1954 İzmit doğumlu Hacı Hafız Kadir’in oğlu amcam 8 Ağustos 2021 tarihinde Cenab-ı Hak’ka kavuştu.
Çökren’lerin Risale-i Nur ile tanışmalarına vesile olan amcam bizlerin kazandığı hasenelerden de hisse alıyor inşallah.
Düzce imam hatip lisesini okuduğu yıllarda Nurlar’la tanışıyor. O yıllarında bir gün Nurcular’ın olduğu bir minibüs yoldan geçerken durup Salih Amcama “Derse sen gelir misin?” diye teklif ediliyor. Amcam “olur” diyor. Ve minibüse biniyor. Zannedersem akşam namazı olacak ki ‘ecirna’lar okunurken sanat okulu talebesi olan İsmail Özdemir onun dikkatini çekiyor. Diyor ki “O kadar içten ecirnaları okuyor ki işte mehdinin yolu budur” deyip bir daha ayrılamıyor.
Bildiğiniz gibi imam hatip ya da ehl-i tarik hep Mehdi’yi ararlar. Amcam, genç bu delikanlının bu halde yani boynu bükük Rabbine yalvarışı karşısında “bu genci bu hale olsa olsa Mehdi anca sokabilir” diyor.
“Kim zamanının imamını tanımadan ölürse Cahiliye ölümüyle ölmüştür.” (Berkî, 1370: 1, 92, 154) Hadisi de Müslümanları ister istemez Mehdi aramaya sevk ediyor.
Ayrıca meşveretlerde ortamda bir gerginlik ve kırılganlık başladığında ya da hararetlendiğinde söz alır ve konu ile ilgili mutlaka fıkra yada esprili söz söyler. Meşvereti güldürür ve havayı yumuşatırdı.
O gün bu gündür Ehli tarik babası olmasına rağmen 2 kardeşini, hanımını, evlât ve yeğenlerini bu hizmete kazandırmıştır. Kendi hep “Cennet cemaatten” derdi. Çünkü bizim şahsî amellerimizin şahs-ı maneviden gelene kıyasla çok az olduğunu söylerdi. Cemaatimizin şahs-ı manevisinden gelen sevaplar ile ancak Cenneti kazanabileceğimizden bahsederdi.
Allah ondan ebeden razı olsun.
Allah gani gani rahmet eylesin.
Mekânı Cennet olsun inşallah.