"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Demokratlar ve anti-demokratlar

Mehmet KARA
23 Eylül 2019, Pazartesi
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Türkiye’nin söyleyecek sözü olmayanlar tarafından kutuplaşmaya, kendi içine, kapalı devre mahallelere ve kimlik siyasetine mahkûm edilmeye çalışıldığını belirtirken, “Türkiye’de siyaset artık sağ-sol ekseninde değildir. Toplum yeni ekseni Demokratlar ve anti-demokratlar olarak tayin etti. Bir demokrasi mücadelesine başlıyoruz. Özgür ve refah içinde yaşamak milletimizin kazanılmış hakkıdır. Ve Türkiye bunun için gerekli her şeye sahiptir” diyor.

Gerçekten de, Türkiye hürriyete, refaha, demokrasiye ihtiyacı varken kutuplaştırıcı siyasete mahkûm edildi. Norveç, İzlanda ve İsveç’in ilk sırada yer aldığı demokrasi endeksinde Türkiye 110. sırada ise oturup düşünmek gerekmez mi? Yeni eksen demokrasi olmalı. 

Türkiye kutuplaştırıcı siyasete mahkûm edilmemeli…

Siyaset ve mizah

Siyaset kutuplaştırıcı, ötekileştirici, ayrıştırıcı olunca millete de yansıması kötü oluyor. İnsanlar adeta patlamaya hazır barut gibi, durduk yere kavga çıkıyor. Aileler kendi aralarında dahi siyasî bir meseleyi kavga etmeden, birbirlerini hainlikle suçlamadan yapamıyor.

CHP’li Muharrem İnce, bu durum karşısında bir gerçeğin altını çizmiş. “Mizah olmazsa siyaset kaba olur! Siyasete mizah lâzım” demiş.

Ne kadarda yerinde bir söz söylemiş. Kesinlikle haklı. Mizah siyaseti güzelleştirir. Söyleyeceğini mizah yoluyla söyler kimse kırılmaz ve anlaması da kolay olur. 

Evet, evet… Kesinlikle siyasete mizah lâzım… Yanında da şiir, edebiyat, espri, fıkra olursa en faydalısı olur…

“Hiçsiz!”

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç’ın kayyum atamaları ve CHP İstanbul İl Başkanı’na verilen ceza ile sözleri AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan ile arasındaki bir polemik başlatmıştı. Turan’ın “Hadi oradan yahu” sözleri ile polemik başlarken, Arınç’ın “Boyundan büyük işlere karışma. Bilmediğin işlere karışma. Sonra ayıp olur” sözüyle polemik adeta tavan yaptı.

Bu polemik devam ederken Turan’ın, “Halkımız bize ‘Erdoğan’la olun’ diye oy verdi. Ben biliyorum ki Erdoğan’sız Bülent Turan Çanakkale’de bir hiçtir” ifadeleri başka bir polemiği başlattı.

Burada garip olan şey, bir milletvekilinin “Erdoğan olmazsa biz bir hiçiz” demesi.

Gerçi, Sayın Turan da haklı. Çünkü milletvekili adayını ve onun sıralamasını belirleyen partilerin genel başkanları.

Bir merakımız da Sayın Turan, sadece kendisi için “Erdoğan yoksa biz hiçiz” derken milletvekilleri adına da konuşmuş. Bu durumda, “289 AKP’li milletvekili de bu görüşe katılıyor mu?” sorusu akla geliyor. Millet de bunu merak ediyor.

Kim anahtar, kim maymuncuk?

Siyasette bir de İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in bahsettiği “anahtar partiyiz” tartışması veya polemiği var…

Millet ittifakı içinde yer alan İYİ Parti’nin Genel Başkanı’nın böyle bir ifadesi elbette ki kafaları karıştırdı. Bu sözden “Biz kilit partiyiz, diğer ittifak içinde de olabiliriz” anlamı dahi çıkaranlar oldu. Bir ittifakın içinde yer aldığınız halde böyle bir ifadeyi kullanırsanız başka yorumlara sebep olabileceğini de hesap etmesi gerekir. Bunu elbette Sayın Akşener de düşünmüştür. Siyasî bir hesabı da olabilir…

Cumhurbaşkanlığı’ndaki resepsiyonda Erdoğan ile tokalaşırken çekilen fotoğraftan anlamlar çıkarılırken, bir toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’la bir protokol krizi yaşanmışken onunla tokalaşması eleştirilirken böyle bir ifadede bulunması hayli manalı bulundu. İleri günlerde ne demek istediği ortaya çıkacaktır.

Millet ittifakı içinde yer almamış da olsa yine de bu ittifaka yakın olan SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Akşener’in “anahtar partiyiz” sözü hatırlatılınca “biz de kilit partiyiz” demiş. Bir de bunu söylerken, anahtar ve kilidin yanında bir de “maymuncuk” olduğunu söylemiş.

Seçimlere daha uzun süre varken, siyasette “anahtar, kilit, maymuncuk” tartışması yapılmasının sebebi bir erken seçimin habercisi mi acaba?

Kayyıma kayyım!

“Kayyıma kayyım atandı” evet doğru okudunuz. Erzurum’un Hınıs ilçesi Ziraat Odası Başkanı Abdulsamet Demir, kendi yerine atanan kayyımın yerine tekrar kayyım olarak atanmış. En son olarak seçimin üzerinden çok geçmeden üç belediye başkanının görevden alınıp yerine kayyım atanmasıyla gündeme gelen “kayyım” meselesinde son olay hayli tebessüm ettirdi ve kayyımlık müessesesinin nerelere geldiğini gösterdi… Bakalım, ikinci kayyım tekrar kayyım olarak atanır mı… Olur mu, olur…

Okunma Sayısı: 1485
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı