Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelensky’nin “Savaştan sonra İsviçre gibi değil, İsrail gibi olacağız. Büyük İsrail olacağız” sözü, bu ülkede yıllar önce başlatılan Soros destekli turuncu devrim projesinin hedeflerinden birini ifade ediyor olmalı.
Ukrayna’daki yoğun faaliyetlerinden söz edilen biyolojik silah üretim merkezleri de...
İşin garip tarafı, kendisi de Yahudi olan Zelensky’nin, yine turuncu devrim sürecinde güçlen(diril)en neonazilerle işbirliği yapması.
Rusya’nın operasyonları ve işgal harekâtını başlatmasından sonra Ukrayna safında savaşmak üzere birçok yerden oraya akın eden savaşçılar, bu koalisyonu daha da karmaşık bir hale getirdi. Suriye ve Libya’daki vekâlet savaşları bu şekilde Ukrayna’ya da taşındı.
Savaşı doğuran süreç boyunca NATO şemsiyesinde kendi uygun gördüğü ülkelere asker yığınağı yapan ABD, başta deklare ettiği gibi, bizzat bu çatışmalara müdahil olmadı.
İş “vekil savaşçılar”a havale edildi.
Harekâtı başlatmadan önce “Avrupa’da savaş istemiyoruz” diyen, ama sonra “Gerekirse NATO dahil herkesle savaşırız” diye devam eden Putin’i zorlayan direniş böyle oluştu.
Savaş kızıştıkça, kaçınılmaz bir şekilde sivil kayıpları ve bunlar üzerinden yoğunlaşan propaganda savaşları gündeme geldi. Karşılıklı suçlama ve yalanlamalar devam ediyor.
Çatışmaların alevlenip giderek kontrolden çıktığı bir ortamda bu tür saldırıların münhasıran provokasyon amaçlı olarak gerçekleştirilmesi de, bilhassa Suriye’de örnekleri çok fazla görüldüğü üzere, kuvvetle muhtemel.
Savaştan kaçan milyonlarca Ukraynalının komşu ülkelere sığınması ayrı bir insanî kriz.
Bir taraftan devam eden müzakereler için Putin “Çıkmaza girdi” diyor. Rusya’nın Kırım ve Donbass’tan vazgeçmediği bu görüşmelerden ne sonuç çıkacağı da hâlâ meçhul.
Bu arada AB, Ukrayna’nın birliğe üyelik sürecini başlatma sinyali verdi. Bu süreç daha önce başlatılsaydı iş buralara varır mıydı?
Keza Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü geliştirilerek çalıştırılabilseydi ve bölgenin önemli bir ülkesi olarak Türkiye hem bu örgütte etkin politikalar uygulayıp hem de AB üyeliği noktasında şimdikinden olumlu anlamda çok daha farklı bir konumda olsaydı?
Ukrayna’nın turuncu devrim-işgal kıskacından bir an önce kurtulup huzur, barış ve istikrara kavuşması dileğimizi tekrarlıyoruz.