Bu ara gündemi meşgul eden konulardan birisi Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın Trabzon’da halk ile sohbet ederken söylediği “Enflasyonun tek haneye indiğini göreceğiz” vaadiydi.
Albayrak, kesin bir tarih vererek Eylül ve Ekim aylarında enflasyonda tek haneyi görebileceğimizi söyledi. Gerçekten de gidişat enflasyonun sonbahara doğru düşeceğini gösteriyor.
Fakat, hatırlatmakta fayda var, geçtiğimiz yıllarda tek haneli enflasyonu en son 2017 Ocak ayında gördük, yani tam tamına iki buçuk sene önce. Eylül ve Ekim aylarına göre hesaplanırsa neredeyse 3 sene.
Enflasyon rakamlarının göreceli olarak, geçen seneye kıyasla hesaplandığını söylemekte de fayda var.
İki buçuk senedir 2 haneli ilerleyen enflasyon vatandaşın belini iyice bükmüşken yaz sonunda tek haneye ineceği umudunu vermek vatandaşı çok da tatmin edemiyor.
Enflasyon için hiçbir şey yapılmadan iki buçuk senede kendi kendine tek haneye düşmesi gayet normal bir durum. Bunun nesi ile övünüyorsunuz? Ekonomik olarak 10-11 çeyreğe tekabül eden bu süre oldukça uzun bir süre. Vatandaşın birikimini tüketecek kadar uzun sürmüş bu süreç, bitmesi ile nasıl övünebiliyorsunuz?
Uyguladığınız “topyekûn mücadele” programlarına rağmen enflasyonu ancak 2 buçuk senede toparlayabildiyseniz vay halimize.
Köyü yıkan dere aylarca aktıktan sonra yolunu bulmuş da köy rahatlamış. Muhtar da “köye dere getirdik, dereyi ıslâh ettik” diye övünüyor. Yapılan biraz buna benziyor. Kaldı ki vaad edilen tarih olan Eylül ve Ekim ayları geçen senenin yüzde 24 ve 25 ile en yüksek dönemleriydi. Yılın en kötü dönemi ile kıyaslarsanız elbette enflasyon tek haneye iner. Önemli olan fiyatları düşürerek vatandaşı rahatlatabilmek, çünkü vatandaş hâlâ her şeyi zamlanmış fiyatı ile alıyor. Öteki türlüsü züğürt tesellisinden başka bir şey değil.
Merkez Bankası’nın enflasyon hedefi olan yüzde 5’i de en son 2011 senesinin ilk çeyreğinde gördüğümüzü de söylemek gerekir. Enflasyon hedefimizi en son 2011 senesinde tutturabilmişiz.
Böylesi bir ekonomi yönetiminde idareciler tek hane ile övündükçe başını soktuğu tek hanesinin kirasını ödeyemeyen ve tenceresi kaynamayan vatandaşın rahatsızlığı da gittikçe artıyor.
****
DOLAR DÜŞERKEN
Bayramın gelişi ile başlayan güzel bir gelişme doların düşmeye başlaması oldu. Belki tatil sezonunun açılmasının etkisi ile belki de S-400, F-35 gibi uluslar arası problemlerin bir nebze yatışmasıyla düşmeye başlayan dolar 6.20 seviyelerinden 5.75 seviyelerine kadar geriledi. Yine de bu seviyelere 2.60 seviyelerinden geldiğini hatırlatmakta da fayda var.
Petrolün varil fiyatının düşmesi ve FED’in faiz ile alâkalı verdiği bazı sinyallerin dolara rağbeti azaltması bu düşüşü devam ettirecek gibi görünüyor. Tabiî S-400 ve F-35 ile alâkalı tartışmalar TL’nin değerini aşağıya çekmedikçe.
Yine de teselli verici bir haber, döviz kuru artık eskisi kadar enflasyon üzerinde etkili değil. Ne de olsa bazı eşikleri aşalı çok oldu. Artık döviz ve faizden çok enflasyon, cari açık ve işsizlik gibi problemler ekonomi açısından daha büyük bir tehlike arz ediyor.
Hadi yine iyisiniz dolar derdinden bir nebze kurtulduk, artık daha büyük dertlerimiz var...