir devre-i hükûmetinde öyle büyük icraat yapar ki, üçyüz senede yapılmaz. İkinci günü, yani ikinci devresi, bir senede otuz senede yapılmayan işleri yaptırır. Üçüncü günü ve devresi, bir senede yaptığı tebdiller on senede yapılmaz. Dördüncü günü ve devresi âdileşir, bir şey yapmaz, yalnız vaziyeti muhafazaya çalışır.” diye, gayet yüksek bir belâgatla ümmetine haber vermiş.” Şualar – 587 Demekki her iki DECCAL,Dördüncü DEVRESİNDE, DEVRE-İ İSTİBDATLARINI tamamlamışlar. Yalnız şimdiki boğuşmalar ve kargaşalarla ,kurmuş oldukları düzen ve sistemlerinin hükmünün muhafazası ve devam ettirilebilmesinin mücadelesi ve gayretindeler,ne pahasına olursa olsun.Yani bir halt edemeyip,mağlup olacaklarının bir işareti de denilebilir sanki?

  • Emir demir

    7.5.2022 21:03:02

    Y.büyükanıt ile yapılan dolmabahçe görüşmesi herşeyin başlangıcı....Bunu önlemek için AB uyum yasaları ve 2010 referandumuyla ön almaya çalışıldı. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü artırılarak bugünler önlemeye çalışıldı ama bu millete demokrasi fazla geldi..olan budur yoksa kimseye övgü falan dizilmedi...Resmi ideolojinin tek çözümü hukukun üstünlüğü ve demokrasinin geliştirilmesidir.

  • Süleyman Alıç

    7.5.2022 16:45:42

    Teşekkür ediyorum Kazım bey çok hakikatlı bir tesbit, bu tür yazılarınızın devamına çok çok ihtiyaç var. Müslümanlar şunu iyi bilmeli ve öylede amel etmelidir. Müminlerin tek sığınağı her şey Kudret elinde olan Yüce YARADANDIR, Yoksa riyakârane birilerine iyi görünmek, Veya gayri meşru Muhabbet göstermek hiç bir zaman, hiç bir kimseye bir fayda sağlamamış, bilakis Üstadımızın; "Musibet cinayetin neticesi, mükâfatın mukaddemesidir. Hangi fiilinizle kadere fetva verdiniz ki, şu musibetle hükmetti? Musibet-i âmme, ekseriyetin hatasına terettüb eder" (Tarihçe-i Hayat) dediği gibi kadere fetva verirmiş oluruz, musibet de devam eder.

  • Oğuz Yiğiter

    7.5.2022 03:06:12

    Çok yerinde bir tesbit. Birini diğerine kırdırdıktan sonra, o silahı da ķırıp atacaklar. Böylece 28 şubat bin yıl sürecek dedikleri proje gerçekleşmiş olacak. Ehl-i imanı birbirine kırdırma projesi. İspatı için hakim güç gibi görünen figürün sağında ve solunda -güya-destekçi gibi duran sembol isimlere bakmak yeterli...

  • Ferhat ardıç

    7.5.2022 00:58:21

    Yeteri kadar gayret ederse insan Allah meselelerin iç yüzünü gösteriyor ben diyorum ki herkes sadece baş gözüyle bakıyor çok insan

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı