"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir Çanakkale hatırası

Hasan ŞEN
18 Mart 2018, Pazar
Çanakkale onbinlerce şehid ve ondan çok daha fazla gazinin çok çeşitli hikâyeleri yıllardan beri daima anlatılmaktadır.

Binlerce vatan evlâdının gülerek gidip, yine gülerek şehit olduğu ve bu şehitlerin kanlarıyla sulanan kıymetli bir beldemizdir Çanakkale.

İşte bunlardan birisi de şehit dedemin hikâyesidir. Çeşitli savaşlara katılarak yorgun bir şekilde evine dönen Hüseyin dedem Çanakkaleye gitmek için hazırlık yapar.

Yola çıkarken hanımı yani rahmetli anneannem ile helâllık isteyerek vedalaşır. Daha bir yaşlarında olan rahmetli annemi kucağına alır ve “Döndüğümüzde kahve pişirir ikram edersin” diye okşarken anneannem hayret ve üzüntüyle, “Bey o kadar uzun mu sürecek bu ayrılık?” diyerek ağlamaya başlar. Hüseyin dedem vakur bir eda ile “Hanım bu savaştır” diyerek hepimizin dilinde kalıplaşan o meşhur sözü söyler: Gidip de gelmemek var, gelip de görmemek var.

Evet onlar giderken dönmeyi düşünmediler. Hüseyin dedem Çanakkale’ye gider ve arada mektupları gelir. Fakat bir müddet sonra irtibat tamamen kesilir.

Herkes dedemin şehit olduğunu bilir, fakat anneannem bu acı veren haberi duymak istemez ve ömür boyu onun gelmesini bekler. Biz torunlarına dedemin anlattığı savaş hikâyelerini anlatır, onunla teselli bulurdu.

18 Mart hiç silinmeyen hayalimdi./ Binlerce şehit içinde biri benim dedemdi.

ÇANAKKALE ŞEHİDLERİ

Ezanlar okunsun bayrak dalgalansın diye

Arş-a yükselen burçlarında kalenin

İman ve azimle bir destan yazıldı

Her karış toprağında Çanakkale’nin

Kan ve ateşle savruldu her tarafa

Yüz binlerce kafa kol gövde bacak

Vatanda yükselsin Tevhid sesleri

Ve hiçbir zaman inmesin diye bayrak

Gazinin göğsünde asılı şeref nişanesi

Hissedilir her yerde şehitlerin nefesi

Her taşta her kitabede daima yankılanır

‘Çanakkale geçilmez’ diye haykıran sesi

Kurtardığı vatanda hâlâ nöbet tutmada

Abideleşmiş hayali aksetmede suda

Kefeni bile olmayan o büyük insanlar

Cennet rüyası görmedeler şimdi uykuda

Düşman vatanıma dikmişken nazarını

Kaybetti şerefini hem yoğunu varını

Şimdi Boğazın sularını ürpertirken rüzgâr

Öpmekte köpüren dalga şehit mezarını

Bin bir nimeti lezzeti varken dünyanın

Kâm almadı o yiğitler ne söz ne niyazdan

Bir asr’a yakın zaman geçti o hatıradan

Geçen, saygı ve hürmetle geçsin boğazdan

İnandığı mukaddes için candan geçenler

Bildiler ki boşa dökmediler kanlarını

Bu güzel vatanı âtiye miras verenler

Hüzünle seyretmede şimdi torunlarını

Saygıyla analım ölmeyen o şehitleri

Saygıyla analım geri dönen gazileri

Vatan haritasında bir mühür gibi duran

Gelin saygıyla analım Çanakkale’yi

Yavaşça geç, ses olmasın toprak ve suda

Çünkü yüz binlerce şehit şimdi uykuda

18 Mark Çanakkale hiç silinmeyen hayalimdir

Onbinlerce şehit içinde biri benim dedemdir.

Okunma Sayısı: 2737
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı