"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sömürgeden yarı hürriyete

M. Latif SALİHOĞLU
07 Nisan 2020, Salı
(GÜNÜN TARİHİ: 7 Nisan 1946-56)

Bazı İslâm ülkeleri için 7 Nisan günü büyük önem taşır. Bilhassa Fas ve Suriye için. Zira, her ikisinin de sömürgeden kurtuluş yıl dönümleri: Suriye, 7 Nisan 1946’da Fransız mandası olmaktan, Fas da, 7 Nisan 1956’da Fransız ve İspanyol sömürgesi olmaktan kurtuldular.

Müslüman toplulukları sömüren sadece bu iki devlet değil. En büyük ve en başta gelen sömürgeci devlet, hiç tereddütsüz İngiltere’dir. Ayrıca İtalya, Hollanda ve Rusya da hem işgalci, hem de sömürgeci devlet ve milletler topluluğu listesine dahildi.

Öte yandan, bugün amansız virüs salgınının pençesi altında kıvranan Kuzey Akdeniz sahilindeki İtalya, Fransa ve İspanya, kendi aralarında Güney Akdeniz sahilindeki toprakları paylaşmışlar ve sömürmeye koyulmuşlardı. Onların her biri, karşı kıyıda kendi hizalarında olan toprakları uygun görmüşlerdi.

Bu katı sömürgecilik, her ne kadar II. Dünya Savaşı’ndan sonra peyderpey kırıldı ise de, tortuları tâ günümüze kadar devam edegeldi. Dolayısıyla, tam bağımsızlık hâlen de sağlanabilmiş değil.

Şimdi de, günün tarihi çerçevesinde, Suriye ile Fas’ın sömürgeden kurtulma serüvenine bakalım.

Suriye’nin bağımsızlığı

Suriye, 1918’de Osmanlı’dan koptuktan sonra, 1920’den 1946’ya kadar Fransız idaresi altında kaldı.

Aynı yılın 7 Nisan’ında Fransa’dan ayrıldı ve bağımsız bir devlet oldu.

Hatay vilâyeti de 1939’a kadar Suriye topraklarıyla birlikte yine Fransız hâkimiyeti altında bulunuyordu.

Hatay’ın, hangi şartlarla ve neyin karşılığında Fransa’dan geri alındığı henüz bilinmiyor. Bilinen bir gerçek varsa, o da buna mümasil devletler arası münasebetlerin karşılıklı menfaat esasına dayalı olduğudur.

* * *

Suriye, bağımsızlıktan sonra kısa bir süreliğine (1958-61) de olsa Mısır’la ittifak ederek  Birleşik Arap Cumhuriyeti’ne dahil oldu.

1967’de yaşanan “Altı Gün Savaşları”nda Golan Tepeleri’ni İsrail’e kaptıran Suriye’nin rejimi resmen “Cumhuriyet” olmasına rağmen, diğer bazı İslâm ülkeleri gibi burada da kraliyetten beter bir sistem hâkimdir.

Bugün de yaşanan şiddetli sancılanmanın asıl sebebi budur.

Mısır gibi, Fas ve Suriye’nin de tam bağımsızlığın yanı sıra, tam hürriyet ve demokratik bir sisteme kavuşması lâzımdır ki, bu ülkenin toplulukları huzur ve barış içinde yaşayabilsin.

Fas’ın bağımsızlık mücadelesi

Fas, Berberî asıllı Müslümanların ülkesidir. Endülüs hâkimiyetinin sona ermesiyle birlikte, kademeli şekilde Avrupa’lı sömürgeci devletlerin hâkimiyeti altına girdiler.

Kuzey kesimini İspanyollar, Güney bölgelerini ise Fransızlar işgal edip bu topluluğu sömürge haline getirdiler.

Fas’ta ise, bağımsızlık mücadelesinin başını İstiklâl Partisi lideri Sultan Beşinci Muhammed çekiyordu. Fransızlar, bu zatı 1953’te tutuklayarak sürgüne gönderdi. Ancak, yine de sükûneti sağlayamadı. Halk galeyana geldi. İki yıl müddetle, yerli halk ile sömürgeci Fransız ve İspanyol kuvvetleri arasında kanlı çatışmalar yaşandı.

Sömürgeciler, bu şanlı direniş karşısında nihayet pes etti ve bu ülke topraklarını asıl sahiplerine bırakmak zorunda kaldı. Ancak, buna rağmen, Fas, sömürgecilerin etkisinden tümüyle kurtulabilmiş değil.

Meselâ, Fas’ta resmî dil Arapça (mahallisi Berberice) olmasına rağmen, fiiliyatta kullanılan dil Kuzey’de ağırlıklı olarak İspanyolca, Güney kesiminde ise, daha da yaygın şekilde Fransızcadır.

Dolayısıyla, Fas’ın 1956’daki bağımsızlığı, tam bağımsızlık değildir. O tarihte sömürgecilik sona ermiş, yerine yine dışa bağımlı bir kraliyet sistemi gelmiş ve fakat gerçek anlamda bir hürriyet ve istiklâliyet hali henüz teşekkül etmiş değildir.

* * *

Fas’ta, halen Krallık (monarşi) yönetimi var. Başkenti Rabat, en büyük şehri Kazablanka olan bu Müslüman ülkenin nüfusu 35 milyonun üzerinde olduğu tahmin ediliyor.

Okunma Sayısı: 1577
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı