08 Mayıs 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Aile

Sporcunun silâhı özendirmekle işi ne?

TÜRKİYE'NİN ve Galatasaray’ın ünlü futbolcusu Arda’nın üzerinde silâh resmi bulunan tişört giymesi tartışma konusu oldu.

Umut Vakfı’ndan “Televizyondaki silâhı özendiren kültür, Arda’nın bu yaptığı davranış gibi örneklerle birleştiği zaman ciddî bir tehlike oluyor” açıklaması yapıldı.

Tatile gittiği yurt dışından dönerken arkadaşının karıştığı kavga sonrasında üzerinde silâh resmi bulunan bir t-shirt ile görüntülenen Galatasaray’ın ünlü futbolcusu Arda’ya, bireysel silâhlanmayla mücadele eden Umut Vakfı’ndan tepki geldi.

Vakıf Koordinatörü İletişim Uzmanı Dr. Esengül Ayyıldız, Arda’nın büyük bir kitlenin takip ettiği bir çeşit kahraman olduğunu vurgulayarak, “Bu tür sosyal etkisi yüksek toplum önderlerinin, şiddet unsuru yüksek ön planda olan ilişkileri ciddî bir tehlike arz ediyor. Bu tip hareketler şiddeti normalleştiriyor’’ dedi.

Arda’nın silâh resmi taşıyan bir t-shirt giymesinin, silâhlı kültürün olumlu gibi gösterilmesi anlamına geldiğini kaydeden Ayyıldız, şunları söyledi:

“Bugün gençlerin ortalama 4-5 saat televizyon seyrettiği genç bir nüfus var. Televizyondaki silâhı özendiren kültür, Arda’nın bu yaptığı davranış gibi örneklerle birleştiği zaman ciddî bir tehlike oluyor. Herkesin gördüğü gibi, son zamanlarda ateşli silâhlarla yaşanan olaylar yükselmeye başladı.’’

UZAK DURMASI LÂZIM

Dr. Esengül Ayyıldız, Arda gibi gençlerin örnek aldığı liderlerin, toplumdaki etkisi yüksek şahsiyetlerin birinci sorumluluklarının, kendilerini izleyen kişilere, şiddeti aşılamamaya özen göstermek olduğunu vurguladı.

Arda’nın, böyle bir figürü giymekten uzak durması gerektiğini dile getiren Ayyıldız, ‘’Örnek olması gereken kişiler, topluma birinci elden, öldürmeyi, şiddeti, yaşama hakkını gasp ettirmeyi özendirecek, gücü, iktidarın silâhtan olduğunu düşünen zihniyeti destekleyecek figürlerden uzak durmaları lâzım’’ diye konuştu.

Dr. Ayyıldız, kabadayılık, bıçkın delikanlılık, kavgada diğer tarafı alt etmenin delikanlılık olduğu kültürün yayıldığına dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘’Futbolda da bu çok oluyor. Rekabette şiddet uygulayarak ve kavga ile rakibini alt etme durumlarını sıkça görüyoruz. Bu kültür yayılıyor. Futbolda öfke denetimsizliği artıyor ve kavgalara neden oluyor. Aslında futbol bir oyun alanı. Ancak gelişen öfkeler, bazı oyuncuları şiddete yöneltiyor. Tam bu ortamda Arda gibi figürlerin, bu şiddet unsurlarından uzak durmaları, tam aksi mesaj vermeleri gerek.’’

08.05.2009


Çocukta ahlâk gelişimi

PEYGAMBER Efendimiz (asm), “Din güzel ahlâktan ibarettir. Ben ahlâkın güzelliklerini tamamlamak üzere gönderildim” diyerek ahlâkî davranışların çocuğun büyüme sürecinde ne kadar önemli olduğuna dikkat çekmektedir.

Çocuklara tek başına dinî bilgileri öğretmek, günahları, yasakları, kuralları sıralamak onları disipline eder, korkutur, ama yavan kalır. Din duygusu çocuğa irade sahibi olmayı öğretir. Bu duygu ahlâk ile beslenirse iradeli, görgülü ve medenî bir birey oluşur. Meselâ namaz kılmanın gerekliliğini, orucun farz olduğunu öğrenen bir çocuk aynı zamanda yalan söylemenin yanlış olduğunu, dürüstlüğün en büyük erdem olduğunu da bilmesi gerekir. Ebeveynler çocukları konuşmaya başladığında “Allah” demeyi öğretir, Subhaneke, İhlâs gibi kısa sûreleri ezberletirler. Bunlar çok güzel davranışlar. Bunları öğretirken bakkala teşekkür etmeyi, arkadaşına sinirlendiğinde ona küfürlü sözler söylememeyi, notları zayıf olduğunda doğru söylemesi gerektiğini bazen atlarlar. Büyüdükçe öğrenir, okulda öğrenir diye beklerken farkında olmadan geç kalır anne babalar. Çünkü çocuk kimliğini kazanmıştır bile. Çocuğa verilecek her türlü eğitimin 0-6 yaş döneminde, yani ilkokul çağı başlamadan verilmesi gerektiğini vurgulamakta fayda var. İlkokul çağına gelmiş çocuk artık çocukluktan çıkmış sosyal bir bireydir ve temeli eğer sağlam atılırsa öğrendiği her şeyi rahatlıkla akıl, mantık ve vicdan süzgecinden geçirecektir.

Çocukların karşılaştığı bazı ahlâkî dönemler vardır: 0-2 yaş hiçbir kuralın tanınmadığı, yeni şekillenmeye başlayacağı bebeklik dönemidir.

2-6 yaş döneminde çocuk ailenin koyduğu kurallara uymayı öğrenir. Ebeveynlerin bu dönemde yapmaması gereken en önemli davranışlar, çocuğa yaptığı hatalardan dolayı fizikî ceza vermemek onu Allah-Cehennem korkusuyla ürkütmemek olmalıdır. Ona Cenneti anlatmak gerekir. Aksi takdirde Allah’ın sevilmeye lâyık olmadığına karar verir.

6-10 yaş evresinde bulunduğu her ortamın, okulunun, ailesinin, apartmanının, arkadaşlığın kuralları olduğunu fark eder. 10 yaş dönemi aynı zamanda çocuk için “ön ergenlik” dönemidir ve iç denetimini geliştirebileceği bir dönemdir. 10 yaşından sonra yavaş yavaş bağımsızlık hisleri uyanır; neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar vermeye başlar. 15 yaşına geldiğinde artık doğru ve yanlışı ayırt edebilecek kabiliyette olacaktır. Çocuğun mutlaka kazanması şart olan ahlâkî duygulardan bazıları şunlar olmalı:

Temizlik: Peygamberimiz, ”Temizlik imandandır” buyuruyor. Dinimiz biz Müslümanlara maddî ve manevî temizliğin aynı anda olması gerektiğini anlatır. Çocuklarımıza da çevremizi, evimizi, bedenimizi, ruhumuzu ve kalbimizi temizlemenin önemini mutlaka anlatmalıyız ve örnek olmak için yaşamalıyız.

Nimete saygı: Yediğimiz, içtiğimiz, giyindiğimiz, elde ettiğimiz her şeyin yüce Yaratıcımız tarafından bizlere hediye edildiğini ve karşılığında teşekkür etmenin, elimizdekilerle yetinmenin, olmayanlara üzülmemenin gerekliliğini anlatmalıyız.

08.05.2009


RB’den annelere lezzetli hediye

RB Ramazan Bingöl Et Lokantası, 10 Mayıs Pazar Anneler Günü’nde, Giyimkent-Tekstilkent Şubesinde, annelere Türk usulü kahvaltı keyfini yüzde 25 indirimle sunuyor.

Annelerine herkesten farklı bir hediye vermek isteyenler için RB Et Lokantası, Türk usûlü kahvaltıyı özel bir hizmet anlayışı ile servis ediyor. Anne mutfağından lezzetli ürünleri Lale Sarayı’nda bugüne özel yüzde 25 indirimle annelere sunacak. RB Ramazan Bingöl Et Lokantası, değişik ve keyifli bir Anneler Günü kutlamak isteyen bütün herkesi, 25 dönüm üzerine kurulmuş ve baharın gelmesiyle yeşeren çamlık korusu bulunan Giyimkent-Tekstilkent Şubesine bekliyor. Annesine sürpriz yapmak isteyenler, 0(212) 438 39 79 nolu telefondan ayrıntılı bilgi alabiliyor.

08.05.2009


BİR DEYİM - İnada binmek

ÖMRÜNDE hiç camiye gitmemiş bir adamın yolu bir gün camiye düşer. Adam okunan ezandan hayli etkilenir.

Hiç olmazsa bugün camiye gidelim diye düşünür, ama yanında oğlu olduğundan tereddütte kalır. Oğluna ne kadar camiye gelmesi için ısrar ettiyse de, oğlu gelmek istemez.

Adam bakar çocuğun geleceği yok:

“Pekalâ, sen burada bekle, ben hemen geliyorum” diyerek camiye yönelir.

Fakat adamın cemaatin teravih namazına durmak üzere olduğundan haberi yoktur. Saf tutan cemaate “Allahü ekber” diyerek o da katılır. Fakat namaz bir türlü bitmek bilmez. İmam da biraz ağırdan alınca, namaz uzadıkça uzar. Adam dışarıda bekleyen oğlunu düşündükçe sabırsızlanır, ama namazı yarıda bırakmak içine sinmez. Adam bakar bu iş uzun sürecek ceketini bir kenara bırakır ve oğluna seslenir:

“Oğlum, hadi sen eve dön. Bu iş iyice inada bindi.”

08.05.2009


BİLİYOR MUSUNUZ? - Büyümemiz niçin durur?

Sağlıklı bir bebek doğduğu zaman, ortalama 52-55 santim boyundadır. Bunu izleyen 20 yıl içinde, boyunun uzunluğu doğduğu zamankinin üç katını aşar.

Fakat büyüme niçin hayatı boyunca sürüp gitmez, acaba hiç düşündünüz mü? Vücudumuzu daha fazla, alabildiğine büyümekten alıkoyan nedir? Allah, insan vücudunda “endokrin guddeleri (bezleri)” adı verilen bir guddeler sistemini yerleştirmiştir. Büyümemizi de bu guddeler sistemi ile kontrol edilir.

Endokrin guddeleri sistemi, boyundaki “tiroid,” beyine bağlı “pituiteri/hipofiz,” göğüsteki “timus” ve “cinsiyet guddeleri”nden meydana gelmiştir. Hipofiz guddesi kemiklerimizin büyümesini düzenler. Eğer bu gudde gereğinden fazla, normal üstü çalışıyorsa; kollarımız ve bacaklarımız çok uzun; ellerimiz, ayaklarımız çok büyük olur. Gudde yeteri kadar çalışmıyorsa, cücemsi yapılar oluşur.

Bebek büyükçe bir “timus” guddesiyle doğar. Çocukluk esnasında bu gudde daha da büyür. Çocuk 13 veya 14 yaşına vardığı zaman, gudde küçülmeye başlar. Söz konusu gudde ile cinsiyet guddeleri arasında kesin bir ilişki vardır. Timus guddesi çalışırken, cinsiyet guddeleri küçüktür. Cinsiyet guddelerinin gelişmeye başlamasıyla, bu guddenin çalışması durur. Bir insanın cinsel yönden tam olgunluğunun 22 yaş diye kabul edilmesi bundandır. Büyüme artık tamamen durmuş demektir.

Bazen cinsiyet guddeleri çabuk gelişir ve timus guddesinin çalışması çabuk yavaşlar. Bu, insanın ortalama boydan aşağı (kısa) olduğu durumlarda görülür. Bacaklarımız vücudun öteki kısımlarından daha sonra ve onlardan daha fazla geliştiği (büyüdüğü) için, erken gelişme hallerinde bacak kısa kalır. Çok erken gelişen kimselerin çoğunlukla tıkız yapılı olmalarının sebebi budur. Napoleon bu bakımdan seçkin bir örnek sayılabilir.

Cinsiyet guddeleri çok geç gelişirse, timus guddesi çalışmaya devam ediyor demektir. Söz konusu kimse uzamaya devam eder, ortalama boyu aşar. Aslında 25 yaşından sonra büyüme (dolayısıyla uzama) çok enderdir. Belki hafif, belli belirsiz bir büyüme yapar. Böylece, 35-40 yaşlar arasında boyumuzun en uzun olduğu düzeye varılacaktır. Bundan sonra, her 10 yılda boyumuz 1 ile 1.5 santim kısalır. Sebebi, oynak yerlerdeki yani eklemlerdeki kuruma, sertleşme halidir.

08.05.2009


BİLMECE BİLDİRMECE

•Hangi bağda üzüm yetişmez? (ayakkabı bağında) •Denizler neden tuzludur? (balıklar kokmasın diye) •İtfaiyeciler neden kırmızı kemer takarlar? (pantolonları düşmesin diye) •Adamın başına kola dökülmüş. Ne demiş? (KOLAysa, başına gelsin) •İnsanların en çok bakakaldığı yer neresidir? (Bakkal) • Ara çiçek, tara çiçek, Dünyanın göbeğinde kara çiçek (Kâbe)

08.05.2009


BİR FIKRA - Hindinin kaç tüyü var?

Öğretmen, öğrencilere, “Sizlere sorular soracağım. Birinci soruyu bilene ikinci soru sorulmayacak. Şimdi, söyle bakalım Ahmet, bir hindinin kaç tane tüyü vardır?” “9567 tane tüyü vardır öğretmenim!” “Nereden öğrendin bunu?” “Öğretmenim, hani ikinci soru sorulmayacaktı?”

08.05.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl
Reklam Linkleri: Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla - Makdis