"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Baharın incileri

Havva KÜÇÜK KONUR
31 Mart 2019, Pazar
Bir yazı yazsam, bir kalem oynatsam, kelâmın peşinden yürüsem...

Yıldızlar baksa asumandan, kanat çırpsa kuşlar... Hasretin her hâlini, ümidin her şavkını taşısalar uzaklara. Kalemin ucunda yürüse üveyikler. Harflerle uçursak sonsuzluğa özlemimizi. Her ânın, anının hikâyesi dirilse yeniden. Barla olsa...

Duâlar vardır ebediyete uçurulan. Her el açışta kalbe batan, göze dolan, gönlü okşayan, hayâlleri kanatlandıran duâlar... Hayâller duâ olur bazen, duâlar hayâl. Senden önce âhirete gider, Cennette bekler seni. Dünyanın gıll ü gışından sıyrılıp en saf halinle yakardığında Rahman’a, içini kıpırdatır, gönlünü serinletirler. Anıların, hayâllerin izdüşümü, sevdanın tatlı kıpırtılarına, aşkın lâhutî kollarına bırakır kendini, devleşir. Devleştikçe büyür, zenginleşir, ebedileşir. Visâli ömre bedeldir bazen, hâtırâtı Cennet-misâl.. Hep beklenen, beklendikçe heyecan verip sabırsızlaştıran ibrişime döner.

Özlem bağının toprağında büyüyor, sevginin en kırmızı gülleri. Gözyaşınla sular, sükûtunla verirsin nefesini. Güneş olur, su olur, herşeye rağmen büyütürsün çiçeğini. Kimsenin ne dediği umrunda olmaz. Rüzgârın karşısında koruduğun, kolladığın bir mâsume olur ellerinde. Onun için endişelenir, merak edersin. Ellerin ona duâda, zihnin onunla kuyulardadır. Âh maddenin kesif boyutu! Bıraksaydın gelseydi, bir nefeslik dursa ve bekleseydi... Bıraksaydın...

Hakikat ince nakışlarıyla bağlar kendine. Hiçbir şeye ihtiyaç duymadan, müstağni bir duruş ve sessizlikle durur, bekler. Elem yaksa da içini yalım yalım, seslendirmekten geri durmazsın. Eriyik olsa, damlatsa içini, söylemekten korkmazsın. Senin olmayacağını, sana kalmayacağını bilsen de, yanında durmaktan utanmazsın. Bilirsin ki, nereye koyarsan koy, ne yaparsan yap, o bir yerlerden çıkacak, çiçek açacak, aydınlatacak seni. Var olmaya, varlığıyla yanında olmaya devam edecek. Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin, ne kadar gecikmiş olursa olsun, bileceksin ki bir yerlerden tebeyyün edecek, izhar edecek kendini.

Ey nazlı lâle! Bilirim dinlersin beni bir yerlerde. Bilirim sessizdir bakışın, celâllenmezsin. Baharın yeni yeni tüllendiği şu günlerde, eriyen karların derelerdeki şırıltısıyla gel olur mu? Yavaş yavaş, nazlı nazlı gel. İçimizde çiçeklerin açsın, yüreğimizde güneşinin hüzmeleri çıksın. Biz, abus çehrelerin gülümsemeye başlamasıyla anlayalım geldiğini. Merhamet, vicdan, insafla ısınan kalplerin sıcaklıklarıyla anlayalım. Kuşların, güvercinlerin cıvıltılarıyla, kanatlarına koydukları mutluluğu cömertçe dağıtmalarıyla anlayalım. İstanbul’daki lâlelerin, erguvanların dört bir yandaki rengârenk arz-ı endamıyla bilelim seni, geldiğini... Sonsuz bir rayihayla buralardan geçtiğini.. Coşturduğunu, heyecanlandırdığını ve kıpırdattığını... Bilelim.

Yağmur yürekli! Geçtiğin yollar çamurlu, dikenli.. Senin ayakların çıplak, nâzenîn... Üzülsen, kırılsan, yorulsan da, vazgeçme yolları katetmekten. Zorluklar yıldırmasın seni, azmini.. Yolunun tarifini yapabiliyorsan kendine, bu yolda olduğuna pişman değilsen, muhakkak problemleri çözmek için hâl çareleri de bulacaksın. Evet, bedel ödemek zordur. Ama bu bedeli ödeyecek, zorlukları göğüsleyecek birileri muhakkak olacaktır. Sen yalnız değilsin. Mutlaka yanında birilerini de bulacaksın. Hakikate gönlünü ateşlemiş, neyyir-i hürriyetle gönlünü yakmış, sevdasına sevdalanmış birileri olacak. Ümidini kesersen, yıkılırsın. Başını kaldırmazsan, ayaklarına bulaşmış çamurlar seni kendine benzetir. O yüzden başını kaldır, Üstadına ve dâvâna “Sadakte” de! De ki, yarasa tiynetliler uzaklaşsın, karanlıklarını kimseye bulaştıramadan siyahlıkları kursaklarında kalsın. Çıkamasınlar, çıkaramasınlar ortalığa.

Bahar geldi ya! Bütün heyecanımız ondan. Allah’ın tefekkürlük manzaraları, içimizde kelebekler koşturuyor, ümit besteleri halelendiriyor. Ve bir kıvılcım düşüyor yüreklere en muallâ yerden, Üstadımdan:

“Ben acele ettim kışta geldim. Sizler Cennet-âsâ baharda geleceksiniz..”                     

Okunma Sayısı: 1514
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Erkam Yıldırım

    31.3.2019 00:10:25

    tebrik ederim.👍

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı