Kaşlarımızı çatmamızın bir sebebi, omuz silkmemizin de bir mesajı yok mu? Devlet kimi zaman zecri uyarılar yapar, tokat ile ile gerektiğinde hapse atmaz mı?
Trip, kişinin birine sinirlendiğini belli etmemek adına soğuk ve ters davrandığı durumdur. Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Özmen, Türkiye’de bu yılın 7 ayında 10 bin 705 deprem meydana geldiğini bildirdi. (16 Ağustos 2022, AA)
Yüz binler senedir, “akıl, irade ve güç sahibi insanın” elinden çıkan hangi basit bir iş, alet, cihaz ve sanat “kendi kendine oldu, tabiat yaptı, sebepler icat etti veya tesadüfen oldu!” deniyor ki? Yontulmuş basit bir taş bile, “yontma taş devri medeniyetine aittir!” denmiyor mu?
“Bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz, bir harf kâtipsiz olamaz; biliyorsun. Nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz olur?” (Sözler, s. 53.)
“Şu misafirhâne-i dünyada, nazar-ı hikmetle baksan, hiçbir şeyi nizamsız, gàyesiz göremezsin; nasıl, sen nizamsız, gàyesiz kalabilirsin? Zelzele gibi vâkıalar olan şu hâdisât-ı kevniye, tesadüf oyuncağı değiller… Belki, öyle hâdiseler, bir Hakîm-i Rahîmin emriyle ehl-i imânın fânî malını sadaka hükmüne çevirip, ibkà etmektir ve küfrân-ı nimetten gelen günahlara kefârettir.” (Sözler, s. 157.)
Kim, tüfek, tabanca, bomba gibi bir silahın tesadüfen meydana geldiğini, barut, kapsül ve tetiğinin rast gele çekilip ateşlendiğini iddia edebilir? “Zelzeleyi irâde ettiği vakit, bâzan da bir mâdeni harekete emredip, ateşlendiriyor. Haydi mâdenî inkılâbât dahi olsa, yine emir ve hikmet-i İlâhî ile olur; başka olamaz… Aynen öyle de, Kadîr-i Zülcelâlin musahhar bir memuru, belki bir gemisi, bir tayyâresi olan küre-i arzın içinde bulunan ve hikmet ve irâde ile iddihar edilen bir bombayı, ehl-i gaflet ve tuğyânı uyandırmak için, “Ateşlendir!” diye olan emr-i Rabbânîyi unutmak ve tabiata sapmak, hamakàtın en eşneidir.” (Sözler, s. 160)
“Rabbin ona konuşmasını emretmiştir.” (Zilzâl Sûresi, 5.) “Şu sûre katiyen ifade ediyor ki, küre-i arz, hareket ve zelzelesinde vahiy ve ilhama mazhar olarak emir tahtında depreniyor…” (Sözler, s. 158.)
Yerkürenin attığı trip ve beden dilinin mesajlarını doğru okumak ve almak gerekir!