"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şahs-ı manevî nasıl oluşur?

Mustafa Gönüllü
16 Ekim 2018, Salı
Şahs-ı manevî nedir? Önce bunu tanımlamamız gerekmektedir.

Şahs-ı manevî, aynı amaç uğruna toplanan şahısların amaçları doğrultusunda birlikte hareket edebilmelerine ortam hazırlayan bir tesanüd (dayanışma) birliğidir.

Bu söz öbeği manevî bir şahsı temsil etmektedir. Yani bir topluluk, aynı amaç için hareket ediyorsa orada dağınıklık yoktur, ‘bir’lik vardır.

Örneğin vücudun tüm organlarının amaçları insanın yaşamasına vesile olmak iken, bu organların birbirinden ayrı olarak ele alınması durumunda yaptıkları görevlerin manası kalmamaktadır. Yani akciğerlerimizin ya da kalbimizin vücut haricinde çalışması, insanın yaşamasını sağlamamaktadır. Ancak vücudun içinde diğer organlarla uyumlu bir şekilde çalışması durumunda insan için bir anlam ifade eder. Ve çok büyük bir anlam, yaşam, ifade eder.

Bu organlar birlikte olunca insanı oluşturur. Bunun gibi, şahs-ı manevîdeki şahıslar birlikte olunca, manevî bir şahsı temsil etmektedirler. Fani şahıslar, tek bir vücut olup şahs-ı manevîyi oluşturmaktadırlar.

Şahs-ı manevînin oluşumu için gerekli olan en önemli gereksinim tesanüddür. Yani dayanışma. Bu dayanışma içerisinde hiçbir şahıs, diğer şahıslara müracaat etmeden ortak olan amaç için adım atamaz. Atıldığı takdirde, adımı atan şahıs o meselede şahs-ı manevîden kopmuş olmaktadır ve atılan adımın hiçbir manası kalmamaktadır. Aynı, vücuttan bağımsız çalışan bir organın vücuda faydası olmadığı gibi.

Eğer atılan adımlar şahs-ı manevî ile birlikte olursa bir manası olur. Yoksa kişilerin tek başına hareket etmesi kendilerini ilgilendirir. Oluşacak bir zarar durumunda şahs-ı manevî değil, o kişi sorumludur.

Şahs-ı manevîdeki önemli olan bir gereksinim de taksim’ul a’mal’dir. Yani görev dağılımı. Şahs-ı manevîyi oluşturan şahıslar kendi aralarında kabiliyetlerine göre görev dağılımı yaparlar. Her şahıs kendi görevini bilir ve eksiksiz yapmaya çalışır. Bir vücut olmak bunu gerektirir.

Bir kişinin görevini aksatması halinde amaç sekteye uğrar. Ve tüm şahısların, o aksayan görevle alakadar olmasına sebebiyet verir. Örneğin vücutta oluşan bir hasarın, tüm organları o hasarı tamire yönlendirmesi gibi.

100 kilo ağırlığı kaldırabilecek güçte olup 20-30’larda kalanlar, vazifesini eksik yaptıkları için mes’uldürler. Ve diğer şahısların hakkına girmektedirler.

Ama şahs-ı manevîdeki her şahısta fedakarlık hissi oldukça yüksektir. Bir aksaklık durumunda her şahıs bunu düzeltmeye çalışır. Hele ki dışarıdan zararlı hücumların olduğu zamanlarda, içerideki aksaklıkların hemen çözüme kavuşturulması, hariçteki saldırının önlenebilmesi açısından çok mühimdir. Yoksa birbirinin kusuruna bakıp orada takılanlar, hariçten gelen zararlara maruz kalırlar.

Şahs-ı manevîde birbirini tenkit etmek yoktur. Lütufla ıslahına çalışmak vardır. Kırmak, dökmek değil; tamir etmek, düştüyse ayağa kaldırmak vardır. Sorunları konuşarak çözüme kavuşturmak olmalıdır.

Bununla birlikte kolaylaştırmak gereklidir. Çok sıkı tutmak, şahıslar üzerinde baskı oluşturabilir. İşlerin kolayca yapılabilmesi için, herkesin kabiliyetlerine göre yönledirilmesi bunun için elzemdir. Kişiye kabiliyetini aşan görevler vermek, aksaklığı baştan kabul etmektir.

Şahs-ı manevîde birbirine yüksek makamlar vermek yoktur. Müfritane irtibat, ihlas, sadakat, sebat, tesanüd vardır. İletişim yollarını kuvvetlendirmek, amaçta samimiyetle hareket etmek, alınan kararlara sadakat göstermek, zor durumlara dayanabilmek, birbirine destek olmak ve dayanışma içerisinde olmak vardır. Bunlar şahs-ı manevîyi oluşturan temel parçalardır.

Okunma Sayısı: 1696
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı