Üstad Barla döneminden itibaren talebelerini ittihad ve tesanüdü muhafaza etmeleri konusunda çok ikaz etmiş.
Bir Barla mektubundaki “Hayat, vahdet ve ittihadın neticesidir. İmtizaçkârâne ittihad gittiği vakit, manevî hayat da gider. ‘İhtilâfa düşmeyin; sonra cesaretiniz kırılır, kuvvetiniz de elden gider’ (Enfal Sûresi: 46) işaret ettiği gibi, tesanüd bozulsa cemaatin tadı kaçar” ifadeleri bunun ilk örneklerinden biri.
Yine Üstadın bir konuda ihtilâfa düşen talebelerine yaptığı “Sizin hizmetinize ihtiyaç yoktur. Aranızda tesanüde ihtiyaç vardır. Siz hizmeti düşünmeyin. Hizmeti en muhalife dahi Cenab-ı Hak yaptırır. Sizin düşüneceğiniz, uhuvvet, muhabbet, ittihad ve tesanüddür. En fazla düşüneceğiniz bunlardır. Bugün bize en fazla lâzım olan budur” ikazı da.
Tecrübeler de gösteriyor ki, hizmet ehlinin en çetin imtihan konularından biri tesanüd.
Bu imtihanı başarabilmenin şartı birlik beraberliği muhafaza ederek fitne tuzaklarını bozmak suretiyle hizmetlere odaklanmak.
Asla birbirini tenkitle uğraşmamak; “medar-ı niza” bir mesele çıktığında hemen meşverete götürerek hür bir zeminde yapıcı ve samimî müzakerelerle neticeye bağlamak.
Kendi fikrine uymasa dahi meşveretten çıkan karara tâbi olmak ve sahip çıkmak. En azından saygılı olmak. “Bu kararla tesanüdümüz zarar gördü” gibisinden tevillerle, kendi fikrindeki ısrarını sürdürüp meşveret iradesini itham edici tavırlara tevessül etmemek.
Üstadın “Haklı şûrâ ihlâs ve tesanüdü netice verir” sözüyle ifade ettiği mana, meşveretin karar ve iradesine bağlılıkla tecellî eder.
Aksi halde, meşverette kabul görmeyen fikirlerde ısrar, sahibini çıkmaz bir yola sokar.
Zübeyir Gündüzalp’in “Muarız ekalliyet nazara alınmaz” sözü bu tavra işaret ediyor ki, bu hale düşmekten Allah’a sığınmak lâzım.
Şu da bir gerçek ki, şahs-ı manevî ve hizmet kervanı, meşveret kararlarıyla tayin edilen istikamette yine şûrânın belirlediği yol haritasının rehberliğinde yoluna devam eder.
Netice olarak hiçbirimiz unutmayalım ki, hiçbir fikir ayrılığı ve mizaç uyuşmazlığı tesanüdümüzden daha önemli değil ve inşaallah ebedî hayatta da devam edecek olan birlik beraberliğimizi bunlara asla feda edemeyiz.