Toprak hacmi itibariyle dünyanın en küçük devleti olan Vatikan, resmî olarak 11 Şubat 1929’da kuruldu. İtalya’nın Roma şehrinde fiilen çalışmaya başlaması ise 7 Temmuz 1929’de mümkün olabildi.
Yüz ölçümü bakımından en küçük devlet olduğu için, bir ismi de Vatikan Şehir Devleti’dir.
Vatikan, aynı zamanda teokratik, yani “Dine dayalı bir devlet”tir. Bu devletin hacmi küçük olmakla beraber, Hıristiyanlık âleminin en büyük mezhebi Katolikliğin merkezi olduğu için, nüfuzu itibariyle dünya çapında büyük itibar gösterilen bir devlet hükmündedir.
Dünya devletleri arasında dinin hükümlerine göre yönetildiği kabul edilen iki tane de İslâm ülkesi var: İran ve Suudi Arabistan.
Vatikan ile Arabistan’da demokrasi yok, dolayısıyla seçimler yapılmıyor. İran’da ise, görünürde seçimler yapılmakla beraber, dinî lider olarak kabul edilen Âyetullahlar, siyaset üstü olup mutlak otorite makamında kabul edilmektedir. Âyetullahlar, milletin iradesinin üstünde kabul edildikleri için, İran’da da gerçek anlamda bir demokrasiden söz edilemez.
Bu ön bilgilerden sonra, tekrar Vatikan konusuna dönelim.
*
Vatikan, gerek nüfusu ve gerekse coğrafi konumu itibariyle en küçük devlet statüsünde olmasına rağmen, dünya genelindeki Katolik Hıristiyanların ruhanî ve mânevî merkezi olma hüviyetini taşıyor.
Devletin hem siyasî başkanı, hem de ruhanî lideri aynı şahıs (Papa) olup, o şahıs aynı zamanda Papalık makamını temsil etmiş oluyor. Bu yönüyle, Vatikan’ın yönetim sistemini “teokratik mutlak monarşi” şeklinde ifade etmek mümkün.
Papayı, dünya Katolik kiliselerinin temsilcisi durumunda olan 70 kadar kardinal seçiyor. Vatikan’a seçilip gönderilen bu kardinaller, ölünceye kadar aynı temsil makamında bulunurlar.
*
Roma şehri içinde ayrı bir gettoyu andıran Vatikan’ın yüzölçümü 1 km. karenin de altında. Aynı şekilde, yerleşik nüfusu da bugün itibariyle 1000’in altında bulunuyor.
Vatikan’ın güvenlik gücü, İsviçre asıllı yüz kadar askerden müteşekkil. Bunlar tâ 16. asırda giyilen kıyafetlerle görev yapıyor.
Vatikan’ın geliri ve geçim usulü, Katoliklerin yardımı, bağışı, aidatları ile merkeze bağlı çalışan radyo, tv, gazete gibi medya kuruluşlarından elde edilen paralarla sağlanıyor.
Vatikan ve Risâle-i Nur
Üstad Bediüzzaman, Vatikan’daki Papalık merkezine mektup gönderdi mi, göndermedi mi? Elimizde bu suâlin net bir cevabı yok. Net cevap-izah, kitap-risâle hususunda var. Emirdağ Lâhikası isimli eserdeki yer alan bazı bilgiler, Bediüzzaman Hazretlerinin Vatikan’daki Papalık merkezine 1951’de Hz. Muhammed’in (asm) peygamberliğini izah ve ispat eden Zülfikar Mecmuası isimli eserini göndermiş. Bir rivâyete göre, tevhide dair meseleleri ihtiva eden Asay-ı Musa isimli risâleyi de göndermiş.
Nitekim, Zülfikar’a dair bilgi Papalık makamı tarafından da teyid edilmiş olup, mukabil bir teşekkür mesajıyla da mesele belgelendirilmıştir.
Emirdağ Lâhikası-II’de yer alan metne göre Papalıktan gelen cevap şöyledir:
Papalık Makam-ı Âlisi Kalem-i Mahsusu Başkitabet Dairesi, Vatikan
22 Şubat 1951; Numara: 23 22 47
Efendim!
Zülfikar nâm el yazısı güzel eseriniz İstanbul’da Papalık makam-ı vekâleti vasıtasiyle Papa Hazretlerine takdim edilmiştir. Bu nazik saygınızdan dolayı gayet mütehassis olduklarını bildirirken, üzerinize Cenab-ı Hakk’ın lûtuflarını dilediklerini tebliğe beni memur ettiklerini arz eylerim. Bilvesile ile saygılarımı sunarım.
İmza: Vatikan Kâtibi
………………….
NOT: Barlalı Bahri Çağlar, Papalıktan gelen söz konusu mektubun orijinali kendi arşivinde olduğunu beyan etmişlerdir. (Ömer Özcan; Ağabeyler Anlatıyor.)