"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman’ın avukatı

Kübra ÖRNEK KORKMAZ
15 Haziran 2019, Cumartesi 00:18
Büyük adam dâvâsı büyük olan, büyüklük dâvâsı olmayan adamdır.

Meşrû lezzetleri dahi dâvâsı uğruna terk edendir. Dâvâsıyla yaşayan, dâvâsı ile ölendir.  Evet, “Bediüzzaman’ın Avukatı” olma şerefine nail olan Bekir Berk, işte böyle büyük bir adamdı. Risale-i Nur’la karşılaşıp, Üstad Bediüzzaman’ı ve talebelerini tanıyınca aklıyla, kalbiyle, ruhuyla ve sair bütün lâtifeleriyle o Nurlar’ın pervanesi olmuş ve hayatını bu dâvâya feda ederek Nurlar’ın müdafaalığını yaptı. Vefatının 27. senesinde ona ve onun gibi ahirete intikal etmiş bütün Nur Kahramanlarına rahmet duâlarını gönderiyoruz.

Hayatını imana, Kur’ân’a adayan Bekir Berk, ölüm pahasına savunmalar yaptı. Hâkimler “Neye güveniyorsun?” dediğinde, kefenini çıkartıp “Buna güveniyorum” diyebildi. Hakkın zaferi için memleket memleket gezdi. Gecesini gündüzüne katarak, her zorluğu aştı. Gençliğinden beri vatan, millet ve İslâmiyet için büyük hizmetlerde bulundu. Mahkemeler onun için manevî bir cihad meydanıydı. Bediüzzaman’dan aldığı “Fıtratı müteheyyiç olan insanın rahatı, yalnız sa’y ve cidaldedir” dersini, bizzat yaşayan, izzet sahibi bir hukukçuydu. Mahkemelere cepheden cepheye koşar gibi koştu. Şevk-i mutlakın ideal bir numunesiydi. Himmeti onu tek başına bir millet yaptı. Bir bayrak şahsiyet olarak gençlere hep örnek oldu. Başta biz gençlerin ve bütün âlem-i İslâmın onun şevkine, gayretine, dik duruşuna ihtiyacı var. 

15 Nisan 1952’de çiçeği burnunda bir avukat olarak, baroya giren Bekir Berk, “Ben hakkını aramaktan aciz Anadolu insanına yardım etmek istiyorum” diyerek, Akşehir’e gider. Mazlûm ve maznunların hakkını korumak için dâvâlarına girmeye başlar. Dostlarının ısrarı üzerine İstanbul’a dönen Bekir Berk, bir kitapçı vitrininde Eşref Edip’in “Bediüzzaman Said Nursî” kitabını görür, okur. Daha önce hakkında birçok şey duyduğu Bediüzzaman’ı bu kitapla daha yakından tanıma fırsatı bulur. Çok etkilenir. Bu güzel tevafuk kısa süre sonra onu Üstad’ına götürecektir.

Bir gün Bekir Berk’in telefonu çalar. Karşıdaki ses Tahsin Tola’ya aittir. Konuyu açar. İçinde Zübeyir Gündüzalp ve Tahiri Mutlu’nun da bulunduğu bir grup Nur Talebesi Ankara’da tutuklanmıştır. “Dâvâyı alabilir misin?” der. Bekir Berk, “Şimdi olmadı Tahsin Abi! ‘Dâvâyı alabilir misin?’ ne demek? ‘Ankara’ya gel. Bu dâvâyı al’ diyeceksin! İnançları için zindana atılan insanları savunmayacaksam bu cübbeyi neden giydim?” der ve hazırlanır. Mazlûmlarla görüşür, hallerinden çok etkilenir. Bunlar zamanın sahabeleri olmalıdır. Şu Tahiri Mutlu Hz. Ebubekir’e (ra) nasıl da benziyor. Ya şu kartal bakışlı Zübeyir Gündüzalp. Hz. Ömer (ra) gelse “bana gerek kalmadı” deyip Ravza’ya dönecektir. Bu köylü çocuğu Bayram Yüksel. Yüzüne baksa Hz. Osman (ra) sevinçten ağlamaya başlayacaktır. Şu telâşlı genç Mustafa Sungur. Üstündeki perdeyi kaldırsak altından Hz. Ali (ra) çıkacaktır. Bunlar çağı kirlerinden arındıracak bahtiyarlardır. İnsanlığı kurtuluşa erdirecek kahramanlardır. Kendilerini insanlığın saadetine adamış yüce ruhlardır.

Nur Talebelerinin halleri Genç Bekir’i çok etkiler. Hapiste kalmalarına gönlü razı değildir. “Arkadaşlar!” der: “Sizi bir an önce hapisten çıkarmaya mı çalışayım, yoksa inandığınız dâvâyı mı savunayım?”

Zübeyir Gündüzalp, Bekir Berk’e döner: “Bizler burada 10 sene yatmaya razıyız. Siz Risale-i Nur’un ulvî dâvâsını müdafaa edin.” Bu cevap onlara olan hayranlığını kat kat arttırmıştır. Demek onlar genç yaşlarında, nefislerini kurtarmanın telâşında olmayan gerçek dava adamlarıydı. Dâvâ günü gelir. Bekir Berk muhteşem bir savunma yapar, beraat kararı verilir. 

Bunun neticesinde Üstad, Bekir Berk’le görüşmek ister: “Kardeşim! Seni bana Allah gönderdi! Seni, 40 sene hizmet etmiş talebem gibi kabul ediyorum. Yaptığın müdafaalar için sana 500 banknot vermem gerekirdi. Ama mükâfatını dünyada vermek istemiyor, ahirete bırakıyorum. Biz kendi ihtiyarımızla hareket etmiyor, istihdam olunuyoruz.”

Gürül gürül sesiyle mahkemeleri inleten Bekir Berk, Üstadın karşısında tek kelime edememişti. Çocukluğunda gördüğü rüya hayalinin önüne geldi. Peygamber Efendimizin (asm) zırhını giyip kâfirlerle savaşması, annesinin bu rüyayı müjdeyle yorumlaması, “Sen de günümüzün Ebu Cehil’leriyle mücadele edeceksin” deyişi, Ankara’daki mazlûmların savunması için dâvet alması ve o Büyük Üstad’la görüşmesi. 

Evet, tarihte genç yaşta inancını, azmini ve ümidini koruyabilmiş yüksek mefkûreli, maddî manevî hislerinden fedakârlıkta bulunabilmiş kahramanlar vardır. Bu kahramanlardan biri de Bediüzzaman Said Nursî’nin avukatı olarak tanıdığımız Bekir Berk’tir. Onun dinç, dinamik, cevval oluşu, dik duruşu bütün gençlere örnek olmalı. Hayatını hizmetine adamaktan çekinmeyen bu yüksek şahsiyet rol model alınmalıdır. 

Hayatını dâvâsına verene, dâvâsı hayat verirmiş. Bir ölüp, bin dirilmek bu olsa gerek.

Kaynak:

1) Hayatını Dâvâsına Adayan Adam Bekir Berk, İhsan Atasoy. 

Okunma Sayısı: 3984
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Mehmet

    16.6.2019 05:45:09

    Değişen sadece zaman, şartlar ve şahıslar... O kutlu yolun ve çilekeşlerinin ektiği tohumlar meyveye durdu. Yüzbinlerce semere verdi. Medrese-i Yusufiyelerde ömür tüketiyorlar. Batıl siyasete eklemlenmiş, okuduğu risaleler kursağından aşağı inmeyen menfaat şebekeleri bunları anlayamaz. Boşuna Uhuvvet Risalesi okuyanlara yazıklar olsun. Allah Bekir Berk Ağabeye gani gani rahmet eylesin. Onun ve müdafii olduğu kutlu yolcuların yolundan ayırmasın. Günümüzün Bekir Berk temsilcilerine ithaf olunur.

  • Ali R. Yardimoglu

    15.6.2019 07:50:07

    Rahmetullahi aleyh.....

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı