"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yargının dünü ve bugünü

Hüseyin GÜLTEKİN
24 Ocak 2022, Pazartesi
Üstad Bediüzzaman’a reva görülen keyfî tarassutların ve tecritlerin tarihte emsalleri yok denecek azdır.

Sudan bahanelerle Bediüzzaman’a dünyayı zindana çevirdiler, o zamanın müstebitleri. Vücudunu ortadan kaldırmak için, defalarda zehirlediler... Vicdanları sızlatan bu uygulamaları tek partinin hak-hukuk tanımayan müstebitleri yapıyordu.

Gelin görün ki adaletten ayrılmadan, hakperest hakimler ve savcılar da olmuştur o karanlık dönemde. Bu dönemde sıkça şahit olduğumuz gibi: “Neyime gerek… Ne olur ne olmaz, başıma beklemediğim bir iş gelebilir.” korkusu ile kanun hükümlerini bir kenara koyarak, kanunsuzluklara imza atarak nice canları yakan hakimler değil; bedeli ne olursa olsun adaleti ve kanun hakimiyetini esas alan Ali Rıza Bey, Hesna Hanım gibi adaletperver hakimler çıkmıştır.

Yine şimdi yürürlükte olan kanunlarda yeri olmayan ‘irtibat’, ‘iltisak’ vs. gibi ucu açık isnatlarla verdikleri hukuksuz kararlarla nice suçsuz insanın hayatlarını karartan hakimlerin yerine; adaletten ayrılmayan, nice beraat kararları veren hakimler olmuştur.

Vicdanlarının sesini dinleyen adaletperver hakimlerin isabetli kararları sayesinde o kanun tanımaz tek parti döneminde dahi Bediüzzaman ve Risale-i Nur külliyatı hakkında binden fazla beraat kararı verildi. 

Geçmişte tek partinin, tek adamın yargı üzerindeki tamamen hukuksuz ve keyfî dayatmalarına, baskılarına ve tehditlerine rağmen çoğu hakimin ve savcının Bediüzzaman ve onun talebeleri hakkında adalet ve hukuk çerçevesinde verdikleri binden fazla kararlarına bakalım; bir de, hukuk dışı, yanlış kararlara istemeyerek de olsa imza atmak zorunda bırakılan; çoluk-çocuk demeden, kadın-erkek demeden, hasta-yaşlı demeden binlerce mağduriyetlere sebep hakimlerin ve savcıların varlıklarını düşünün.                  

Evet hakları ve hürriyetleri çiğnemekte sınır tanımayan, kanunların değil; müstebitlerin keyfî talimatlarının hükümferma olduğu o devr-i sabıkta dahi nispeten bazı adaletperver ve hakperest yargı mensuplarının yukarıdan verilen talimatlara aldırmadan, başlarına gelmesi muhtemel riskleri dahi düşünmeden Üstad Bediüzzaman, Risale-i Nur ve Risale-i Nur talebeleri hakkında doğru ve hukuka uygun kararlara imza atmaları her türlü takdire ve tebrike şayan olsa gerek.

Okunma Sayısı: 1760
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Gültekin

    28.2.2022 11:49:24

    Bir devleti ayakta tutan en büyük meziyet ADALETTİR. Geçmişte çok faili meçhul olaylar yaşandı, bunlar zaman aşımına uğradı diye üstlerini örtüyoruz, asla doğru değildir, acaba Allah indinde zaman aşımı diye bir kural var mıdır? ki biz aciz kulların yasalarıyla zaman aşımına uğradı diyerek pislikleri örtüyoruz, örte örte artan pislikler kokmaya başlar ve herkes rahatsız olur. Yasalar sokak tepkilerine göre asla uygulanmamalıdır, uygulanır ise toplum bozulur, bozulan bir toplumun devleti fazla ayakta kalamaz.

  • Said Yüksekdağ

    24.1.2022 11:58:35

    Kaleminize kuvvet Hüseyin Ağabeyim.. Gerçekten şu an adalet çok büyük bir yara almış durumda. Dediğiniz gibi en çetin tek parti döneminde dahi zor kararlar da olsa adaletli olunabildiyse şimdi adaletin daha fazla tecelli etmesi gerekir. Ama ne yazık ki adama göre muamele, korku ve baskıyla zulüm ediliyor. Hakikî manada adaletin tecelli ettiği günleri görmek duasıyla..

  • Nabi

    24.1.2022 09:07:36

    Günümüz de hukuk cinayetlerinin ayyuka çıktığı bir zaman diliminden geçiyoruz.Zulme Rıza zulümdür Kur'an ın kesin hükmü varken hâlâ yanlışta tam gaz ısrar edilmekte mazlumların çığlık ve feryatları duymazdan gelinmektedir.Mazlumların, mağdurların sesi kulağı olan gazetemiz ve siz değerli yazar çizerlerimiz iyi ki varsınız.Cenab-ı Allah C.C.sizlerin yaptığınız bu emsalsiz hizmetlerinizin mükafatlarını dünya ve ahirette sizlere kazandırsın .Sonsuz nimetleriyle sizleri şahs -ı manevimizi buluşturup istikametten ayırmasın Amin.Marifet o durki zalime zulmünü korkmadan çekinmeden yüzüne karşı ifade edebilmek söyleyebilmektir.Rabbimiz biz Yeni Asya Nur talebeleri olarak zulme sessiz kalıp da işlenen cinayetlere ortak olan bedbaht kullarından eylemesin, geçmişte olduğu gibi bu günde,yarında gelecekte de hakkın hatırını ali kılanlardan (aynen üstadımızın fiilen yaptığı gibi)eylesin.Selam ve dua ile.

  • H.ibrahim Karahan

    24.1.2022 03:39:09

    Allah razı olsun

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı