"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir döneme damga vuran adam Adnan Menderes

İlimdar Kaya
18 Ekim 2021, Pazartesi
Bu yazı bazı sebepler nedeni ile geç kalmış bir yazıdır.

Adnan Menderes dönemini çocuk olarak yaşadım. Yalnız köydeki evimizde saklanan Menderes’in idam edildiğine dair gazeteyi çıkardığımı ve bunu gören halamın hışmına uğradığımı, gazeteyi elimden alarak tekrar sakladığını hatırlıyorum. Bu husus bile tek başına ülkenin ve insanların durumunu gözler önüne seriyor, rahmetli Demirel’in dediği gibi, korku dağa taşa sinmişti. 

Adnan Menderes nazik ve simge isimlerden biri ve çok önemli bir şahsiyettir, Celal Bayar gibi geçmişi İttihad ve Terakkici değildir. Hayatının her safhasını demokrat olarak geçirmiş ve sonradan demokratların içinde yer almamıştır. Menderes Serbest Fırka’nın Aydın il başkanı iken Serbest Fırka kapatılır, Menderes çok başarılıdır. O dönem Celal Bayar da CHP’nin İzmir il başkanıdır. Adnan Menderes’in CHP’ye geçmesi için yoğun baskı yapılır. Menderes, CHP’ye geçmesini isteyen insanlara kabul edemeyecekleri istekler ileri sürer, fakat bu istekler kabul edilerek CHP’nin Aydın il başkanı yapılır. Sonra da parlamentoda üç dönem Aydın milletvekili olarak görev yapar. 

Ama Kader-i İlâhî Menderes’i CHP’de tutmaz, ona Din-i Mübin’e hizmet için ihtiyaç vardır. Bir sebebe binaen birkaç arkadaşı ile birlikte oradan ayrılır. Bediüzzaman’ın “otuz beş sene sonra dirildi” dediği demokratlar 1946 yılında Demokrat Parti ile ortaya çıkar. Bu arada Bediüzzaman Menderes’e sahip çıkar, sandık başına giderek Demokrat Parti’ye açık şekilde oy verir. Ehl-i dini Demokrat Parti’ye yardıma dâvet eder, bir taraftan da ikaz ve uyarıları ile Menderes’e yol gösterir. Asrın sahibinin bu maddî ve manevî yardımı ile Menderes muarızlara üstünlük sağlar.  İlk seçimde oyların tasnifinde yapılan hile yüzünden altmış bir milletvekili çıkarılır. Demokrat Parti 14 Mayıs 1950 seçimlerinde % 53 oy oranı ile 408 milletvekili çıkararak CHP’nin 27 yıllık tek parti iktidarına son verir. Artık Demokrat Parti dönemi resmen başlar. Celal Bayar Cumhurbaşkanı, Adnan Menderes ise başbakandır. Bu tarihten sonra siyaset devlet merkezli değil, vatandaşın arzu ve istekleri siyasete yön verdi. Demokrat Parti’nin bu zaferi “Ak Devrim” olarak nitelendirilir. Çok kısa sürede Demok- rat Parti’yi iktidara taşır arkadaşları ile birlikte Menderes.

Ama Demokrat Parti’nin bu ezici başarısı ve iktidarda iken yaptığı icraatlar kendisini idam edip, vücudunu ortadan kaldıran muarızlarını rahatsız ederek çok kızdırır. Çünkü Bediüzzaman’ın tabiri ile “İslâm Kahramanıdır” Menderes. Bu kesimin yok etmeye çalıştığı milletin değer yargıları Menderes tarafından tekrar inşa edildi. Ezan-ı Muhammedî aslına döndürüldü. Din ve vicdan hürriyeti üzerindeki baskılar kaldırılınca millet rahat nefes almaya başladı. Açılan Kur’ân Kursları ve dinî okullarda din tedrisatı yapılmaya başladı. Demokratlar Risale-i Nur eserlerinin neşrine mani olmadı, neşrine müsaadekâr davrandı. Hatta bir ara devlet eli ile basılacaktı, buna devlet kademesindeki masonlar engel oldu. Bu dönemde Risale-i Nurlar’la ilgili mahkeme ve hapis dönemi devam etmez ve biter. Ülkede din ve vicdan hürriyetinde çok büyük bir rahatlama olur.  

Yurt dışına gönderilen Osmanlı hanedanı tekrar ülkeye getirildi. İcraatları ile milletin değerlerine zarar veren Halk Evleri ve Köy Enstitüleri kapatıldı. Ülke komünizm tehlikesine karşı NATO’ya sokuldu. Millî iradeyi sandığa yansıtan ilk başbakandır Adnan Menderes.

Menderes ile ülkede makinalaşma ile tarımda kara sabandan traktöre geçildi. Köylü o güne kadar elde edemediği miktarda para kazanarak zenginleşmeye başladı. Ülkedeki şeker, demir, çimento ve elektrik üretiminin artması ülkeyi ekonomik olarak geliştirdi. Yüzün üzerinde sanayi kuruluşu hizmete girdi. Buğday ithal eden ülke, buğday ihraç eder hale geldi. Ekonomik alandaki gelişmeler sosyal ve kültürel alanda gelişme ve değişimi beraberinde getirdi. Eğitim alanında çok büyük değişimler yaşandı. Lise, ortaokul, ilkokulda okul sayısının artması öğretmen sayısının artmasını sağladı. Üniversiteler açılmaya başlandı. İnsanlar her alanda hürriyeti tatmaya başladı. Ülke her alanda altın çağını yaşıyordu, ülke bir şantiyeye dönmüştü. Millet de bu halden çok memnundu.  

Siyaseti dinsizliğe alet edenler ülkedeki ve sosyal hayattaki bu güzel gelişmelerden rahatsız olmalarından dolayı Demokratları iktidardan uzaklaştırmak için yoğun gayret içindeydiler. Sürekli Demokrat Parti’nin içine el atarak karıştırmaya ve yeni oluşumlar ortaya çıkarmaya çalışıyorlardı. Bu iş için de milliyetçi kesimi ve Millet Partisi’ni kullanmaya çalıştılar. 

Bu tehlikeyi gören Bediüzzaman Milliyetçi kesimi uyararak “Millet Partisi ise: Eğer İttihad-ı İslâm’daki esas olan İslâmiyet milliyeti ki, Türkçülük onun içinde mezc olmuş bir millet olsa, o Demokratın mânâsındadır, dindar Demokratlara iltihak etmeye mecbur olur” sözleri ile Demokratlara verilen zararı önlemek istemiştir. Millet Partisi’nin kışkırtıcı politikalarından dolayı bu parti kapatılmıştır. Hatta bir ara CHP Millet Partisi’nin yerine kurulan CMP ve Hürriyet Partisi ile birlikte Demokrat Parti’yi devirmek için ortak seçime bile gitmek isterler, ama bu birliktelik önlendi. CHP bu iki muhalefet partisi ile birlikte sürekli ülkeyi gererek kutuplaştırıyordu.

Vefat etmeden önce Menderes’in siyaseti dinsizliğe alet edenler tarafından devrileceğini kalp gözü ile gören Üstad Bediüzzaman bu halden telâş ediyordu. Yazdığı bir mektup da “Yoksa sizin yapmadığınız eskiden beri cinayetleri nasıl eski partiye yüklüyorlarsa, size de yükleyip, Halkçılar ırkçılığı elde edip tam sizi mağlûp etmeye bir ihtimal-i kavi ile hissettim. Ve İslâmiyet namına telâş ediyorum” der. 23 Mart 1960 tarihinde Bediüzzaman Said Nursî vefat ettiği için Adnan Menderes manevî destekten mahrum kalmıştı, yalnız başına idi. Halkçılar ile ırkçıların ortak hareketi sonucunda 27 Mayıs 1960 günü yapılan askerî müdahale ile Demokratlar ve Adnan Menderes iktidardan uzaklaştırılır ve yeni bir zulüm ve hukuksuzluk dönemi başlar. 

Okunma Sayısı: 1263
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı