Hac ve umre vazifelerinin maddî-manevî bütün unsurlarıyla yerine getirilebilmesi için muhakkak surette Mekke ve Medine’de bulunan ve Harem Bölgesi olarak adlandırılan mahallin Suudî idaresinden alınması elzemdir.
Kusura bakılmasın, ama devletin başına “UK” koymakla bir devlet büyük olmaz. Devlet gerçekten büyükse devletin mensuplarının da bu büyüklüğe uygun davranmaları gerekir.
Bütün İslâm devletlerinin milletlerinden teşkil edilecek bir konsorsiyum, bir heyet, bir görevli komisyon veya bir grup ibadet ve hizmetlerin, doğru ve yerinde; eksiksiz olarak yapılabilmesi için Harem-i Şerifler ve ziyaret mekânlarının hizmetlerine sahip çıkmalıdır. Bu yüzden de bu işler bir konsorsiyuma devredilmelidir.
Kimse korkmasın Harem-i Şeriflerin tapularına kimseler talip değil, ibadet yapılma, yerine getirme usul ve adaplarına; diğer bütün maddî-manevî hizmetlere aklı başında mü’min ve muvahhid milletlerin devletleri sahiptir.
Hacı adayı, Cidde veya Medine havaalanına iniliyor. 10-15 saat ayakta, kuyrukta bekletiliyor. Neyi bekliyor? 5-6 tane olan kontrol noktalarından 1-2’sinin çalışmasını, açılmasını… Açıldıktan sonra gözlenen buradaki görevlilerin hantallığı, keyfiliği, vurdumduymazlıkları… Ne keyfi? Çay, neskafe, paket yemek… Ve en kötüsü de birbirleriyle olan sohbet ve gülüşmeleri… Kontrol noktasını bırakıp gidiyor adam! Bekle ki gelsin. Sorulduğunda “Hacı sabır” deniyor. Sabrımız deneniyor sanki.
Ey Suudî hükümeti! Mü’minler para verip bu mübarek yerlere Allah’ın misafirleri olarak ibadet için geliyorlar. Sizin hem para kazanıp, hem de hac ve umrenin üzerinde keyif yapma hakkınız var mı?
Allah’tan korkun… Yaşı ilerlemiş bu insanların sizin cahil, kibirli ve haddini, vazifesini bilmez, yapmaz askerlerinizin keyfi için; saatlerce kuyrukta bekleyerek, daha ibadetler başlamadan yorgun ve bitap düşürmeye hakkınız var mı? Daha da kötüsü, “Böyle Müslümanlık olmaz” diyerek isyan etmelerine sizler sebep olmaktasınız. Bilesiniz ki, hayır dua almıyorsunuz.
Görevliler ibadetlerini yerine getirmekte olan hacı adaylarına çok kötü ve kaba davranıyor. Tavafta rütbeli bir asker hacıya yumruk atıyor. Senin bunu yapmaya ne hakkın var asi ruhlu adam. “Allah’ın misafirlerine” hiç olmazsa aldığın ücret kadar hizmet et.
Bu yüzden Harem Bölgesi ve ibadet mahallerinin tüm yetkileri mutlaka Suudî idaresinin elinden alınmalıdır. İslam şurası bunu gerektirir