24 Haziran 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Basından Seçmeler

Yarın artık bugün olmayacak

Küresel kriz piyasalarda, sektörlerde bir ayıklanmaya, bir normalleşmeye de neden olmuyor değil.

(...)Yaklaşık on gün önce Taraf gazetesinin yayınladığı o çirkin belgenin sonuçları da, emin olunuz, çok yakın vadede küresel krizin etkileriyle aynı olacak.

Bu andıç kepazeliğinden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, bu kesin.

Herşeyden önce sivil-asker ilişkileri normalleşmeye başlayacak.

Ama, en azından bunun kadar önemli olmak üzere üniversitelerde, basında, yargıda büyük depremler yaşanacak.

Türkiye’nin en büyük siyasi sorunu hiç kuşkusuz sivil-asker ilişkilerinin hala, 2009 senesinde normalleşmemiş olması.

Anayasa meselesinin de özünde de bu durum yatıyor.

Bugünün en akut meselesi de yine hiç kuşkusuz bu çirkin andıç meselesi.

İnternet ortamında tüm gazetelere bir göz attığınızda sanki bazı gazetelerin Patagonya’da çıktığını, bazı gazetecilerin de yine Patagonya’da yaşadığını düşünüyorsunuz.

Türkiye bu iğrenç andıç skandalıyla çalkalanırken bazı gazeteler, bunların arasında çok büyükleri de var, sanki böyle bir olay yaşanmamış gibi davranıyorlar.

Bir imzanın sahte mi, gerçek mi olduğunun on gündür anlaşılamaması ya da açıklanmaması, bir zanlının sivil yargıdan kaçırılması gündemlerinde değil.

Olur olmadık her şey için senato bildirileri yayınlayan üniversiteler de bu büyük devlet skandalını, bu büyük hukuksuzluğu görmemezlikten geliyorlar.

İğrenç, menfur Danıştay cinayeti hemen sonrası, mevcut tüm kuşkulara rağmen kanaat oluşturup hemen zehir zemberek bildiriler yayınlayan yüksek yargımız da bu devlet skandalını görmemezlikten gelmeyi sürdürüyor.

28 Şubat günlerinde çok aktif olduklarını hatırladığımız bazı sendika ve sendikacılar da şimdi arazi olmuş durumdalar.

Ama, tabiat boşluk kaldırmaz.

Bu soruşturmanın sonu nereye varırsa varsın, bugünden ortada bir devlet skandalı var ve bu skandala gerekli tepkiyi üretmeyenler yarın Türkiye’nin gündeminde olmayacaklar.

Bunu herkesin çok iyi görmesinde yarar var diye düşünüyorum.

Yarın tüm kartların yeniden karılacağı bir Türkiye olacak.

Bu yeni dengelerin bugünkünden daha da iyi olacağına yönelik elde bir kanıt da olmayabilir ama yarın farklı bir Türkiye’de yaşayacağız, bu kesin.

Bugünden yapılması gereken çağa, hukuk devletine, demokrasiye uyum sağlayamayanların doğal seleksiyona uğrayacağı günlere iyi hazırlık yapmak.

Türkiye çok yakın gelecekte askeriyede, yargıda, basında ve üniversitede bir zihniyet ve kadro değişikliği yaşayacak.

Temennimiz geleceklerin gidenleri aratmaması.

Bunun da bence Türkçesi AB ipine çok daha sıkı sarılmak.

Eser Karakaş,

Star, 23 Haziran 2009

24.06.2009


Ekonomide ‘hava’ çok bulutlu

Dünyada ve Türkiye’de, krizdeki ekonominin durumunu ve gidişatını anlatmak için o kadar farklı benzetmeler yapıldı ve yapılıyor ki bunları topluca izleyen birinin kafasının karışmaması olanaksız. Bu benzetmelere bakarak, ekonominin içinden kolay kolay çıkamayacağı bir çukura düştüğü korkusuna kapılabilirsiniz ya da krizin aşıldığına ve kriz öncesindeki güzel günlere geri dönülmekte olduğuna inanabilirsiniz.

Bu ortamda gerçekçi bir değerlendirme yapmak kolay değil. Ben bu kez meteorolojik bir benzetme yaparak havanın “çok bulutlu” olduğunu söyleyeceğim. Borsalardaki günlük iniş - çıkışların ötesine bakıp ciddi analiz yapanların birçoğu da sanırım bu görüşte. Geçen yılın eylül ayında patlayan ve “küresel mali sistem yere mi çakılıyor” paniğine yol açan “kusursuz fırtına”nın atlatıldığını hemen herkes kabul ediyor ama o dehşet anının atlatılmış olması, kriz öncesindeki ortama geri dönüleceği ve günlük güneşlik bir havanın hüküm süreceği anlamına gelmiyor.

IMF: Daralma yavaşlıyor

Küresel ekonomi ve finans sistemi hâlâ çok ciddi tehditlerle karşı karşıya ve bundan sonra neler olacağı konusunda da bir fikir birliği yok. Başkan Yardımcısı John Lipsky’nin geçen hafta Bodrum’da yaptığı konuşmada da belirttiği gibi, IMF küresel daralmanın yavaşladığını düşünüyor ve küresel ekonominin 2009 ve özellikle 2010 performansıyla ilgili olarak, önceki tahmininden biraz daha iyimser bir tahmin açıklamaya hazırlanıyor. OECD’nin bu hafta Paris’te açıklayacağı yeni tahminlerin de bir önceki tahminlerden daha kötü olmayacağı anlaşılıyor. IMF ve OECD’nin eylülden sonra açıkladığı her tahmin bir öncekinden daha olumsuz olmuştu.

Dünya Bankası karamsar

Buna karşılık Dünya Bankası’nın önceki gün yayınlanan Kalkınma Finansmanı Raporu’nda yer alan tahminler, Banka’nın üç ay önce açıkladığı tahmine göre çok daha karamsar bir tablo ortaya koyuyor. Dünya Bankası’nın yeni tahminine göre dünya ekonomisi bu yıl % 2.9 küçülecek (üç ay önceki tahmine göre % 1.7 küçülecekti), 2010’daki büyüme ise daha önce öngörüldüğü gibi % 2.3 değil, % 2.0 olacak. Gelişme Yolundaki Ülkeler’in 2009’daki büyüme hızı da önceki tahminde öngörülen % 2.1 yerine ancak % 1.2’ye varabilecek.

Dünya Bankası dünya ticaret hacmindeki daralmaya ilişkin tahminini de % 6.1’den % 9.7’ye yükseltmiş bulunuyor. Dünya ekonomisinde ve ticaretinde kötüleşme beklentisini sürdüren Dünya Bankası’na göre 2009’da, Türkiye gibi ülkelere özel dış kaynak akışında da % 50’lere varan düşüşler yaşanacak.

Türkiye’de ise 2009 yılının ilk çeyreğine ilişkin veriler bu ay sonunda açıklandığında takke düşecek ve Türkiye ekonomisindeki daralmanın çarpıcı boyutu ortaya çıkacak. Yılın ikinci çeyreğinde ekonomideki daralmanın hissedilir biçimde yavaşlayacağı ve yılın son çeyreğinde yeniden büyümeye geçileceği tahmin ediliyor ama bu da yılın bütününde çok ciddi bir küçülmenin ortaya çıkmasını önleyemeyecek. Türkiye’de de “Krizi aştık, hava açıldı” demek için çok erken.

Osman Ulagay

Milliyet, 23.6.2009

24.06.2009


Sistemle uzlaşmak sizi kurtarmaz

(...)

Kapatma davası sürecinde ve davanın ‘kapatmama’ ile sonuçlanmasının ardından AK Parti içinde ‘sistemle uzlaşalım’ lobisinin güç kazandığını söylemek mümkün. Hatta bunlar, partinin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmamasını sağlayan gücün kendileri olduğunu ileri süreceklerdir. Paralel bir şekilde bazı AK Partililer de mahkemenin AK Parti’yi para cezasıyla salıvermesini ‘sistem’in partiyle, hükümetle ve Başbakan’la uzlaşı arayışı olarak yorumlayacaklardır.

Yanılırlar böyle düşünenler. ‘AKP’yi bitirme planı’nın ortaya çıkması, bu yaklaşımların doğru olmadığını gösterdi. Daha birkaç ay öncesine dayanan bir ‘bitirme planı’ var. Yani Ankara’daki güç odaklarıyla ‘anlaşalım da rahatlayalım’ beklentisi, AK Parti için intihar. ‘Bu plan’ çerçevesinde yeni bir kapatma davası açılması da ihtimal dışı değil. AK Parti’yi rahatlatacak tek şey ‘daha fazla demokrasi, daha derin hukuk devleti ve daha hızlı AB sürecidir’. Ankara oligarklarını bunlardan başka geri püskürtebilecek güç yok. ‘Ankara’nın ayak oyunlarını çözdüm, partiyi de kapatılmaktan kurtardım’ havası sadece partiyi değil, asıl, demokrasiyi de sıkıntıya sokacak yeni bir sürece davetiye çıkarıyor.

Son planın deşifre edilmesi, belki de bu AK Parti için son şanstır, geri dönülmez bir güzergâh üzerindeki son çıkış noktası. Demokrasi dışı odakların halktan bu kadar koptukları, küresel yapılardan bu kadar dışlandıkları bir başka konjonktür zor bulunur.

Her şey bir yana, hükümetin temel telaşı, demokrasiyi tahkim edecek adımlar olmalı. Bunun başında yeni anayasa veya kapsamlı bir anayasada değişikliği gelir. Parlamento içinden ve dışından siyasî partilerin de katıldığı bir süreç olmalı elbette bu. Ama diğer siyasî partilerin katılımı şartına bağlanan bir yeni anayasa veya kapsamlı bir değişiklik bir adım mesafe alamaz. Demokrasinin tahkimi yönünde vazgeçilmez önemdeki bu adımların atılması, CHP’nin iyi niyetine veya MHP’nin siyasal manevralarına emanet edilemez. Her halükârda yapılacak anayasa çalışmasının referanduma götürüleceğinin ilanı, mutabakatın adresini de gösterir.

(...)

İhsan Dağı

Zaman, 23.6.2009

24.06.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.