"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir “KOP” macerası daha

Kübra ÜNÜVAR
09 Eylül 2018, Pazar
Bir KOP macerası için daha çıkmıştık yola. Farklı farklı şehirlerden hiçbir meşakkati düşünmeden gelmiştik Üstadımızın mümkün olsa bir ömür kalacağı Barla’ya.

Kimimiz ilk defa katılıyordu KOP dedikleri şey ne diye. Kimimiz de sanki ezelden beri KOP’taydı. Bir gün geç gelmiştim, ama öyle samimî bir ortam vardı ki sanki doğduğumdan beri Barla’da KOP’taydım. Bu program benim için kardeşlerimde bulunan fedakârlığın, muhabbetin, sabrın, uhuvvetin en güzel örneğiydi.

Barla hepimiz için farklı duygular uyandıran bir yer olduğu için böyle bir programın burada olması hepimizde ayrı bir şevk ve heyecan uyandırıyordu. Sabah namazlarında Barla’da bulunduğumuz her saati boş geçirmek istemeyen kardeşlerim, camilere, Üstadın evlerine, 11. Sözün yazıldığı yere giderek bol bol istifade ettiler. Köpeklerden korkan ve uykusuna yenik düşen bizler de tesislerde kalmayı tercih ederek onların istifadelerinden istifade ederek yetindik. 

Hepimiz dört gözle Çamdağına çıkacağımız günü bekliyorduk. O gün gelmişti. Herkeste farklı bir heyecan vardı. Çıkarken bazı kardeşler, “Yav Üstadım sen buraları nasıl çıktın be, biz bir kısmını yürüyoruz sen buraları hep nasıl yürüdün?” diyerek yolculuğumuza keyif katıyorlardı. Zirveye ulaşmıştık. Orası benim için en güzel yerdi. İlk defa çıktığım için ya da yüksek yerleri sevdiğim farklı tefekkürlere sevk etti beni. O an oradaki bütün kardeşlerime bakıp dedim ki: “Rabbim beni bu güzel kardeşlerimle, en güzel mekânlarda bulundurduğun için sana şükürler olsun.” Kamp boyunca yaptığımız dersleri, kavram sunumlarını ise farklı kardeşlerden, farklı ablalardan dinlemek hepimiz için ayrı bir şükür sebebi oldu. O kadar güzel anılar biriktirdik ki, akşam programımız bittikten sonra kimimiz çay ile muhabbetin keyfini çıkarıyordu, kimimiz tefekkür edip yazılar yazıyordu, kimimiz de zor şartlar altında voleybol oynamaya çalışıyordu. Bu program hiç bitmesin istiyorduk. Zaman kavramı olmadan uzun bir süre daha burada kalmak istiyorduk. Daha ayrılmadan bir daha nerede buluşsak planları bile yapmıştık. Ama her güzel şeyin sonu olduğu gibi bunun da sonu gelecekti. 

Barla’dan ve dostlardan ayrılma vakti gelip çattığında ise herkesin aklından Zübeyir Ağabeyin şu sözleri geçiyordu: “Birimiz şarkta, birimiz garpta, birimiz cenupta, birimiz şimalde, birimiz ahirette, birimiz dünyada olsak, biz yine birbirimizle beraberiz. Kâinatın kuvveti toplansa bizi yüksek Üstâd Said Nursî’den ve Risale-i Nur’dan ve bizi bizden ayıramazlar. Zira biz Kur’ân’a hizmet ediyoruz ve edeceğiz. Ahiret hakikatine inandığımız için, mânevî olan bu sevgi ve tesanüdümüzü elbette hiçbir kuvvet sökemeyecektir. Çünkü bütün Müslümanlar saadet-i ebedîye makarrında toplanacaklardır.” Ve bu haykırış hepimize teselli oldu. Yine en güzel programlarda buluşmak duâsıyla birbirimizden ayrıldık.

Böyle uhuvvet dolu, şevk veren programları organize eden canım kardeşlerim Kayseri ekibinden, Barla’da bıkmadan, usanmadan bize hizmet eden ağabeylerimizden, ablalarımızdan Rabbim ebeden razı olsun. 

En güzel programlarda tekrar tekrar buluşmak duâsıyla…

Okunma Sayısı: 1170
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı