Tesettür Cenab-ı Allah’ın SETTAR, GAFFAR ve RAHİM isimlerinin öncelikli olduğu gibi daha birçok Esma-ı Hüsnayı içinde barındıran bir fiil olarak karşımıza çıkar.

Tesettürün sadece kadınların örtünmesi anlamıyla birlikte, şahsi, ailevi, sosyal ve toplumsal boyutları da vardır. Ayrıntılar fıkıh kitaplarında vardır.

Erkeklerde tesettür konusunu gelince fıkhen her ne kadar “göbekten, diz kapağı altı örtülü olur” deniyorsa da bu asgari olanıdır. Erkeklerde de dar giysilerden ziyade beden hatlarını belli etmeyecek şekilde giyinilmesi kişinin takvasını gösterir.

Cenab-ı Allah Settarü’l-Uyubtur, ayıpları örtendir. Kur’ân’da belirtilen Allah’ın yasak olarak emrettiği her söz ve fiil, Allah’ın örtüsü, tesettürü altındadır. Yasaklara uyanlar, Allah’ın “SETTAR” isminin tecelligâhı oldukları gibi, Allah’ın Rahmetine ve affına da müstahak olurlar.

Örtüyü kaldırmadığımız zaman ise; “Mesela, göz bir hassedir ki, ruh bu âlemi o pencere ile seyreder. Eğer Cenab-ı Hakk’a satmayıp, belki nefis hesabına çalıştırsan, geçici, devamsız bazı güzellikleri, manzaraları seyir ile şehvet ve heves-i nefsanîye ye bir kav vat derekesinde bir hizmetkâr olur. (...) Eğer gözü, gözün Sani-i Basir’ine satsan ve onun hesabına ve izni dairesinde çalıştırsan, o zaman şu göz, şu kitab-ı kebir-i kâinatın bir mütalaacısı ve şu âlemdeki mucizat-ı sanat-ı rabbaniye nin bir seyircisi ve şu küre-i arz bahçesindeki rahmet çiçeklerinin mübarek bir arısı derecesine çıkar. (6. Söz)

Cenab-ı Allah akıl nimetini de kâinatın sırlarını açan bir anahtar ve Esma-i Hüsnalarını okutmak için vermiştir. Ve ayet-i Kerimeleri ile de akıl nimetinin nasıl kullanılacağını göstererek, kötü kullanılması halinde hem dünyada hem ahrette azap çekersiniz diyerek, bu günahın da üstünü örtmüştür.

Nikâh örtüsüyle örtünmüş nikâhlılar, nikâhın mukaddes kıldığı tesettürü açmayınız. Dilimizi yalan ve gıybetten sakındıran “her sözünüz doğru olsun” örtüsünü kaldırmayınız. Nefsanî olarak harama nazar etmek isteyen bakışlarınızı “gözünüzü haramdan sakındırın” hadis-i şerifi ile koruyun. Rabbini hatırlatan güzel sesler duymak isteyen kulağımızı, nefsanî ve şehvani seslerden uzak tutalım. Kâinatın tılsımını açmak için verilen “akıl”, içinde yaşadığımız dünyada sayısız esmaları düşünmemezlik ederek, tesettürü kaldırmayalım.

Başkalarına gösterilmesi yasak olan uzuvlarımızı haram ile temas ettirmeyelim, görünmemesi gereken taraflarını göstermeyerek tesettür altına alalım.

Allah kâinatın en ücra köşesine kadar Esma-i Hüsnalarıyla örttüğü gibi, kâinatın küçük bir örneği olan insanı da aynı Esmalarıyla örtüsü altına almıştır. Yani insanda Cenab-ı Allah’ın bütün esmalarına ayine olabilmek kabiliyeti vardır.

Elhasıl; bütün maddi ve mânevi azalarımızı yaratan Allah, bunların emredildiği şekilde kullanılmasını ister. Fakat ne yazık ki insan; su-i ihtiyarıyla bu örtüyü kaldırarak günahlara girer.