"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Suriye'de herkesin hesabı farklı

19 Şubat 2019, Salı 02:21
Münih Güvenlik Konferansı’nın son gününde Suriye konulu oturumda yapılan konuşmalarda aşılması zor görüş ayrılıklarının devam ettiği görüldü.

ABD: ESAD KUZEYE KARIŞAMAZ

ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, “Birincisi hedefimiz bölgede istikrarın muhafazası. Rejimin yeniden bu bölgeye gelmesini istemiyoruz, çünkü rejim istikrarı değil, istikrarsızlığı teşvik ediyor” diye konuştu.

SINIRLARIMIZ GÜVENCEDE OLMALI

MİLLÎ Savunma Bakanı Hulusi Akar ise Türkiye için önceliğinin YPG'nin tasfiye edilmesi yoluyla ülke sınırlarının güvenliğini sağlamak olduğunu belirterek, “Suriye'nin toprak ve siyasî bütünlüğüne saygı duyuyoruz” dedi.

MUHATABINIZ ESAD HÜKÜMETİ

Lübnan Savunma Bakanı Saab, Arap Birliği Genel Sekreteri Ebul Geyt ve Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Verşinin de, Suriye’de muhatabın Esad yönetimi olduğunu, güvenlikli bölgeyi hükümetin koruyacağını söyledi.

***

Suriye’de görüş ayrılığı sürüyor

Münih Güvenlik Konferansı’nın son gününde Suriye tartışıldı. “Strateji mi trajedi mi?” sorusuna cevap aranan oturum, Suriye’ye ilişkin aşılması zor görüş ayrılıklarınIN sürdüğünü gözler önüne serdi.

55’inci Münih Güvenlik Konferansı’nın son gününe Suriye damgasını vurdu. “Strateji mi trajedi mi?” başlıklı oturumda ABD’nin Suriye’den çekilme kararı, Türkiye’nin güvenli bölge inşa edilmesi talebi ve İdlib’in radikal güçlerden arındırılması çalışmaları tartışıldı. DW’nin haberine göre, Türkiye Savunma Bakanı Hulusi Akar, Lübnan Savunma Bakanı Elias Bou Saab, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verşinin, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey ve Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmet Ebul Geyt’in katıldığı oturumu BBC muhabiri Lyse Doucet yönetti.

Jeffrey: Rejimin bölgeye hakim olmasını istemiyoruz

ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, öncelikli hedeflerini IŞİD’in yenilgiye uğratılması, Suriye’de siyasî çözüm bulunması ve başta İran olmak üzere bütün yabancı güçlerin ülkeden çekilmesi olarak sıraladı. Jeffrey, “Ancak başta IŞİD olmak üzere karşı karşıya kalınacak herhangi bir tehdide yanıt verebilmek için bölgede güçlerimizi bulundurmaya devam edeceğiz” dedi. Suriye kuzeyine ilişkin hedeflerinin de değişmediğini aktaran Jeffrey, sözlerini şöyle sürdürdü; “Birincisi hedefimiz bölgede istikrarın muhafazası. Bu şu anlama geliyor: Rejimin yeniden bu bölgeye gelmesini istemiyoruz, çünkü rejim istikrarı değil istikrarsızlığı teşvik ediyor. Dahası NATO müttefikimiz Türkiye’nin özellikle SDG ile ilgili güvenlik kaygılarını gidermek istiyoruz. Ayrıca birlikte savaştığımız SDG’nin de herhangi bir şekilde kötü muamele ile karşılaşmaması da hassasiyetimizi oluşturuyor.”

Saab: Saatli bomba

Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeleri “saatli bombaya” benzeten Lübnan Savunma Bakanı Elias Bou Saab ise Suriye hükümetinin topraklarının bir bölümünün bir komşu ülkenin kontrolü altında olmasını kabul etmemesi halinde büyük sorunlar yaşanabileceğini söyledi. Saab, sözlerini şöyle sürdürdü: “Görünen o ki güvenli bölgede kimin görev yapacağı konusunda bir yanlış anlaşılma var. Bir dayatma sorunu daha da derinleştirecektir. Asıl siyasi çözümü sağlayacak diyaloga odaklanılmalıdır ve çözüm sürecine Araplar müdahil olmalıdır. İster rejimi haklı bulun ister bulmayın gerçek şu ki bu konular Suriye hükümeti ile tartışılmalı. Hükümetle konuşmak istemiyorsanız o zaman Arap Birliği ile konuşun…”

Akar: Nihaî hedef YPG’den kurtulmak

Savunma Bakanı Akar ise Türkiye için önceliğinin YPG’nin tasfiye edilmesi yoluyla Türk halkının ve ülke sınırlarının güvenliğini sağlamak olduğunu söyledi. Akar “440 km uzunluğundaki sınırlarımızda YPG’nin sınır ihlalleri, tacizleri ile karşı karşıya kalıyoruz… Nihaî hedefimiz YPG’den kurtulmaktır” diye konuştu. ABD’nin Suriye’nin kuzeyinden çekilme süreciyle ilgili olarak Amerikalı mevkidaşlarıyla yakın işbirliği içerisinde olduklarını, ne tür adımların atılacağını görüştüklerini açıklayan Akar sözlerini şöyle sürdürdü; “Bu çalışmaları yürütüyoruz, ancak defaatle söylediğimiz gibi şunu yinelemek istiyorum: Biz Suriye’nin toprak ve siyasi bütünlüğüne saygı duyuyoruz. Bunda herhangi bir şüphe olmamalı.” Bunun üzerine oturumun moderatörü Doucet’in, “Siz YPG’yi tehdit olarak görüyorsunuz, ABD ise IŞİD ile mücadelede müttefik olarak görüyor ve onların korunması gerektiği görüşünde. Yani hedefleriniz farklı…” değerlendirmesini yaptı. Akar ise bu sözlere, “Hedefimiz kaynağı ne olursa olsun terörle mücadeledir, hedefimiz asla siviller değildir” cevabını vermekle yetindi.

Geyt: Adana mutabakatı etkinleştirilmeli

Türkiye’nin güvenlik kaygılarını anladıklarını aktaran Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmet Ebul Geyt de, “Türk askerlerinin güvenli bölgede görev almaması hem Türkiye hem Türk askeri için daha iyi olacaktır” görüşünü kaydetti. ABD’nin Avrupalı askerlerin görev yapması isteğinin yanlış olduğunu söyleyen Geyt, “Biz Adana Mutabakatı’nın etkinleştirilmesini istiyoruz” dedi.

Etiketler: suriye, iç savaş
Okunma Sayısı: 1406
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı