"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Fikir ayrılıkları ve meşveret

Kâzım GÜLEÇYÜZ
20 Mayıs 2022, Cuma
Şimdiye kadar yaşanan birçok örnekle de görüldü ki, hayatını aynı hizmete vakfetmiş insanlar arasında bile mizaç uyumsuzluğundan ve bir konuda fikir ayrılığından kaynaklanan anlaşmazlıklar olabiliyor.

Önemli olan, bunları daha fazla büyümelerine fırsat vermeden izale etmeye çalışmak veya mümkün olduğu ölçüde küçültüp, tesanüd ve ittihad manalarını tahrip edecek boyutlara ulaşmalarını engellemek olmalı. 

Bunun için istişare zeminleri en iyi şekilde değerlendirilmeli. Üstad da “Medar-ı niza bir mesele varsa meşveret edin” demiyor mu?

Herhangi bir konuda ortaya çıkabilecek farklı fikir ve yaklaşımlar, meşveret zeminlerinde olgun, seviyeli, yapıcı ve sakin üslûplarla müzakere edilmeli; haşin, kaba ve kırıcı söylemlerden kesinlikle uzak durulmalı.

Çünkü bilhassa hassas mizaç sahipleri açısından, gönüller bir kez kırıldı mı, bilâhare tamir etmek kolay, hattâ mümkün olamayabiliyor. Ki, ihtilafların yol açtığı en büyük tahribat böyle üzücü hallerle tezahür ediyor.

Bu noktada, hasbelbeşer küskünlük ve kırgınlıklar olması halinde izale ve tamiri açısından büyük önem taşıyan bir çıkış formülü:

“Sıkıntıdan neş’et eden [kaynaklanan] gerginlikler ve kusurlar yüzünden İhlâs Risalesi’nin düsturları muhafaza edilmediğinden, siz birbirinizle tamam helalleşmek lâzımdır ve zarurîdir. Siz birbirinize en fedakâr nesebî kardeşten daha ziyade kardeşsiniz. Kardeş ise kardeşinin kusurunu örter, unutur ve affeder.”

Denizli hapsinden çıkış vaktinin yaklaştığı günlerde Üstadın oradaki talebelerine yazdığı mektuptaki bu sözler hepimiz için geçerli. 

Bizler de istemeden dahi olsa kaynağı veya muhatabı olduğumuz gerginlik ve kusurlardan dolayı helalleşmeli; geçici sebeplerden kaynaklanan anlaşmazlıkların kalıcı dargınlık ve kopuşlar üretmesine izin vermemeliyiz.

Şahs-ı manevî Risale-i Nur ölçülerine dayalı ana çizgi ve istikametin bozulmasına, hizmetin hukukuna zarar verecek sapmalara izin vermez; ama “Hîn-i meşrûtiyette tevbe kapısı açıktır” prensibinin gereği olarak hatadan dönüş yolunu ve kapısını da açık tutar.

Sonuçta Zübeyir Gündüzalp’in dediği gibi:

“Nur-u Kur’an hizmetinde bir ve beraber çalıştığınız kardeşler ve ehl-i iman içinde, gücenen ve küsen, gücendiren ve küstürenlerden olmayınız. Değmiyor dünya böyle işlere...”

Okunma Sayısı: 3082
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Mehmet Türeli

    20.5.2022 18:40:00

    Helâlleşmek için ilk adım atan mükemmelliği yakalamış olur, karşı taraf olumlu yaklaşırsa şeytani ve fesat şebekesini kahretmiş olur. Üstadını ve kardeşlerini memnun etmekte zirve yapar. Rabbim Nur Taleberine feraset ve basiretle tesanüt içinde müfritane muhabbetle ve irtibat halinde olmalarını nasip etsin.

  • Hasan yanık

    20.5.2022 15:52:10

    Yazdıklarınızı hayata geçirilmesi temennisi ile Allah’a emanet olun…

  • M. Selim

    20.5.2022 11:42:27

    Rabbim cümlemize bu prensiplerle hareket etmeyi nasip eylesin. Âmin.

  • Mehmet

    20.5.2022 05:13:47

    Sayın güleçyüz biz oralarda değiliz. Biz siyasetin bize uygun gördüğü adaletsizlik zulmünü yaşıyoruz.Ve yine siyasilerden çözüm bekliyoruz.Memleket siyasete bu kadar mı bağımlı olmalı.İş meselesi,aş meselesi gündemimizi çok dolduruyor.Kaybettiğimiz işimize alternatif üretemeyişimiz bizi gafil avlatıyor.Piyasaların dengesiz olması emtia fiyatlarının sürekli artışı o kadar çok sarsıyor ki, iman kardeşi ile bir husumet var mı yok mu meselesi akla hiç gelmiyor.Şu an bediüzzamanın dediği gibi maişet belası her meselenin önüne geçirilmiş durumda.Küreselcilerin planı tıkır tıkır işliyor.Gıda kapısını ele almışlar.Allahın rızkına ulaşmayı çok zorlaştırıyorlar.Ne kadar iktisatta da yaşasak gelir seviyemiz ihtiyaçlarımıza oranla çok düşük.Simit,poğaça alırken aklımda hep şu 5dk da yediğimiz şeyler için 2 saat ayakta durup çalışmak gerekiyor. 2 kilo domates için 4 saat çalışmak gerekiyor diye hesap yapıyoruz.Bu böyle olmamalı.Siyaset haricinde de kalıcı çözümler üretilmeli.

  • Zübeyir

    20.5.2022 01:35:13

    Allah razı olsun. Tevhid-i kulüp… bu manalara işaret eden yazınızı tebrik ederim. Ahirzamanın dehşetli yangınında, Kuran’ın şakirtleri olarak muhabbetten, tesanüdden, uhuvvetten başka çıkışımız var mı?

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı