"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ezan ve Demokratlar

Kâzım GÜLEÇYÜZ
16 Haziran 2022, Perşembe
Tarihe “beyaz ihtilal” olarak da geçen 14 Mayıs demokrasi zaferinde 27 yıllık tek parti devrini milletin reyleriyle kapatan DP’nin iktidara geldikten sonra ilk yaptığı iş, ezanı hürriyetine kavuşturmak olmuştu.

Seçimden bir ay sonra, 14 Haziran’da Meclise getirilen kanun tasarısı 16 Haziran’da kabul edilip, Arapça ezan ve kamete 1932’de getirilen yasak kaldırılmış ve Ramazan’ın ilk gününe tevafuk eden 17 Haziran’da Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmişti.

Millete bayram coşkusu yaşatan ve bütün ülkede sevinç gözyaşlarıyla karşılanan bu karar Bediüzzaman’ı da çok memnun etti ve onun Menderes’i “İslam kahramanı” olarak nitelemesinin en önemli gerekçesi oldu.

Buna mukabil 27 Mayısçılar da 10 yıl sonra yapacakları darbenin kararını ezanın tekrar aslî şekline döndürülmesi üzerine aldılar!

Ama ezanı hürriyetine kavuşturmasının bedelini canıyla ödeyen Menderes öylesine sağlam bir temel atmıştı ki, 27 Mayısçılar da, sonraki darbeciler de çok arzu etmelerine rağmen ezana bir daha dokunamadılar.

DP ve Menderes’ten sonra Demokrat misyon bayrağını devralıp AP ve DYP Genel Başkanı olarak 60’lı yıllardan 90’lı yıllara taşıyan 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 1987 Mart’ında Köprü dergimize kapak olan mülâkatında bu konu için şunları söylemişti:

“1930’lu yıllarda ezanın Türkçeleştirilmesi ve Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile birlikte medreselerin kapatılması, din eğitiminin hemen hemen ortadan kalkması ve bilhassa laiklik tabirinin o günkü tatbikatıyla dinsizlik anlamında anlaşılmış olması—ki bugün bu kavram hâlâ açıklığa kavuşmamıştır—halkta çok büyük tepkilere sebep olmuştur. Ki halkın sesinin ve oyunun bir anlam taşıdığı bir devir açılınca ilk yapılan şey, ezanın Türkçeleştirilmesinden vazgeçilmesi, ‘Tanrı uludur, Tanrı uludur’ yerine ‘Allahüekber, Allahüekber’ diye başlayan ezanın, Müslümanlığın başladığı günden beri olan okunuş şekline ve dinî tedrisata dönülmesi, halkın dine sahip çıkmışlığının en güzel örneklerindendir.”

(İslam Demokrasi Laiklik, s. 89)

Ezan bayramının 72. yıldönümünde, bu paha biçilmez hizmete emeği geçen şehit Menderes başta olmak üzere Demokrat kadroları rahmetle ve dualarla yad ediyoruz.

Okunma Sayısı: 2395
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ahmet AKBAŞ

    16.6.2022 09:56:17

    Rahmetli Süleyman Demirel'in vefat tarihi de 17 Haziran. 17.06.2015 Güzel bir tevafuk.

  • Abdurrahman Gazi

    16.6.2022 07:47:08

    Devletimizi ve Milletimizi İslam'dan uzaklaştıran kararları alan bedbahtları LANET, İslam'la buluşturan, kavuşturan, hasret gideren kararları alan bahtiyarları da RAHMET ile yad ediyorum.

  • S.topuz

    16.6.2022 02:38:03

    " Rivayette var ki: "Âhirzamanda, Allah Allah diyecek kalmaz." لَا يَعْلَمُ الْغَيْبَ اِلَّا اللّٰهُ bunun bir tevili şu olmak gerektir ki: "Allah!. Allah!. Allah!. deyip zikreden tekyeler, zikirhaneler, medreseler kapanacak ve ezan ve kamet gibi şeairde ismullah yerine başka isim konulacak" demektir. Yoksa umum insanlar küfr-ü mutlaka düşecekler demek değildir. Çünki Allah'ı inkâr etmek, kâinatı inkâr etmek kadar akıldan uzaktır. Umum değil, belki ekser insanlarda dahi vukuunu akıl kabul etmez. Kâfirler Allah'ı inkâr etmiyorlar, yalnız sıfâtında hata ediyorlar. Diğer bir tevili şudur ki: Kıyamet kopmasının dehşetini görmemek için, mü'minlerin ruhları bir parça evvel kabzedilir; kıyamet, kâfirlerin başlarında patlar." Şualar - 584

  • S.topuz

    16.6.2022 02:36:27

    "İkincisi: Bir kısım hadîsler İslâmların ekseriyeti noktasında veya hükûmet-i İslâmiyenin veya merkez-i hilafetin nokta-i nazarında vürûd ettiği halde, umum ehl-i dünyaya şâmil zannedilmiş ve bir cihette hususî bulunduğu halde, küllî ve âmm telakki edilmiş. Meselâ, rivayette vardır ki: "Bir zaman gelecek, Allah Allah diyen kalmayacak." Yani, zikirhaneler kapanacak ve Türkçe ezan ve kamet okunacak demektir." Şualar - 580

  • Müslüm

    16.6.2022 02:03:25

    Ezanımız dinmesin. Bayrağımız inmesin. Risale-i Nur hizmeti sahabe mesleği mübarek vatanımızda daim olsun inşallah. ALLAH razı olsun abi çok güzel bir yazı kaleme almışsınız tebrik ederim.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı