"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İnsanın ihtiyaçları ebede uzanmış

Risale-i Nur'dan
03 Kasım 2019, Pazar 00:07

ON DÖRDÜNCÜ NOTA

Tevhide dair dört küçük remizdir.

Birinci Remiz: Ey esbabperest insan! Acaba garip cevherlerden yapılmış bir acib kasrı görsen ki, yapılıyor. Onun binasında sarf edilen cevherlerin bir kısmı yalnız Çin’de bulunuyor, diğer bir kısmı Endülüs’te, bir kısmı Yemen’de; bir kısmı Sibirya’dan başka yerde bulunmuyor. Binanın yapılması zamanında, aynı günde şark, şimal, garb, cenubdan o cevherli taşlar kolaylıkla celb olup yapıldığını görsen, hiç şüphen kalır mı ki, o kasrı yapan usta bütün küre-i arza hükmeden bir hâkim-i mu’cizekârdır.

İşte her bir hayvan, öyle bir kasr-ı İlâhîdir. Hususan insan, o kasırların en güzeli ve o sarayların en acibidir. Ve bu insan denilen sarayın cevherleri, bir kısmı âlem-i ervahtan, bir kısmı âlem-i misalden ve Levh-i Mahfuzdan ve diğer bir kısmı da hava âleminden, nur âleminden, anâsır âleminden geldiği gibi; hâcâtı ebede uzanmış, emelleri semavat ve arzın aktârında intişar etmiş, rabıtaları, alâkaları dünya ve ahiret edvarında dağılmış bir saray-ı acib ve bir kasr-ı garibdir.

İşte ey kendini insan zanneden insan! Madem mahiyetin böyledir; seni yapan ancak o Zat olabilir ki, dünya ve ahiret birer menzil, arz ve sema birer sayfa, ezel ve ebed dün ve yarın hükmünde olarak tasarruf eden bir Zat olabilir. Öyle ise insanın ma’budu ve melcei ve halâskârı o olabilir ki, arz ve semaya hükmeder, dünya ve ukba dizginlerine mâliktir.

İkinci Remiz: Bazı eblehler var ki, güneşi tanımadıkları için, bir âyinede güneşi görse, âyineyi sevmeye başlar. Şedid bir hisle onun muhafazasına çalışır; tâ ki içindeki güneşi kaybolmasın. Ne vakit o ebleh, güneş âyinenin ölmesiyle ölmediğini ve kırılmasıyla fenâ bulmadığını derk etse, bütün muhabbetini gökteki güneşe çevirir. O vakit anlar ki, âyinede görülen güneş, âyineye tâbi değil, bekası ona mütevakkıf değil. Belki güneştir ki, o âyineyi o tarzda tutuyor ve onun parlamasına ve nuruna medet veriyor. Güneşin bekası onunla değil, belki âyinenin hayattar parlamasının bekası, güneşin cilvesine tâbidir.

Ey insan! Senin kalbin ve hüviyet ve mahiyetin bir âyinedir. Senin fıtratında ve kalbinde bulunan şedid bir muhabbet-i beka, o âyine için değil ve o kalbin ve mahiyetin için değil. Belki o âyinede istidada göre cilvesi bulunan Bâkî-i Zülcelâl’in cilvesine karşı muhabbetindir ki, belâhat yüzünden o muhabbetin yüzü başka yere dönmüş. 

Madem öyledir, “Yâ Bâkî ente’l-Bâkî” [Ey Bâkî olan Allah! Ancak Sen bâkîsin] de. Yani, madem Sen varsın ve bâkîsin; fenâ ve adem ne isterse bize yapsın, ehemmiyeti yok!

Mesnevî-i Nuriye, Zühre, s. 192

LÛ­GAT­ÇE:

aktâr: Taraflar, yanlar, her taraf, her yer.

âlem-i ervah: Ruhlar âlemi.

âlem-i misal: Görüntüler âlemi, dünyadaki işlerin görüntülendiği ve gözlendiği, ruhların bulunduğu âlem.

anâsır: Unsurlar, esaslar.

arz: Dünya, yeryüzü.

cenub: Güney.

edvar: Devirler, zamanlar, asırlar.

emel: Arzu, istek.

esbabperest: Varlıkların yaratılışlarını sebeplere bağlayan, onlardan olduğuna inanan kimse.

hâcât: Hâcetler, ihtiyaçlar.

intişar etmek: Yayılmak.

kasr: Saray.

kasr-ı garip: Garip ve harika saray.

kasr-ı İlâhî: Allah’ın yarattığı köşk, saray.

küre-i arz: Dünya.

Levh-i Mahfuz: Allah’ın ezelî ilmiyle kâinatta olmuş ve olacak şeyleri yazmış olduğu levha.

melce’: Sığınılacak yer.

remiz: İşaret.

şark: Doğu.

şimal: Kuzey.

Okunma Sayısı: 1661
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı